DHA YURT BÜLTENİ - 9

9

Ağlayan zihinsel engelli öğrenciyi darbeden 6 kişi açığa alındı (2)

'SAVCILIĞA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDUK'

Kayseri Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Nevzat Özer, zihinsel engelli öğrenci M.A.'nın darbedildiği 75'inci Yıl İstikbal Rehabilitasyon ve Aile Danışma Merkezi'nde inceleme yaptı. Okul yönetimi ile görüşen Özer, olay hakkında bilgi aldı. Çıkışta açıklama yapan Özer, olay nedeniyle 6 kişi hakkında soruşturma başlatıldığını belirterek, "Biz bu çocukların hem annesi hem de babasıyız. Devletin şefkat yüzünü ve büyüklüğünü gösteren Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığıyız. Olayı duyduğumuzdan itibaren Valimiz Şehmus Günaydın'ın talimatlarıyla o görüntü içerisinde gözüken tüm personelimiz hakkında adli ve idari tahkikat yaptık. Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunduk. Görevli personellerimize el çektirdik. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na giren hem kurum müdürümüz hem öğretmen hem de hemşireyi görevden uzaklaştırdık" dedi.

'BAKANLIK MÜFETTİŞLERİ DE OLAYA EL ATTI'Yaşanan olay nedeniyle üzgün olduklarını kaydeden Özer, "Bu çocuklar devletimize emanettir. Bu işi yaparken yaralı ve hasarlı gönülleri tamir eden bir bakanlığız. Herkes müsterih olsun. Devletin sıcak ve şefkatli yüzünü çocuklarımıza her zaman sergileyeceğiz. Bu olayın tekrarlanmaması için ekstradan önlemler aldık, psikodestek sürecimiz devam edecek. Biz büyük bir alanda çalışan önemli bir bakanlığız. Sayın Bakanımız Zehra Zümrüt Selçuk'a konuyla ilgili bilgi verdik. Devletimiz, bakanlığımız ve valiliğimiz olarak olayın üstündeyiz. Bakanlık müfettişlerimiz de olaya el attılar" şeklinde konuştu.'ÇOCUĞUMUZUN VÜCUDUNDA YARA YOK'Özer, mağdur öğrenci M.A. ile de görüştüğünü ifade ederek, "Ben yaşanan olaya maruz kalan çocuğumuzla görüştüm. Vücudunda herhangi bir yara yok ve keyfi yerinde. Biz her türlü önlemleri aldık" dedi.

Görüntü Dökümü-------------Şiddet olayının gerçekleştiği rehabilitasyon merkezinden görüntü-Rehabilitasyon merkezine Kayseri Valisinin gelmesi-Vali'nin incelemenin ardından Rehabilitasyon merkezinden ayrılması-Aile Çalışma Bakanlığı Kayseri İl Müdürü Nevzat Özer ile röportaj-Diğer detaylar

SÜRE: 4.41  BOYUT: 524 MB

Haber-Kamera: Yasin DALKLIÇ-Muhammed KISIR/KAYSERİ,

=======================

Düğün altınları ile kaçan gelin, firari olarak yargılanıyor

Çorum'da evlilik aşamasında olduğu Gökhan Uncu'nun (23) düğün için aldığı altınlarla ortadan kaybolan gelin adayı Nurhan B. (23) ile kaçışına yardımcı olan Mesut A. ve Sait G. hakkında, 'nitelikli dolandırıcılık' suçundan 20 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Davanın ilk duruşması tüm aramalara rağmen bulunamayan kaçak gelinin yokluğunda görüldü.Geçen yıl ağustos ayında Devane Mahallesi'nde yaşanan olay iddialara göre şöyle gelişti;Hasan ve Hatice Uncu çifti, oğulları Gökhan Uncu'yu evlendirmek istedi. Aile, aracılar vasıtasıyla oğulları için Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesinde bir gelin adayı buldu. Çift, oğullarını da yanlarına alıp, genç kızı görmeye gitti. Aileye, 'Oğlunuzla evlenecek kızımız bu, kendisi öksüz büyüdü' denilerek, Nurhan B. gösterildi. Genç kızın ağabeyi olduğu belirtilen İbrahim Ö.'ye 15 bin TL, aracılara da 10 bin TL veren aile, gelin adayı Nurhan B.'yi bir yakınıyla birlikte Çorum'a getirdi.KAYIPLARA KARIŞTIHasan ve Hatice Uncu çifti, gelin adayının ailesine 'süt parası', elbiseler, gelinlik ve takılar olmak üzere toplam 60 bin TL masraf yaptı. Düğün tarihi olarak 14 Ekim belirlendi ve davetiyeler basıldı. Düğün salonu rezervasyonu yapıldı. Hazırlıklar sürerken, gelin adayı Nurhan B., "Canım lahmacun çekiyor" diyerek, damat adayı Gökhan Uncu ile çarşıya gitti. Gittikleri lokantada da "Lavaboya gidiyorum, birazdan dönerim" diyerek, masadan kalktı. Ardından da düğün için alınan üzerinde bulunan altınlarla birlikte ortadan kayboldu. Yapılan aramalara rağmen genç kadına ulaşılamadı. Dolandırıldığını anlayan Gökhan Uncu polise, şikayetçi oldu.Şikayet üzerine, Çorum ve Ağrı'dan harekete geçen polis ekipleri, gelin adayının aynı yöntemle bir çok kişiyi dolandırdığını belirledi. Şüpheli kadının, irtibatlı olduğu çeteyle birlikte evlenme vaadiyle aileleri dolandırdığı da tespit edildi. Kadına ait adrese baskın düzenleyen ekipler, Nurhan B.'yi bulamadı. Kadının, sürekli adres değiştirdiği ortaya çıktı. Polis ekiplerince yakalanan Mesut A. ve Sait G. ise, ifadelerinin arından serbest bırakıldı.İDDİANAME HAZIRLANDIŞüpheli kayıp kadının yakalanması için polis ekiplerince aramalar sürerken Çorum Cumhuriyet Savcılığı'nca yürütülen soruşturma sonunda firari Nurhan B. ile  Mesut A. ve Sait G. hakkında 'nitelikli dolandırıcılık' suçundan 20 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırlanarak, dava açıldı. İLK DURUŞMA YAPILDIÇorum 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın ilk duruşmasına damat adayı Gökhan Uncu ile annesi Hatice ve babası Hasan Uncu katıldı. Taraf avukatlarının da hazır bulunduğu duruşmaya tutuksuz sanıklar Mesut A. ve Sait G. ise gelmedi. Mahkeme heyeti, Mesut A. ve Sait G.'nin bir sonra ki duruşmaya zorla getirilmesine karar vererek, duruşmayı erteledi.'AİLE GURURUMUZ ZEDELENDİ'Hatice Uncu, "Paradan ziyade bu olay yüzünden zedelenen aile gururumuzun ödetilmesini istiyorum. Hepsinden şikayetçiyim. Bu kişiler bizi 57 bin lira dolandırdı. O gün bugündür hukuk savaşımızı sürdürdük ve şükürler olsun ki, bu kişilerin yargılanmaları sağlandı. Adalete güvenimiz tam. Bu daha başlangıç, cezaları neyse çekecekler. Bu güne kadar hiç peşlerini bırakmadım. Bundan sonra da bırakmayacağım" dedi.

Görüntü Dökümü---------Olaya ilişkin ARŞİV görüntü geçilecekAKTÜEL GÖRÜNTÜ TAKİP EDİLİYOR

Haber-Kamera: Yusuf ÇINAR/ÇORUM, -

====================

Hristiyanların gizli ibadet yeri keşfedilmeyi bekliyor

PUTPERESTLİĞİN hakim olduğu dönemde Roma İmparatorluğu'nun baskısı altında yaşayan Hristiyanların gizli yerleşim, yaşam ve ibadet alanı olarak kullanıldıkları Bingöl'ün Solhan ilçesindeki 5 katlı Zağ Mağaraları hayranlık uyandırıyor.M.S. 5'inci yüzyılda Roma İmparatorluğu bünyesinde yaşayan Hristiyanların yaşam ve ibadetlerini gizli olarak yaptıkları, Bizans döneminden günümüze kadar gelen tarihi bir miras olan Solhan ilçesindeki Zağ Mağaraları, uzun yıllar baskı gören Hristiyanların saklandıkları, ibadetlerini gizli yaptıkları ve yaşamların sürdükleri yer olarak kullanılmış. Beş ayrı kattan oluşan mağara, yapıldığı döneme özgü mimarisiyle dikkat çekiyor.HER BİR KAT AYRI YAŞAM ALANI Murat Nehri'ne bakan tarafı yaklaşık yerden 300 metre yükseklikte bulunan mağaranın katlar arası çapraz geçişleri bulunuyor. Katlar arası geçiş yuvarlak bacalarla, odadan odaya geçişler ise kapılarla sağlanıyor. Birinci katında zahire depoları, orta katta oturma odaları, en üst katta ise iki harem odası yer alıyor. Katlar arası geçişlerin yuvarlak bacalarla sağlandığı mağaranın en üst tarafında gözetleme kuleleri bulunuyor. Bingöl Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Görevlisi Nebi Butasım, Zağ Mağaraları'nın tarihi hakkında kesin bir bilginin olmadığını belirterek, mağaranın tarihinin ortaya çıkarılması için çalışmaların sürdüğünü söyledi. Butasım, "Yapının Bizans ve Roma'nın son dönemlerinde 5-6 ve 7'nci yüz yıllarda yapıldığı düşünülüyor. Tabi bu araştırmalarımız sonucunda kesinlik kazanacaktır. Bu yerleşke kaya oyma yerleşkesidir. Kendi çevresinde bazı eski kalıntılar da bulunmaktadır. Sadece kaya yerleşkesiyle sınırlı bir alan değil, kuzey ve batısında bazı yıkıntılar da bulunmaktadır. Burası 2003 Bingöl depreminde kapalı bir alan şeklindeydi. Tarihi rivayetlere de uymaktadır. Timur döneminde bu yerleşkenin bulunamadığı ve gizli geçitle geçildiği bilinmektedir. Orada paça şeklinde bir gizli geçidin olduğu biliniyor. Şu anda paça şekilleri ve kalıntıları hala ayaktadır. Tabi 2003 depreminde paçanın üst kısmı tamamen yıkıldı. Zağ yerleşkesinin özellikle ilk Hristiyanlık döneminde kullanıldığı düşünülüyor. Şu anda üzerinde işaret ya da yazı gibi benzeri bir belge maalesef yok. Araştırmalar sonucu bu belge ve birikimlerle Zağ Mağaraları'nı turizme kazandırmayı hedefliyoruz" dedi.

Görüntü Dökümü-----------Zağ mağaralarıİçeriden ve dışarıdan görüntüButasım'ın konuşmasıGenel ve Detay görüntüler

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 728 MB

Haber-Kamera: Aziz ÖNAL/BİNGÖL,

====================

İşçilerin üzerine tomruk devrildi: 2 yaralı

Bursa'nın İnegöl ilçesi Mobilya İhtisas Organize Sanayi Bölgesi'nde bulunan fabrikada üzerlerine tomruk düşen 2 işçi ağır yaralandı.Olay sabah saatlerinde İnegöl Mobilya İhtisas Organize Sanayi Bölgesi'nde (Mobilya OSB) faaliyet gösteren bir fabrikada meydana geldi. Kamyon üzerinde istifli tomruklardan biri işçiler Mehmet Genç (49) ve Fahrettin Salır'ın (38) üzerinde düştü. Tomrukların altında kalan iki işçi ağır yaralandılar. Tomruk altında kalan iki işçi de fabrika işçileri tarafından kurtarıldı. Yaralılar olay yerine sevk edilen 112 Acil Servis Ambulansı'ndaki sağlık ekibinin ilk müdahalelerinin ardından İnegöl Devlet Hastanesi Acil Servisi'ne götürülerek tedavi altına alındı. Yaralıların sağlık durumlarının kritik olduğu öğrenildi. Olayla alakalı soruşturma başlatıldı.

Görüntü Dökümü----------Yaralı işçilerin hastaneye getirilişi

Boyut: 46 MB

Haber-Kamera: Yavuz YILMAZ/ İNEGÖL (Bursa),

====================

Müftü konuşurken küçük çocuk oyun oynamak istedi

Antalya'nın Manavgat ilçesinde düzenlenen 'Peygamberimiz ve Aile' konulu konferansta, Müftü Mustafa Atilla'nın konuşması sırasında platforma çıkıp oyun oynamak isteyen küçük yaştaki çocuk, babasına seslenip kendisini yakalamasını istedi. Müftü Atilla'nın, "Madem konu aile konusu, serbest bugün" demesi salondaki tarafından alkışlandı.Manavgat İlçe Müftülüğü tarafından Diyanet İşleri eski başkan yardımcılarından Necmettin Nursaçan'ın konuşmacı olarak katıldığı Mevlid-i Nebi Haftası'nda 'Peygamberimiz ve Aile' konferansı düzenlendi. Manavgat Atatürk Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen konferansı Kaymakam Mustafa Yiğit ve çok sayıda vatandaş izledi.İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan konferansın açılışında konuşan Manavgat Müftüsü Mustafa Atilla, "İçinde bulunduğumuz ay hicri takvime göre Rebiül evvel ayıdır. Peygamberimiz bu ayın 12'sinde dünyaya gelmiştir. Bu nedenle biz de bu haftayı Mevlid-i Nebi Haftası olarak kutluyor ve çeşitli programlar düzenliyoruz" dedi. OYUN OYNAMAK İSTEYEN KÜÇÜK ÇOCUKMüftü Mustafa Atilla'nın konuşması sırasında koşarak kürsünün olduğu platforma çıkan 5- 6 yaşlarında erkek çocuk, oyun oynamak istedi. Çocuk, izleyiciler arasında oturan babasına, 'Hadi baba yakala beni' diye seslendi. Küçük çocuğun platformda sağa sola koşup, kürsünün arkasına saklanarak babasına, 'Yakala' diye seslenmeye devam etmesi üzerine Müftü Atilla, konuşmasına, "Bu yavrumuz çok tatlı, babası yakalasın lütfen. Madem konu aile konusu, serbest bugün" diyerek ara verdi. Müftünün sözleri üzerine kürsüye çıkan baba, oğlunu yakalayıp kürsüden indirdi. Müftü Mustafa Atilla'nın sözleri salonda alkışlandı. Baba ve çocuk bir süre sonra salon dışına çıktı.Necmettin Nursaçan da 'Peygamberimiz ve Aile' konferansında Hz. Muhammed'in yaşamından örnekler verdi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-------------------Küçük çocuğun sahneye çıkmasıKuran tilavetiSela okunmasıMüftü Mustafa Atilla'nın konuşmasıNecmettin Nursaçan'ın konuşmasıKonferanstan detay

Haber- Kamera: Mithat ABAKAN/MANAVGAT(Antalya),

============================

Van'da ilk defa yapılan 'bacak uzatma' ameliyatı Hediye'ye umut oldu

Van'da yaşayan ve doğuştan kalça çıkığı olan Hediye Elmas'a (24), Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde 'bacak uzatma' ameliyatı yapıldı. İlk olarak kalça çıkığı ameliyatı olan Elmas, daha sonra yapılan bacak uzatma ameliyatıyla sağlığına kavuştu. İki bacağı arasında 7 santimetre fark bulunan  ve bu nedenle okulunu da bırakmak zorunda kaldığını söyleyen Elmas, artık ideallerini gerçekleştirmek için hayata daha sıkı sarılacağını söyledi.Van'da 10 çocuklu bir ailenin çocuğu olan Hediye Elmas, kalça çıkığı ile dünyaya geldi. Herhangi bir tedavi için doktora gitmeyen Elmas, hem ağrı hem de rahat yürüyememe gibi sorunlar yaşamaya başladı. İki bacağı arasında 7 santimetre fark bulunan Elmas, lise birinci sınıf öğrencisiyken okulunu da bırakmak zorunda kaldı. Elmas, 19 yaşına geldiğinde tedavisi için kendi çabalarıyla doktor doktor gezmeye başladı. Fakat gittiği her hastanede kendisine olumsuz konuşmaların yapıldığını belirten Elmas, umudunu yitirmeye başladığını söyledi. Tam da bu sırada yakın bir arkadaşının tavsiyesi ile Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne yeni gelen Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Mehmet Coşkun'un yanına gitti.Hastanede gerekli tetkikleri yapılan Elmas, doktorunun "başarılı bir şekilde ameliyatını yapabiliriz" demesiyle yeni bir umut doğdu. Ailesinin ameliyat olmasına karşı çıkmasına rağmen ameliyat olmaya karar veren Elmas, ilk olarak kalça çıkığı için ameliyat oldu. Elmas'ın kalçasına takılan bir protez ile iki bacak arasındaki 7 santimetrelik fark 3 santimetreye düştü. Başarılı geçen ameliyatın ardından çok mutlu olan Elmas, daha sonra tekrar doktorundan gelen telefonla hastaneye gitti. Ameliyatın ardından 3 santimetre farkın da kapatılabileceğini belirten Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Mehmet Coşkun, Van'da ilk defa  'bacak uzatma' ameliyatını gerçekleştirdi.'DOKTORUM UMUT OLDU'Bu ameliyatı da başarılı geçen Elmas, "10 kız kardeşiz. İçlerinden tek benim böyle bir sağlık sorunum vardı. Kalça çıkığım vardı. Ailem zamanında hiç uğraşmadı. Ben de 19 yaşıma girince kendi çabalarımla tedavim için arayışlara başladım. Van'daki bütün hastanelere gittim. Ama kime gittiysem hep olumsuz konuştular. Umudumu tam yitirmişken bir arkadaşım bana Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne bir doktorun geldiğini söyledi. Bende umutsuz bir şekilde geldim. Hocam muayene etti ve 'olur' dedi. Daha sonra gün verdi ve ilk ameliyatımı oldum. İlk kalça çıkığı ameliyatı oldum ve 2 bacağım arasındaki 7 santimetrelik fark 3 santimetreye düştü" dedi.Bu ameliyattan sonra doktorunun kendisine umut olduğunu belirten Elmas, "Daha sonra doktorum beni arayıp '3 santim daha uzatabiliriz' dedi. Ben de hocama çok güveniyordum. ve ameliyat olmayı kabul ettim. Fakat ailem buna karşı çıktı. Ameliyat olmamı istemediler. Belki de korkuyorlardı. Hatta ameliyat olmak için imzamı da babam atmadı hepsini ben attım. Hocama güvenerek girdim bu ameliyata iyi ki de ameliyata girmişim. Benim gibi sıkıntısı olanlara gelmelerini tavsiye ederim" dedi.AYAĞIMDAN DOLAYI OKULU BIRAKTIMKalça çıkığı hastalığından dolayı çektiği sağlık sorunlarıyla birlikte okulu da bırakmak zorunda kaldığını belirten Elmas, "Ayağımdan dolayı okulu bıraktım. Ağrılarım ve sıkıntılarım vardı. Tabi iyileştikten sonra okuluma devam etmeyi istiyorum. Hatta doktorumla rakip olmayı istiyorum. Onunla birlikte çalışmayı çok isterim. Ona ne kadar teşekkür etsem hocalarımın hakkını veremem. Sosyal güvencim de yoktu" dedi. VAN İLK KEZ YAPILIYORVan Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne 3 yıl önce atanan Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Mehmet Coşkun ise Ortopedi Kliniği olarak başarılı ameliyatlara ekip olarak imza attıklarını söyledi. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Coşkun, "Tüm ekip olarak burada çok başarılı ortopedik ameliyatlar yapmaktayız. Bugün de uyluk kemiği uzatma ameliyatı yaptık. Bu Van'da teknik olarak ilk kez yapılıyor. Bundan öncesinde dışardan demirlerle yapılan bu işlem bu defa dışardan görünen bir şey olmadan tamamen kemiğin içine yerleştirilen, kendi uzama özelliği olan manyetik bir çiviyle ilk kez hastanemizde yapıldı. Hastalar için bu yöntem daha konforlu. Enfeksiyon riski, hareket kısıtlılığı riskleri de daha düşük olması nedeniyle bu tarz bir yöntem tercih ettik. Hastalarımız bu uzatma ameliyatlarından sonra ilk gün kalkıp gezebiliyor, İlk haftasından itibaren kendi ihtiyaçlarını giderebilecek hale geliyor. Sonra da uzatma için haftalık takipleri gerekiyor. Günlük bir milimetre uzuyor. Bu hastamızı da yaklaşık 3 santimetre uzatacağız" dedi.ENDER YAPILAN AMELİYATLARDANHastane Başhekimi Doç. Dr. Sebahattin Çelik, "Özellikli ameliyatlardan biri olan bacak uzatma ameliyatları da hastanemizde yapılıyor. Özellikle kaza ya da doğuştan kalça çıkığı olan ya da bacak kısalıklarında bu ameliyatlar yapılıyor. Bunlar 2 şekilde yapılıyor. Biri dışardan metal kullanılarak bir de kemiğin içine metal konularak boy uzatılabiliyor.  Bu ameliyat çok ender yapılıyor. Bizim hastanemizdeki Ortopedi Kliniğimizde de Mehmet Coşkun doktorumuz bu ameliyatları başarılı bir şekilde yapıyor" şeklinde konuştu.

Görüntü Dökümü--------------Hediye'nin doktoruyla yürümesi-Hediye'den detaylar-Hastane Başhekimi Doç. Dr. Sebahattin Çelik ile röportaj-Detaylar-Hediyenin doktoru Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Mehmet Coşkun ile röportaj-Genel ve detaylar-Hediye Elmas ile röportaj-Doktorun kontrolü-Hediyenin kardeşi Zeynap ile röportaj-Detaylar

Haber-Kamera: Gülay KUYUCU/VAN, -