Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Orhan Erdem, "Yurt dışında hala aktif halde bulunan FETÖ'nün, çocuklarımıza nüksetmesini önlememiz gerekiyor. Eğitimciler bunları yaparken birer Büyükelçi gibi çok hassas ve dikkatli olmalıdır." dedi.
Erdem, Milli Eğitim Bakanlığı Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğünce, yurt dışında görevlendirilecek eğitimciler için Konya'da bir otelde düzenlenen "Yurt Dışı Göreve Uyum Semineri"nde yaptığı konuşmada, yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarının sayısının 6 milyonu aştığını söyledi.
Yurt dışına göç edenlerin, yaşadıkları ülkelerin ekonomisi, kültürü, sanatı, siyaseti ve sosyal hayatına önemli katkılar sunduğunu belirten Erdem, "Ancak bu durum birçok değişimi de beraberinde getirmiştir. Vatandaşlarımız kültür, kimlik, dil ve aidiyet karmaşası yaşamış, toplumsal hayatın her alanında değişim ve dönüşüm yaşamak zorunda kalmışlardır." dedi.
Erdem, bu durumun yurt dışında yaşayanların toplum içerisinde eşit haklarla temsil edilmesi için Türkiye tarafından gerekli önlemlerin alınmasını kaçınılmaz kıldığını dile getirdi.
Yurt dışındaki Türk vatandaşlarının ülkesi ve yaşadığı ülke ile uyumlu bireyler olmalarını hedeflediklerini aktaran Erdem, şöyle devam etti:
"Bu temel hedefe ulaşmamızın en önemli araçlarından biri de eğitimdir. Eğitim, vatandaşlarımızın ana dil ve kültürlerini muhafaza ederek kültürel kimliklerini ve aidiyetlerini egemen toplum içerisinde özgür bir şekilde temsil etmelerini sağlamaktadır. Türk çocuklarına ana dil, kültür ve tarih eğitimi verilmesi, vatandaşlarımızın yaşadıkları ülkelerdeki varlıklarını teminat altına alarak onları asimilasyon politikalarına karşı korumamıza imkan verecektir."
900 öğretmen ve 50 öğretim elemanı görev yapıyor
Erdem, bu amaçla Bakanlıkça yurt dışındaki vatandaşlara eğitim vermek üzere farklı ülkelere, Türkçe ve Türk kültürü dersleri öğretmenleri, yabancı vatandaşlara ise Türkçeyi öğretmek, Türk kültürünü benimsetmek ve sevdirmek için okutman, öğretim üyesi, öğretim görevlisi gönderildiğini bildirdi.
Yaklaşık 900 "Türkçe ve Türk Kültürü" öğretmeni ve Türk dilini öğretmek üzere 50 öğretim elemanının yurt dışında görev yaptığını ifade eden Erdem, yurt dışında görevlendirilmeye hak kazanmış öğretmenleri tebrik etti.
"Türkiye'den göç ederek hayatlarını yurt dışında sürdüren bu vatandaşlarımız, sahip olduğumuz en önemli beşeri sermaye kaynaklarımızdan biridir." diyen Erdem, iki toplum arasında sıkışıp kalan bireylere eğitim yoluyla hizmet edileceğini anlattı.
Erdem, AK Parti'nin göreve geldiği günden bu yana eğitime çok büyük kaynak ayırdığını vurgulayarak "Milli Eğitim Bakanlığına ayrılan bütçe 2002'de 10 milyar lirayken bugün 112 milyar lira seviyelerine çıktı çünkü taşa, toprağa yapacağınız yatırımın bir ömrü var ama eğitime yaptığınız yatırımın ömrü, nesilden nesile devam ediyor." diye konuştu.
"Hain terörist grup, eğitim yoluyla insanlara nüfuz etmiştir"
Ülkeye yönelik tehditlerin devam ettiğine işaret eden Erdem, "Son yaşadığımız 15 Temmuz, darbe değil bir işgal girişimidir. Gençlerimizi beğenmeyen bazı insanlar 15 Temmuz'da gördüler ki o terör örgütü mensuplarına, bu ülkenin gençleri, halkı fırsat vermedi." değerlendirmesinde bulundu.
15 Temmuz'da milletin verdiği üstün mücadelenin gelecek nesiller tarafından daha iyi anlaşılmasında en önemli görevin eğitimcilere düştüğüne dikkati çeken Erdem, şunları kaydetti:
"Bu hain terörist grup, eğitim yoluyla insanlara nüfuz etmiştir. Bizlere düşen en önemli görevlerden birisi de bu tür şer teröristlere, vatan hainlerine alan bırakmayacak şekilde, işimizi mükemmel yapmaktır. Öğrencilerimize bire bir ulaşmanız, anne ve babalarıyla bağ kurmanız, sivil toplum kuruluşları ile bu konudaki organizasyonların içinde olmanız çok önemlidir. Yurt dışında hala aktif halde bulunan FETÖ'nün, çocuklarımıza nüksetmesini önlememiz gerekiyor. Eğitimciler bunları yaparken birer büyükelçi gibi çok hassas ve dikkatli olmalıdır."
Son Dakika › Güncel › Fetö'nün Çocuklarımıza Nüksetmesini Önlememiz Gerekiyor' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?