İHD Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları her hafta "Kayıplar bulunsun failler yargılansın" sloganı ile düzenledikleri oturma eylemlerinin 272'ncisini, Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde gerçekleştirdi.
Eylemde "Onlar ansızın evlerinden alındılar bir daha geri dönmediler" yazılı dev pankartın açıldığı ve çoğunluğu 90'lı yıllarda kaybedilen kişilerin resimlerinin taşındığı eyleme, İHD Diyarbakır Şubesi yönetici ve üyeleri, İHD Şırnak Şube Başkanı Emirhan Uysal, Roboski katliamında yakınlarını yitiren ve BDP PM üyesi Ferhat Encü Barış Anneleri Meclisi ile KESK'e bağlı sendikaların temsilcilerinin yanı sıra çok sayıda kayıp yakını ve insan hakları aktivistleri katıldı.
'SİYASAL İKTİDAR DEVLETİN KİRLİ YÜZÜNÜN ORTAYA ÇIKMAMASI İÇİN MÜCADELE EDİYOR'
Eylem öncesi bir konuşma yapan İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, kayıp yakınlarının akıbetinin ortaya çıkarılmamasını, AKP hükümeti dahil bu güne kadar devletin başına geçen tüm siyasal iktidarların devleti kirli yüzünün ortaya çıkarılmaması için verdikleri mücadele olarak ifade etti. İnkâr ve red anlayışının bu güne kadar değişmeden sürdürüldüğünü söyleyen Bilici, "Eğer bu anlayış değişmiş olsaydı, devletin bütün arşivlerinde kayıplarla ilgili bilgiler var, onlar biliyorlar. Failleri ellerini kollarını sallayarak aramızda dolaşıyorlar. Demek ki siyasal iktidarlar değişse de zihniyet değişmiyor. Nerden anlıyoruz bunu? Çünkü bizim taleplerimiz, açığa çıkardığımız, deşifre ettiğimiz, yargı ile paylaştığımız hiçbir bilginin üzerine gitmiş değiller" diye konuştu.
KARDEŞÇE BİR YAŞAM İÇİN GEÇMİŞLE YÜZLEŞMEK ŞART!
Konuşmasında, kardeşçe ve eşitçi bir yaşamın mümkün olabilmesi için geçmişle bir yüzleşmenin olması gerektiğini vurgulayan Bilici, açılan davaların zaman aşımına uğratılması durumunda bile verdikleri mücadele bir gün mutlaka açığa çıkaracaklarını söyledi. Eylemsizlik süreci ile Kürtlerin Barış duyarlılık gösterdiğine ve bunun için mücadele ettiğine, çatışma çıkmasın diye dağa taşa çadır kurarak nöbet tuttuğuna işaret eden Bilici, "Ama siyasal iktidar, ısrarla savaşın koşullarını ortadan kaldırmadan politikalarını sürdürmeye devam ediyor. Bu süreçle birlikte devlet, elinde silah bulunan güçlerinin konumunu değiştirmedi. Tam tersine güçlendirdi. Karakollar yapıldı, sınırlara birlikler yığıldı, güvenlik yolları yapıldı. Hem askeri konularda, hem de anti demokratik yasaların değiştirilmemesi konusunda direnç gösterdi. Bu tehlikeli bir yoldur." dedi.
'İFTİRA İSE, GEREĞİNİ YAPIN VE BİZE DAVA AÇIN, YARGILAYIN!'
"Cumhuriyet savcılarını göreve davet ediyoruz" diyerek konuşmasını sürdüren Bilici, her hafta paylaştıkların hikayelerin ihbar niteliği taşıdığına vurgu yaptı. Bilici "Eğer şu anda paylaştığımız hikaye iftara ise, eğer bu kişiler katliam yapmamışsa, buyurun yargı açıktır. O zaman bizler hakkında dava açın, bizleri yargılayın. Çünkü biz bu falan kişi kaçırıp katletmiş diyoruz, çünkü biz insanları teşhir ediyoruz. Yargı üzerine düşen görevi yapmalıdır" diye konuştu.
DEMİRER HALA KAYIP
Bilicinin ardından İHD Diyarbakır Şubesi Kayıp Komisyonu Üyesi Necibe Güneş Perinçek, 1994 yılında Batmanda şoförlük yaparken, kaçırıldığı iddia edilen Mahmut Demirer hikayesini anlattı. Paylaşılan hikayenin ardından Mahmut Demirer ve tüm kayıplar için 5 dakikalık oturma eylemi yapıldı.
Son Dakika › Güncel › Demirer'in Akıbeti Soruldu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?