'Dava Şahıs Değil, Türkiye Meselesi' - Son Dakika
Güncel

'Dava Şahıs Değil, Türkiye Meselesi'

\'Dava Şahıs Değil, Türkiye Meselesi\'

Milletvekilleri Tarafından 'Türkiye Seninle Gurur Duyuyor' Sloganları Eşliğinde Uzun Süre Alkışlanan Erdoğan Konuşmasında Haklarındaki Kapatma Davasını Değerlendirdi ve Çağrı Yaptı.

02.04.2008 06:41

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Anayasa Mahkemesi'nin AK Parti hakkında açılan kapatma davası iddianamesini kabul etmesini, 'Diliyor ve umuyoruz ki bu sürecin sonunda kazanan adalet olsun, hukuk olsun. Diliyor ve umuyoruz ki kazanan demokrasi olsun, millet iradesi olsun. Kazanan Türkiye olsun biz kaybedelim' sözleriyle değerlendirdi. Bu süreçte hukukun üstünlüğü ilkesine bağlı kalarak, vakar içinde demokratik duruşu sonuna kadar sürdüreceklerinin altını çizen Erdoğan, halkı da provokasyonlara karşı uyardı.

AK Parti TBMM Grubu, 2 haftalık bir aranın ardından Başbakan Erdoğan başkanlığında toplandı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Başbakan Erdoğan, AK Parti hakkındaki kapatma davasını değerlendirdi. 'Şimdi bir mahkeme sürecindeyiz' diyen Erdoğan, bu sürecin kendi mecrasında işleyeceğini, yürüyeceğini ve günü geldiğinde neticeleneceğini söyledi. AK Parti olarak hiçbir zaman kişisel bir dava ve mesele üzerinde durmadıklarının, durmayacaklarının altını çizen Başbakan Erdoğan, 'Bugün muhatap olduğumuz mesele de bizler için asla kişisel bir mesele değildir. Bizim şahsi davamız yoktur. Bizim için mesele Türkiye meselesidir, milletimizin geleceğidir' diye konuştu.

Erdoğan'ın bu sözleri milletvekilleri tarafından 'Türkiye seninle gurur duyuyor' sloganları eşliğinde uzun süre alkışlandı. Erdoğan, AK Parti olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonraki süreçte de üzerlerine düşen sorumluluğu yerine getirmenin azami gayreti içinde olacaklarının altını çizerek, şunları söyledi:

'Omuzlarımızdaki sorumluluğun idraki içinde soğukkanlılıkla, metanetle bu süreci yürüteceğiz. Bu Türkiye'yi bir ve bütün olarak kucaklama sorumluluğudur. Bu milletimizin geleceğini düşünme sorumluluğudur. Milletimiz müsterih olsun. Biz bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da üzerimize düşen azami sorumluluğu yerine getireceğiz. Bundan hiç kimsenin, hiçbir vatandaşımın endişesi, şüphesi, kaygısı olmasın. Milletimizden arzu ve beklentimiz geleceğimizi karartmak isteyen korku tacirlerine, tahrik ve provokasyonlara asla fırsat vermemesidir. Diliyor ve umuyoruz ki bu sürecin sonunda kazanan adalet olsun, hukuk olsun. Diliyor ve umuyoruz ki kazanan demokrasi olsun, millet iradesi olsun. Kazanan Türkiye olsun biz kaybedelim. Bu süreçte biz hukukun üstünlüğü ilkesine bağlı kalarak, vakar içinde demokratik duruşumuzu sonuna kadar sürdüreceğiz. Milletimizin bizde gördüğü ve bizden beklediği gibi sadece ve sadece ülkemize hizmete odaklanacağız. Her şey Türkiye için ilkesiyle yola çıktık ve milletimiz bize 22 Temmuz'da 'durmak yok yola devam' dedi. Tabii ki uzun ince bir yoldayız, gidiyoruz gündüz gece, durmadan devam edeceğiz. Milletimizin hukukunu, iradesini, geleceğini savunmaya devam edeceğiz. İnanıyorum ki demokrasimiz ve hukuk sistemimiz bu sınavdan daha da güçlenerek çıkacaktır. Her zaman söylediğimiz gibi biz Türkiye'ye güveniyoruz, milletimize güveniyoruz. Kendimizden de şüphemiz yok. Tam bir özgüven ve kararlılık içinde yola devam edeceğiz. Bütün meselemiz demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'ni hak ettiği muasır medeniyet çizgisine taşımak, kalkınma düzeyine eriştirmektir.' 'DEMOKRATİK SİYASETİ SAVUNMAYA DEVAM EDECEĞİZ' Elde edilen kazanımların hepsinin AK Parti ile temsil edilen demokratik iradenin kesin sonuçları olduğuna işaret eden Erdoğan, bu siyasi iradeden bağımsız olarak hiçbir gelişmenin izah edilemeyeceğini söyledi. Türkiye'nin bugün daha zengin, daha özgür, daha çoğulcu bir ülke olduğuna işaret eden Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin uzun yıllardan sonra 6 yılda gelişme ivmesini bırakmadığını, AB ile tam üyelik müzakerelerini sürdüren bir ülke olarak evrensel, demokratik normlara daha yakın bir ülke haline geldiğini kaydetti. Demokrasi ile birlikte ekonomisi de büyüyen Türkiye'de devleti ve toplumu ayrı kimlikler olarak görmenin mümkün olmayacağını dile getiren Erdoğan, Türkiye'nin demokratik düzen içinde yerel ile evrensel değerlerin uyumlu sentezine doğru yol aldığını bildirdi. Bu gidişatın sağlıklı gitmesi için siyasetin çözüm kapasitesinin korunması ve geliştirilmesinin hayati derecede önemli olduğuna vurgu yapan Erdoğan, şöyle konuştu:

'Siyaseti zayıflatma gayretleri sadece milleti değil, devleti de zaafa uğratır. Devletin ve milletin ortak çıkarlarını müdafaa etmekle mükellefiz. Devletin ve milletin bekası birbirinden ayrı değil birbirine bağlı hususlardır. Bazılarının iddia ettiği gibi milletsiz devlet olmaz. Demokratik siyaseti savunmak milletin hukukunu, ekmeğini, iradesini savunmaktır. Biz AK Parti olarak demokratik siyaseti savunmaya devam edeceğiz. Milletimizin gönlündeki, vicdanındaki yerini korumak, ülkemize hak ettiği layık olduğu hizmetleri sunmak bugüne kadar siyasetimizin ana ekseni oldu, bundan sonra da bu çizgide yürüteceğiz. Emeklerimizin, alın terimizin karşılığı milletimizin devletimizle birlikte güçlenmesidir. Yegane hedefimiz demokratik laik sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'ni o hak ettiği medeniyet düzeyine ulaştırmaktır. Halkımızın adalet ve kalkınma hedeflerini karşılamak için tökezlemeden gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz. Bu hedef istikametinde bugüne kadar Türkiye'ye tarihi başarılar kazandırdı. Her zeminde, her şartta ülkemizin hukukunu korudu, menfaatlerini savundu, milletimizin menfaatlerini hak ve hukukunu korumaktan başka bir gayemiz olmadı.' (DA-CC-CC-Y)

Kaynak: İHA

Son Dakika Güncel 'Dava Şahıs Değil, Türkiye Meselesi' - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement