Renault'ta 6 saat süren toplantıdan yine sonuç çıkmadı (EK)
2)İŞÇİ TEMSİLCİSİ: BİTSİN, UZLAŞALIM DİYEN TARAFIZ
Oyak Renault işçilerinin fabrika önünde bekleyişleri sürerken dün gece işverenle yapılan görüşmede yer alan işçi temsilcilerinden Birol Serbest, Bosch'ta yapılan saat ücret artışının maaşlarına yansıtılmasını istediklerini belirtti. İşverenin bu teklife olumlu bakmadığını anlatan Serbest, "Firma hiçbir şekilde buna yanaşmıyor. Her türlü teklife açığız. Her türlü yolu denememize rağmen hiç bir şekilde maaş artışı vermiyorlar. Biz buradayız. Sıkıntı yok. Dün gece aynı teklifi sunduk. Pazarlığa açık olduğumuzu söyledik. Ücret adına iyileştirme adına hiçbir şey sunulmadı. Bize 1000 TL avans verdiklerini söylüyorlar. Avans zaten bizim paramız. Prim vereceklerini söylüyorlar. Zaten prim, bu fabrikada beyaz yakalılara veriliyordu. Şimdi bize vereceklerini söylüyor ama zaten bizim hakkımızdı. Banka promosyonlarını veriyorlar o da bizim" dedi.
İşveren yeniden bir görüşmenin olacağını beklediklerini söyleyen Serbest, "Görüşmeler olacağı söylendi. Bekliyoruz. Biz fabrika çalışsın istiyoruz. Toplantıda da söyledik. 'Bize bir şeyler sunun' dedik ama sunmuyorlar. Biz her zaman masadayız. 'Bitsin, uzlaşalım' diyen tarafız. Çünkü biz ekmek ve para ihtiyacı olan insanlarız. Burada herkes para için var. Emeğinin karşılığını istiyor. Umutluyuz. Bu fabrika bizim" diye konuştu.
İşverenle görüşmelere katılan kadın çalışanlardan Pelin Öncel ise "Bir bayan olarak elimi koydum, bu masaya. Elimden geleni yapacağım. Bayanlar genelde her işi hallederler. Burada da elimden geleni yapacağım. Başından bMÜEZZİNOĞLU: MİLLETİN HAKKINI KORUMAK DİKTATÖRLÜKSE EVET BİZ DİKTATÖRÜZ
BURSA'da seçim çalışmaları kapsamında Müstakil Sanayici İş Adamları Derneği (MÜSİAD) Bursa Şubesi'nin toplantısında konuşan Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Mısır'da yapılan darbeyi değerlendirerek, Türkiye'den örnek verdi. Müezzinoğlu, kendilerini diktatör olarak görenlere, "Milletin hakkını korumak diktatörlükse evet biz diktatörüz" şeklinde cevap verdi. Kültürpark'taki Müstakil Sanayici İş Adamları Derneği Bursa Şubesi'nde düzenlenen toplantıda konuşan Müezzinoğlu Mısır'da yapılan olayların 1960 yılında Türkiye'de yapılanların aynısı olduğuna dikkat çekti. "Mısır halkının iradesi idama götürüldü." diyen Bakan Müezzinoğlu, "1960 yılında Türkiye'de o darbeyi alkışlayanlar, destekleyenlerin aynısı şu anda Mısır'dalar. Büyük devlet nasıl olacak? Bu topraklarda dünyaya medeniyet olarak sunduğumuz merkeze 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın' anlayışı hakimdi. Bizim döneme baktığımız da ise 'İnsanı ez ki devlet yaşasın' anlayışı hakim. İnsanı ezerek, onu yok farz ederek girişimciye 'Benim kalıbımda olacaksın' diyerek ülke nasıl müessir medeniyet seviyesine çıkacak. Türkiye bu bedellerin ödeyen ülke oldu" dedi.
Ak Parti'nin milli iradeden yana olduğunu söyleyen Müezzinoğlu, milletin hak ve hukuku karşısında kendilerinin dik durduğunu söyledi. Bu anlayışından dolayı Ak Partiye bazılarının diktatör dediğini ifade eden Müezzinoğlu, "İdam edenlere, darbe yapanlara, milli iradeyi yok sayanlara diktatör demediler. Ama 12 yılda bu milletin karşısına 9 defa giden, 10'uncu defa de gidecek olan bir siyasi partiye diktatör diyorlar. Utanmadan, sıkılmadan. Biz merhametli ve mütevaziyiz. Milletin hakkını korumak diktatörlükse evet biz diktatörüz. Siz bizi idama götürecekseniz, biz diktatör olarak gidelim idama, siz yarın milletin vicdanında ne noktada olacaksanız? Bugün milletin vicdanında diktatör Menderes mi yoksa onu idama götürenler mi?" ifadelerini kullandı.
"MİLLET NE HALİ VARSA GÖRSÜN"
Bir sanatçının bir zamanlar "Dağdaki çobanla benim oyum bir mi?" şeklindeki sözlerini hatırlatan Müezzinoğlu, "O zaman şunu söylememiz lazım. Dağdaki çobana bir oy, ilkokulu bitirene 10 oy, liseyi bitirenlere 20 oy hakkı ama beyefendilere altın hisse verelim. Altın hisseyle demokrasi yapacaklar. Bugüne kadar hep altın hisseyi kullandılar. Bu altın hisseyi kullanarak demokrasi olmaz. O nedenle millet artık 2002'den bu yana kendi hissesinin var olduğunu gördü. Şimdi bütün tezgah bu yapının bozulmasından yana. Koalisyonsa koalisyon. Hiç farketmez. HDP, CHP, MHP. Hükümet olsun. Yeter ki istikrar bozulsun. HDP'den İçişleri Bakanı, MHP'den Dışişleri Bakanı, CHP'den Maliye Bakanı da ne kadar güzel olur. Ondan sonra millet ne hali varsa görsün. Millet umurlarında değil. Yeter ki o arka plan onların istediği gibi yürüsün" şeklinde konuştu.
Son Dakika › Güncel › Bursa - Renault'ta 6 Saat Süren Toplantıdan Yine Sonuç Çıkmadı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?