Bir İsyan Daha Kapıda! - Son Dakika
Güncel

Bir İsyan Daha Kapıda!

Bir İsyan Daha Kapıda!

Geçtiğimiz yıllarda 13 mahkûmun öldüğü olayla ülke gündemine gelen Şanlıurfa E Tipi Kapalı Cezaevi,yine benzer iddialarla gündemde.

09.07.2015 12:46

2012'de çıkan yangında 13 mahkûmun hayatını kaybettiği olayla gündeme gelen Şanlıurfa E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu yine gündemde.

Koğuşlardaki klimaların çalışmadığı, tuvaletlerin kötü durumda olduğu, kantindeki gıdaların mahkûmlara fahiş bir fiyata satıldığı, cezaevine gelen vatandaşların da güneş altında saatlerce bekletildiği iddia ediliyor.

Yetkililerin gerekçe olarak yeni yapılacak cezaevi bitinceye ve oraya geçinceye kadar buraya bir şey yapılmayacağı yönünde ailelere bilgi verdiği öne sürülse de cezaevi çalışanlarının da bu durumdan memnun olmadığı iddia edildi. Gazete İpekyol'a konuşan Aziz Durmaz cezaevindeki kötü koşulları anlatırken, Şanlıurfa Barosu da inceleme ve gözetleme için görevlendirme başlattığını belirtti.

DURMAZ: KLİMA BOZUK, TUVALET PİSLİK İÇİNDE

Cezaevine ziyarete giden ve orada yaşananları anlatan insan hakları savunucusu Aziz Durmaz, "Şimdi orada bu sıcakta mahkumların olduğu yerde klimalar yok. Oradaki gardiyan dahil, 'biz söylüyoruz, gelip yapmıyorlar' diyor. Bundan bir hafta önce bir müfettiş gelmiş. 'Yeni cezaevi yapılıyor bunları yapmaya gerek yok' şeklinde konuşmuş. Oraya gidenler insan değil mi? Klimalar var, bozuk. Oradaki memur da memurluğundan olmasın diye sessiz kalıyor. Cezaevi müdürü de çıkarları zedelenmesin diye o da sessiz kalıyor. Ziyarete giden vatandaşlar da dışarda güneşin önünde bekliyor. Bir gölgelik yok. Tuvalet var, pislik içerisinde, onlara bakılmıyor. Her bir koğuşta 15-20 kişi kalıyor. Sıcaktan, adamlar 'sabaha kadar yatamıyoruz' diyor. Ben, kalp ameliyatı olduğum halde oraya gittim. Dayanamadım. Oradaki memur 'biz söyleyemiyoruz, basın, kameralar gelsin, baksın' diyor" ifadelerini kullandı.

'HEPSİ YALAKALIK EDER'

Vatandaşların ve gazetecilerin bu sorunları gündeme getirmesi gerektiğini vurgulayan Durmaz, cezaevi yönetiminin gerçeği sakladığını iddia etti. Kendisinin de cezaevlerinde kaldığını ve cezaevi koşullarını bildiğini dile getiren Durmaz, "Baro başkanına 'bunları niye takip etmiyorsunuz' dedim. 'Oralarda kameralarda neler yapılıyor çıkarın' dedim. Baronun cezaevini inceleme komisyonu var. Onlar ne yapıyor? Onlar da bir şey yapmıyor. Gidin Diyarbakır Barosuna bakın neler yapıyorlar. Hikmet Bey'le de görüştüm. 'Sizin izleme komisyonunuz yok mu, gidin kameralara bakın, içeri bakın' dedim. Baro ve insan hakları görevini yapmadıktan sonra bunun bir anlamı yok. Ben, 94-98 yıllarında bu işin takipçisi olmuşum. Halfeti'ye gitmişim, Akçakale'ye gitmişim, Viranşehir'e gitmişim. 80 ihtilalinde Diyarbakır Cezaevi'ndeydim. Urfa Cezaevinde üç sefer yatmışım. Hepsi yalan söyler, hepsi birbirine yalakalık eder. Hepsi Adalet Bakanlığı'na yalakalık ederler. Orada döner sermaye var. Eşyalar çok fahiş fiyata satılıyor mahkumlara. Dün gittim. O rezaleti gördüm. Tartıştık orada. Ben, müdürle görüşemedim orada. Kalabalık olduğu için beni görüştürmediler" dedi.

DELEBE: ŞİKAYETTE BULUNACAĞIZ

Cezaeviyle ilgili gelen şikâyetler üzerine görevlendirme başlattıklarını belirten Şanlıurfa Barosu Başkanı Hikmet Delebe, süreci yakından talip ettiklerini kaydetti. Komisyonun cezaevi yönetimiyle ve savcısıyla görüşeceğini dile getiren Delebe, "Vatandaşlardan ve bir takım STK'ların bize bilgi vermesi üzerine cezaevinde özellikle açık görüşmelerde izdiham yaşandığı, kovuşlardaki klimaların çalışmadığı ve açık görüş için bekleyen vatandaşların da güneşin altında saatlerce beklediğine dair bilgiler bize ulaştı. Biz de bu nedenle bugünkü (dün) yönetim kurulu toplantımızda konuyu ele alıp değerlendirdik ve cezaevi komisyonumuzu bu konuda görevlendirdik. Cezaevi komisyonu çok yakın bir zamanda cezaevi yönetimiyle, cezaevi müdürüyle, cezaevi savcısıyla görüşüp koğuşlarda da diğer gerekli incelemeleri yapacak ve bu iddiaların gerçek olup olmadığını araştıracak. Şayet bu bilgiler gerçek olursa, biz de sorumluluğu bulunan yetkili personel hakkında gerek Adalet Bakanlığına ve gerekse Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunacağız. Rapor da bize geldikten sonra ayrıca raporun bir örneğini Adalet Bakanlığı'na da göndereceğiz. Urfa Barosu olarak süreci yakından takip ediyoruz" diye konuştu.

BARONUN DAHA ÖNCEKİ TALEBİ RET EDİLMİŞTİ

Daha önceleri Şanlıurfa Barosu'nun Urfa ve Akçakale'deki cezaevlerinde inceleme taleplerinin Adalet Bakanlığı tarafından ret edilmesinin hatırlatılması üzerine Delebe, "O sorun giderilmedi. Bakanlık iki defa cezaevini inceleme talebimizi ret etti. Biz de Şanlıurfa İdare Mahkemesine iptal davası açtık. Dava süreci daha devam ediyor. Bu acil bir durum olduğu için bununla ilgili ayrıca başvuruda bulunacağız. Özellikle inceleme ve gözetleme ile ilgili bir talepte bulunacağız. Bunda da ret yönünde bir karar gelirse ret kararına ilişkin de bölge idare mahkemesine başvuracağız. Talebimizi daha iletmedik, çünkü daha bize bugün (dün) iletildi ve görevlendirmeyi hemen yaptık" dedi.

KLİMA YÜZÜNDEN İSYAN ÇIKTIĞI İLERİ SÜRÜLMÜŞTÜ

BDP'li milletvekili İbrahim Ayhan'ın da tutuklu bulunduğu 2012 yılının yine haziran ayında cezaevinde isyan çıkmış, mahkumların yatakları ateşe vermesiyle çıkan yangında 13 kişi ölmüş, 5 kişi de yaralanmıştı. Dönemin yetkilileri kendi aralarında çıkan kavga sonucu yangın çıktığını iddia etse de, tutukluların çok sıcak olması nedeniyle koğuşlara klima istemesi ve cezaevi yönetiminin bunu kabul etmemesi üzerine çıktığı öne sürülmüştü.

2015'İN SONUNA BİTECEĞİ AÇIKLANMIŞTI

Adalet Bakanlığı'nca, Hilvan'da 76 bin metrekare üzerinde yapımına başlanan 3 bin kapasiteli daha sonra da 2 bin kişilik eklenti ile 5 bin kişilik kapasiteye çıkarılacağı kaydedilen cezaevinin bu yılın sonlarında biteceği açıklanmıştı.
(Kaynak: Gazeteipekyol)

Kaynak: Temsilci

Son Dakika Güncel Bir İsyan Daha Kapıda! - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement