Emine Erdoğan Ankara'da 8 Mart Dünya Kadınlar Gününe Katılıyor

Başbakan Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenecek olan 8 Mart Dünya kadınlar gününe katılıyor.

Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen Dünya Kadınlar günü 7 Mart günü Sheraton otelinde düzenlenecek. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in eşi Nevin Gökçek, Dünya kadınlar gününü bu yıl sadece bir etkinlikle kutlayacaklarını söyledi. Gökçek, Kadınlar gününde bayanları eğlendireceklerini anlatarak, " Belediyemizin kadın lokallerinde yapılan faaliyetlerin ufak bir gösterimi olacak. 50'nin üzerinde olan bayan arkadaşlarımız çeşitli gösteriler yapacak.

Dernekte yapılan güzel eserlerimizin de sergisi gerçekleştirilecek. Türkiye'de kadınlara bu kadar iç içe olan tek belediye Ankara Büyükşehir Belediyesi'dir. Herkes meslek edindirme kursları açıyor ama onlarla birebir olup, en fazla ilgilenen bir Ankara Büyükşehir Belediyesi. Biz gerçekten büyük bir okuluz. Yaşlı büyüklerimize, engelli bayan arkadaşlarımıza, genç arkadaşlarımıza hizmet ediyorum. Kadınlar buralara koşarak geliyorlar. Çünkü mutlu bir şekilde evlerine dönüyorlar" dedi.

'KADINLAR İÇİN NE YAPSAK AZDIR'

Gökçek, Ankara Belediyesi'nin kadınlara yönelik onlarca projeleri olduğunu hatırlatarak şunları kaydetti: " Kadınlar için ne yapsak az çünkü önceki akşam mağdur evleri geziyorduk. İki eve gittim. Bir tanesi evinin hapisten çıkacağı aralık ayını korkuyla bekliyor. Acaba beni ne zaman öldürecek diyor. Diğeri bir evde de eşi tarafından terk edilmiş ve mutsuz çocuklar vardı. Çocuklar gözyaşları içerisinde babalarını bekliyorlar. Ankara'da mağdur aile çok az ama terk edilmiş ve şiddet gören çocuklar çok

fazla. Mühim olan bu kadınlarımıza yönelik projeler yapabilmek. Bir iki fikrim var. Bunları melih bey ile paylaştım. İnşallah bunları hayata geçireceği. Terk edilmiş kadınlara yönelik bazı şeylerin yapılması lazım. Çalışmaları lazım. Birinin gelip yardım etmesini beklemek çok zor. Örneğin o gün gittiğim ev beni tanımıyordu. Ben Sosyal Yardımlaşma ev eğitim Vakfı'ndan geliyorum. Bu vakıf bize kurban bayramında et yollamıştı dedi. Et'im dün akşam bitti dedi. Bunun üzerine arkadaşım Ahmet bey, "Bu kadını

tanıyor musun? diye sordu. "Hayır tanımıyorum" dedi. Bu kadın Melih Gökçek'in eşi deyince kadın, "Deme ya... Evime cemre gibi düştün. Sen benim bu durumda olduğumu nereden biliyordun?" dedi. Bu benim için çok önemli. Hiçbir geliri yok, çocuklarına bakıyor ve sadece bizim gönderdiğimiz gıdaları yiyor. Bu kadının çalışması gerekiyor. Böyle bir ortam sağlanmalı. Ne zamana kadar bu kadına yardım edilmesi gerekiyor. Eşim hapisten çıkacak korkusuyla yaşıyor. Adres değişikliği yapıp o kadının çalışarak ve sağlıklı

koşullarda yaşamasını sağlamamız gerekiyor." Gökçek, kadına yönelik şiddetin geçmişten bu yana olduğunu anlatarak, şiddetin eskiden bu yana olduğunu kaydetti. Şiddetin medyaya şimdi yansıdığını öne sürerek, "Ankara'da bir çok olayla karşılıyoruz. Şu arttı; erkekler evlilik yapıyorlar. İki üç çocuk dünyaya getiriyorlar. Sorumluluk duygusundan kurtulmak için evi terk ediyorlar. Daha sonra başka biri ile evleniyorlar. O evi de terk ediyorlar. Daha sonra Ankara'yı da terk ediyorlar. Kadınlara kocanız nerede

diye sorduğumuzda farklı farklı iller sayıyorlar. Arkalarında çocuklarını bırakarak çalışmaya gidiyorum, diyerek evlerini terk ediyorlar. Bu çok fazla görülüyor. Kredi kartı borcu yapmış, çocuklarını bırakıp gitmiş aramıyor. ya da bir sevgili bulmuş, evini terk etmiş. ya da hiç çalışmamış eşini çalıştırıyor ve şiddet uyguluyor, en sonunda evi terk ediyor. Boşandığı halde eşinden şiddet görmeye devam eden kadınlar var. Geçtiğimiz akşam gezdiğimde 5 evin 5'i de terk edilmiş kadındı" dedi.

Gökçek, 1985 yılından bu yana ev ziyaretleri yaptığını hatırlatarak 30 bin civarında evi ziyaret ettiğini kaydetti.

'KADINI EZEN YİNE KADINDIR'

SOS Vakfı Onursal Başkanı Gökçek, Geçtiğimiz günlerde bir büyüğüm kendisine "Kadını ezen yine kadın değil midir? demesi kendisini çok etkilediğini kaydetti. Gökçek, " Bu söz çok önemli. Kayınvalide olursun gelini ezersin, anne olursun kız erkek çocuk ayrımı yaparsın kızı ezersin. Bazı bölgelerimizde erkek çocuklara daha çok önem veriyor ve kızlara, "sen kız çocuğusun sus denilerek ezilir.Evlenirsen kayınvalide gelini ezer. İş hayatında kadınlar ezilir. Kadınların başarısını aslında kimse istemez. İş

hayatında kadın kadının öne çıkmasının daha çok engelliyor ve istemiyor. Boşanmalar git gide artıyor. Artık insanların dayanma tahammülü kalmadı. Herkes elini vuruyor, kapıyı çekip gidiyor. Bu ekonomik özgürlüğü olanlarda anında oluyor, ekonomik özgürlüğü olmayanlar biraz sabır ediyor. Bugün evleniyorlar 3 ay sonra ayrılıyorlar. Çünkü ne kadın ne de erkek fedakarlık yapıyor. Her şey maddiyata dökülüyor, maneviyat yok. Onlarca kişi boşanıyor.Ekonomik kalkınması yok. Riskli bir bölge. Karışık bir mozaik.

Mamak'ta da böyle bir durum var. Şu an Altındağ ve Mamak'tan da Sincan'a göç olduğu için Sincan'da da boşanma arttı. Çankaya bölgesinde de boşanmalar çok fazla. Her bölgede artış olduğu gözle görülüyor. 6 yıl görüşüyorlar evleniyorlar 3 ay sonra boşanıyorlar. Kadın erkek eşitliği var fakat bir evin ayakta durmasını sağlayan tek kişi kadındır. Eğer kadın akalıysa o ev ayakta durur. Kadının eşiyle çocuğuyla, toplumla barışık olması gerekiyor. Eğer, fesat, çok bıdı bıdıcı, kıskanç bir kadınsa evde mutluluk

olmaz. Herşey sevgiden geçer. Sevgisiz olan bir yerde huzur olmaz. Bir kadının sadece eşine sevgisi yetmez. Ben demeyecek kadın, "biz" diyecek. Sevgi tohumlarını heryere bırakması gerek" dedi.

'EMİNE ERDOĞAN'I ÇOK BEĞENİYORUM'

Gökçek, Başbakan Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ı çok beğendiğini anlatarak, şunları kaydetti: "Emine hanımı çok beğeniyorum. Kendisini İstanbul Şişli Belediye Başkanlığı döneminde tanıdım. Çok mütevazi, yardım seven, gönlü gü feullarda yaşamasını sağlamamız gerekiyor." Gzel ve yapılan iyiliği unutmayan çok zeki bir kadın . İşinin arkasında,sözünü tutan bir kadın. Karı koca mütevazi olmalardı çok önemli.Tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş ya. Onlar da böyleler. Bir başbakanın eşine her an ulaşmak, oturup

sohbet edebilmek çok önemli. Hiçbir şeyi unutmaz. iyi olan şeyleri başkalarına aktarır, hiçbirşeyi kendine saklamaz, paylaşır.. Bunlar çok güzel Yardımseverliği ve mütevaziliğine adeta hayranım. Biz çok şanslı bir ülkenin başbakanı hanımefendisine sahibiz diye düşünüyorum". - ANKARA