Diyanet İşleri Başkanlığı, Türkiye'nin içinden geçtiği süreçte yaşanan birtakım olayların genellikle dini muhtevalı bir dil ve üslubu içinde ifadelendirilmesi karşısında vatandaşların, söz konusu gelişmeler hakkında Başkanlığın görüş ve düşüncelerinin ne olduğu hususunda bilgi talep ettiğini bildirerek, "Bu süreçte ortaya çıkan ve vatandaşlarımız tarafından yöneltilen dini muhtevalı sorulara ilişkin ayrıntılandırılmış cevapları içeren değerlendirme raporu önümüzdeki günlerde Din İşleri Yüksek Kurulu tarafından kamuoyuyla paylaşılacaktır" açıklamasında bulundu.
Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada, Türkiye'nin içinden geçtiği süreçlerde yaşanan birtakım olayların genellikle dini muhtevalı bir dil ve üslup içinde ifadelendirilmesi karşısında vatandaşların, söz konusu gelişmeler hakkında Diyanet İşleri Başkanlığı'nın görüş ve düşüncelerinin ne olduğu hususunda bilgi talep ettiği vurgulandı.
-DİYANET İŞLERİ DÜNYA ÇAPINDA FAALİYET GÖSTEREN SAYGIN BİR ANAYASAL KURUMUMUZ-
Açıklamada vatandaşlar tarafından başkanlığa gelen soru ve talepler karşısında açıklama yapılması gerekli görüldüğü bildirilerek şu ifadelere yer verildi:
"Diyanet İşleri Başkanlığı, İslam'ın evrensel ilkeleri ve yüce değerlerinin toplumumuza ve insanlığa doğru bir şekilde ulaştırılması amacıyla sadece ülkemizde değil, dünya çapında faaliyet gösteren saygın bir Anayasal kurumumuzdur. Başkanlığımızın görev ve yetkisi ilgili kanunlar tarafından belirlenmiş olup güven ve itibarını aziz milletimizin ilgi ve itimadından, tarihsel bilgi, birikim ve tecrübesinden almaktadır. Toplumumuzun bütününü ve geleceğini yakından ilgilendiren bir takım hadiseler karşısında diğer yetkili kurumlarımız gibi Başkanlığımızın da üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi ve yaşanan hadiseler karşısında milletimizi, tarihsel birikimine yaraşır bir duruş ve sahih bir dille aydınlatması en başta gelen yükümlülükleri arasında yer almaktadır.
Diyanet İşleri Başkanlığı'nın kuruluşundan bu yana özenle geliştirdiği ve kurumsallaştırdığı dengeli ve sağduyulu konumunu sarsacak biçimde onu sık sık mevcut tartışmaların içine çekme çabaları faydadan ve hikmetten uzaktır. Esasen Başkanlığımız sosyal gelişmelerin ortaya çıkardığı belli başlı dini problemler karşısında ihtiyaç duyulan bilgiyi vaaz ve hutbeler başta olmak üzere hemen her fırsatta milletimizle paylaşmakta, Kur'an ve Sünnet'ten mülhem açıklamalarını irşat dili çerçevesinde, belli bir usul ve üslup dairesinde gerçekleştirmektedir."
-"VAZGEÇİLMEZ HASLETLERDEN BİRİ, AHLAKİ ÖLÇÜLERE SADAKAT GÖSTERMEKTİR"-
İslam'ın evrensel hakikatleri ve yüce değerlerinin hiçbir tartışmaya mahal vermeyecek kadar açık olduğu belirtilen açıklamada şöyle denildi:
"İslam, tarih boyunca tüm akıl sahipleri için kendi umdelerini net bir anlam ve sadelikle takdim etmiş ve Müslümanlar kendilerine özgü inanç ve değerlerini bu kaynaktan hareketle temellendirmişlerdir. Hatta bu ölçüye sadakat o denli güçlüdür ki dini geleneğimiz içinde nelerin helal ve nelerin haram olduğu, aziz milletimizin adeta fıtratına işlenmiş bir bilgiye ve hayatına aksetmiş bir kültüre dönüşmüştür. Güzel ahlakı tamamlamak üzere gönderilen bir peygamberin ümmetinde bulunması gereken vazgeçilmez hasletlerden biri, hiç şüphesiz, ahlaki ölçülere sadakat göstermektir. Mahremiyetin ihlali; insaf, vicdan ve adalet ölçülerinin göz ardı edilmesi; her ne suretle olursa olsun, yalana, iftiraya ve tecessüse başvurulması, dinin yüksek değerlerinin hafife alınması, hangi sebeple olursa olsun helal-haram sınırlarının yok sayılması ve kul hakkı bilincinin zaafa uğratılması, bu sadakatle asla bağdaşmaz."
-MEVCUT DURUM MİLLETİMİZİN DİNİ DUYGULARINI AÇIKÇA RENCİDE ETTİĞİ DİKKATLERDEN KAÇMIYOR-
Açıklamada Türkiye'nin kalıcı sonuçlar doğurabilecek büyük bir fitne ve imtihandan geçtiği ifade edilen açıklamada şunlar kaydedildi:
"Mevcut durum dikkatle değerlendirildiğinde gerçekte milletin huzur ve güvenini tehdit eden her projenin, toplumun ortak değer ve referansı olan din dili üzerinden varlığını sürdürme istidadında olduğu, bunun da sonuçta milletimizin dini duygularını ve maneviyatını açıkça rencide ettiği dikkatlerden kaçmamaktadır. Gerek Diyanet İşleri Başkanlığını kurumsal olarak, gerekse Riyaset makamını şahsi olarak doğrudan ilzam eden ve güncel tartışmaların içine çekmeye çalışan teşebbüslerin milletimiz tarafından kabul edilemezliği ve yadırganacağı açıktır. Diyanet İşleri Başkanlığı, propaganda ve siyaset dilinin baskın olduğu bir ortamda, popüler hissiyatın oluşturduğu beklentilere göre hareket etmek yerine, sağlıklı bir durum analizi yaparak, gelişmeleri soğukkanlı bir şekilde değerlendirme yolunu tercih etmektedir. Bu süreçte ortaya çıkan ve vatandaşlarımız tarafından yöneltilen dini muhtevalı sorulara ilişkin ayrıntılandırılmış cevapları içeren değerlendirme raporu önümüzdeki günlerde Din İşleri Yüksek Kurulu tarafından kamuoyuyla paylaşılacaktır."
Son Dakika › Güncel › Diyanet İşleri: Diyanet'i Tartışmaların İçine Çekme Çabaları Hikmetten Uzak - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?