Bilinmeyen Tehdit; Sepsis

13 Eylül Dünya Sepsis Günü için ölümle yaşam arasındaki ince çizgide kalan hastalar Ege Üniversitesi'nde bir araya geldi.

13 Eylül Dünya Sepsis Günü çerçevesinde, Türk Yoğun Bakımı Derneği tarafından düzenlenen basın toplantısında konuşan Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve Türk Yoğun Bakım Derneği Üyesi Prof. Dr. Kubilay Demirağ, Sepsis'in her yıl kalp krizinden daha fazla sayıda ölüme yol açtığını açıkladı.

Dünyada her yıl yaklaşık 8 milyon ölüme yol açan Sepsis ile ilgili toplumu bilinçlendirmek amacıyla 13 Eylül Dünya Sepsis Günü çerçevesinde, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Anestezioloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı Kütüphanesinde gerçekleşen basın toplantısına Prof. Dr. Kubilay Demirağ ev sahipliği yaptı.

Sepsis'in tüm dünyada sıkça görülen ancak teşhis ve tedavisinde geç kalındığı için çok fazla sayıda ölüme yol açtığını belirten Prof. Dr. Demirağ,"Hastalığın teşhisinde saatlerin dahi önemi çok büyük. 1 saat erken acil servise ulaştırılan hastanın kurtulma olasılığı yüzde 10 oranında artıyor" dedi.

Sepsis'in yılda akciğer, meme ve prostat kanserlerinin toplamından daha fazla can aldığını belirten Prof. Dr. Demirağ, Sepsis'in, vücudun bir enfeksiyona karşı geliştirdiği aşırı kontrolsüz yanıt sonucu kendi doku ve organlarına zarar vermeye başlamasıyla meydana gelen bir hastalık olduğunu belirtti.

Sepsis'in gerek tedavi sırasında gerek tedavi sonrasında çok masraflı bir hastalık olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Demirağ"Tedavi sonrasında kalıcı hasarlar oluşabiliyor. Aşırı güç kaybı ve ya uzuv fonksiyonlarında kayıplar yaşanabiliyor. Bu yüzden bazı hastalar işlerini yapamaz hale gelebiliyor" diye konuştu.

Geçtiğimiz aylarda Sepsis teşhisi konulan ve 11 günlük yoğun bakım sürecinin ardından sağlığına kavuşan 41 yaşındaki Kemal Akdağ'da toplantıda hazır bulundu. Hastalığın ilk dönemlerinde aldığı ilaçların iyi geldiğini ancak durumunun sonradan çok daha kötüleştiğini ve nefes almakta aşırı zorluk çektiğini belirten Akdağ"Ambulanstan inene kadar inanın 10 kere öldüm. Yoğun bakımın ilk 3 gününü zaten hatırlamıyorum. Sonrasında yavaş yavaş iyileştim" dedi.