Kramp-Karrenbauer, "Erdoğan, Türk kökenli insanların bu toplumda yerlerini almalarını istemiyor. Erdoğan, onları Türkiye'deki kendi politikası için rehin alıyor ve bizim toplumumuzdan uzaklaştırıyor. Buna imkan vermeyeceğiz" diyerek, beklenmedik bir çıkış yaptı.
CDU'lu politikacı, "Hedef, Türk kökenli insanların politik vatanını bu toplumda bulmaları sağlanmalı" diyor.
Kaldı ki Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya'da ve diğer ülkelerde yaşayan Türk kökenlilere 'uyum sağlayın' diyor.
"Çocuklarınızı okula gönderin, iyi eğitim almalarına özen gösterin" diyor.
"Toplumsal yaşamın her alanında ve politikada yer alın" diyor.
*
Almanya'da sağ popülist parti AfD zaten baştan beri 'çifte vatandaşlığa' karşı çıkmaktadır. Liberal geçinen FDP Genel Başkanı Christian Lindner, birinci ve ikinci nesil Türklere 'çifte vatandaşlık' verilmesini savunurken, "Torunlar neslinde bu son bulmalı. Bir topluma ait olunup olunmadığına karar verilmeli" diyor. Yani yeni nesil Türk kökenlilere 'çifte vatandaşlık hakkı tanınmasın' diyor. Dönemin, SPD ile Yeşiller'in oluşturduğu koalisyon hükümeti, 1998 yılında 'isteyen herkese çifte vatandaşlık hakkı verilmesini' gündeme getirdi. Ancak özellikle CDU ve 'kardeş parti' CSU buna kararlı bir biçimde karşı çıktı. Hatta Hessen'de 1999 yılında yapılan Eyalet Parlamentosu seçimleri öncesi CDU'nun lider adayı Roland Koch, 'Çifte pasaporta hayır' kampanyası başlattı. İnsanlar Frankfurt'ta, Wiesbaden'de ve başka kentlerde, "Türklere karşı nerede imza atılıyor" diyerek, sokaklara kurulan standlara akın etti. CDU'lu Koch, seçimleri kazandı ve 'herkese çifte vatandaşlık hakkı' yattı.
Eyaletler Meclisi'nde çoğunluğu kaybeden SPD ile Yeşiller, 1 Ocak 2000 tarihi itibariyle 'Almanya'da dünyaya gelen göçmen kökenli çocuklara otomatik olarak Alman vatandaşlığı da verilmesi' ile yetinmek zorunda kaldı.
Ancak 'Opsiyon Model' olarak nitelenen bu uygulama çerçevesinde, bu durumda olanların 18-23 yaşları arasında 'tek vatandaşlıkta karar vermeleri' öngörüldü.
*
İşte CDU/CSU ve SPD'den oluşan 'büyük koalisyon hükümeti' 2014 yılında 'Opsiyon Model' uygulamasını devre dışı bıraktı. Bu durumda olanların 'birden fazla vatandaşlıklarını süresiz olarak korumaları' karara bağlandı. CDU Genel Sekreteri ise kendi partisinin de altında imzası bulunan bu uygulamanın yeniden gözden geçirilmesini istiyor. Tabii hedef Türkiye kökenliler. Türklere ve Türkiye kökenlilere 'çifte vatandaşlık' hakkı tamamen devre dışı bırakılmak isteniyor. Ama aynı Almanya, AB ülkeleriyle birlikte tam 58 ülkeden gelenlere 'çifte vatandaşlık' hakkı tanıyor. İsveç, Norveç gibi Avrupa ülkelerinin yanı sıra Güney Kore, Japonya, ABD, Ekvator, Brezilya, Bolivya, Arjantin, Nikaragua, Honduras, Tunus, Cezayir, İsrail bu ülkeler arasında.
Alman Anayasası'nın 3. maddesinde 'Bütün insanlar yasa önünde eşittir' denilmektedir. Aynı maddede, 'Cinsiyeti, soyu, ırkı, yurdu ve kökeni, inancı, dini veya siyasi görüşleri dolayısıyla hiç kimse mağdur edilemez ve hiç kimseye imtiyaz tanınamaz' denilmektedir.
Evet Alman Anayasası çok açıktır. Böyle olduğu halde, 'eşitlik' ilkesi Almanya'da ayaklar altına alınmaktadır. Tabii Alman Anayasası da.
Bu nasıl eşitlik anlayışıdır?
Bu mu sizin eşitlik anlayışınız?
Alman Vatandaşlık Yasası'nda değişiklik yapılmasına kimsenin itirazı olamaz.
Olmamalı da…
Ama değiştirilen yasal uygulamalar o ülkede yaşayan herkes için geçerli olmalı.
'Soy, ırk, köken' farkı gözetmeden, gözetilmeden.
Var mısınız buna sayın Annegret Kramp-Karrenbauer?
Son Dakika › Güncel › Bu mu Sizin Eşitlik Anlayışınız? - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?