Çamlıca: Helal Kazanç Doktorluktan Önemlidir

Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı Denetimli Serbestlik Müdürlüğü SODES projesi olan 'Mutlu Gençler Mutlu Yarınlar' adı altında yürütülen çalışmalar kapsamında seminer veren Araştırmacı-Yazar Sait Çamlıca hayat tecrübelerini paylaştı. Denetimli Serbestlik Müdürlüğü Toplantı Salonundaki program, ilk önce müdürlüğün yapmış olduğu çalışmaların sunumuyla başladı.

KUŞ: BİR İNSANIN KURTULMASI GELECEĞİMİZİN KURTULMASIDIR

Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcısı Uğurhan Kuş, özellikle gençlerle ilgili çalışmalara çok önem verdiklerini söyledi. Başsavcı Kuş, "Denetimli Serbestlik Müdürlüğü tarafından SODES projesi olan 'Mutlu Gençler Mutlu Yarınlar' adı altında yürütülen seminer programı bu çalışmanın ilk ayağı. Biliyorsunuz aslında Denetimli Serbestlik hedef kitlesi olarak hükümlüler gözükse de hükümlülerin cezaevlerinden tahliyelerinden sonraki hayatlarını düzenlemeye çalışan, onların hayatlarını rehabilite etmeye çalışan, yeniden suç işlemelerini önlemeye çalışan bir sistem olarak önümüze çıksa da biz sosyal ve toplumsal bilinciyle hareket ederek faaliyet alanlarımızı ve hedef kitlemizi genişleterek ve geliştirerek toplumda maksimum fayda sağlamayı hedeflemekteyiz. Bu kapsamda imkanlarımız el verdiği sürece de faaliyet alanlarımızı genişleterek toplumun her kesimine ulaşarak özellikle gençler üzerinde faaliyetler icra ederek maksimum faydayı hedeflemekteyiz. Biz, bir insanın kurtulmasının geleceğimizin kurtulması olduğuna inanan insanlarız. Bir gence yapılan yatırımın ülkeye yapılan yatırım olduğuna inanan insanlarız. Bu anlamda bu tür faaliyetleri, seminerleri özellikle gençlerle ilgili olanları gerçekten çok önemsiyoruz." dedi.

ÇAMLICA: HAYATTAN NOTLAR PAYLAŞIYORUZ

Daha sonra seminer vermek için gelen Araştırmacı-Yazar Sait Çamlıca, gençlerin ve hükümlülerin hayata nasıl kazandırılması konusunda fikirler sundu. Yıllar önce cezaevindeki mahkumlara da seminer vermeye başladığını kaydeden Çamlıca, "Savcı bey aradı. 'Cezaevindeki mahkumlara konferansa gelir misin' dedi. 'Ben öğretmenlere gidiyorum. Polislere gidiyorum, imamlara gidiyorum. Annelere, babalar konferanslar veriyorum ama mahkum arkadaşlara ne anlatayım' dedim. Bana öyle güzel bir ders verdi ki, o savcı arkadaş. 'Hocam onlar şu anda içerde ama onların birçoğu baba. Birçoğunun dışarıda çoluğu, çocuğu bekliyor. Dışarda ne anlatıyorsan, mahkumlara da onu anlat' dedi. 2008 yılından beri cezaevlerinde geziyorum. İstanbul'da yaşıyorum. Daha çok İstanbul'daki mahkumlara gidiyorum. Cezaevlerinde sohbet ediyoruz. Hasbihal ediyoruz. Hayattan notlar paylaşıyoruz" yiye konuştu.

'SABIR EĞİTİMİ ÖNEMLİDİR'

Cezaevinde mahkumlardan öğrendiklerini lisedeki öğrencilere anlattığını belirten Çamlıca, "Lise öğrencilerine cezaevinden öğrendiğim dersleri çok anlatırım. Çocuk mahkumlara gidiyorum mesela. Bunu hep söylerim, öğretmenlere de anlatırım. Daha 14-15 yaşında bıyıkları terlemeden suç işleyen çocukları suçlarken o çocukları yetiştiren herkesi, anneyi, babayı, kendimizi sorgulamak zorundayız. Daha bıyıkları terlemeden suç işleyen çocuklar bizim suçumuzdur. Niye? Çünkü biz çocukları yetiştirirken, hepinizin evlatları var, hangi meslek grubunda olursak olalım, bizim millet şu hatayı yapıyor. Biz, çocuklara 'ders çalışın' demeyi seviyoruz. Biz, çocuklara 'bilgisayarın başından kalk' demeyi seviyoruz. Biz, çocuklara 'teşekkür, taktir al, Anadolu lisesini, fen lisesini kazan, üniversiteyi kazan' demeyi seviyoruz. Benim cezaevinden öğrendiğim en önemli şey şuydu: Bir çocuğa sabırlı olmayı öğretmek o çocuğa teşekkür aldırmaktan çok daha önemlidir. Bir çocuğa merhametli olmayı öğretmek o çocuğa üniversiteyi okutmaktan çok daha önemlidir. Bir çocuğa helal para kazanmayı öğretmek o çocuğa doktor yapmaktan, öğretmen yapmaktan çok daha önemlidir. Bana sorsalar 'cezaevine hangi Hadis-i yazalım' diye hiç tereddüt etmeden şu Hadis-i Şerifi söylerim. Allah Resulü 'Gerçek pehlivan öfkelendiği zaman karşısındaki insanı yere seren değil, öfkesine hakim olandır' diyor. Sabır eğitimi çok önemlidir" diye kaydetti.

'HAYAT BİR YOLCULUK'

Hayatın bir yolculuk olduğunu vurgulayan Çamlıca, her yolcukta olduğu gibi kazaların da olabileceğini söyledi. Çamlıca, "Suçlu veya suçsuzsun. Bu hiç önemli değil. Bazen özel hayatında problem yaşamaktır, bazen suça karışıp cezaevine düşmektir. Hepimizin hayatında trafik kazaları vardır" şeklinde konuştu.
(Kaynak: Gazeteipekyol)