İngiltere'nin AB'den Ayrılma Kararı

Birleşik Krallık'ta dün yapılan Avrupa Birliği referandumundan birlikten ayrılma kararı çıkması Avrupalı aşırı sağcı liderleri umutlandırdı.

Fransa'da aşırı sağcı Ulusal Cephe (FN) Lideri Marine Le Pen, referandum sonuçlarının resmen açıklamasının ardından Fransa'da da referandum yapılması çağrısında bulundu.

Le Pen, Twitter'daki resmi hesabında "Özgürlüğün zaferi. Tıpkı yıllardır istediğim gibi. Şimdi referandum sırası Fransa'da ve diğer AB ülkelerinde." yorumunu paylaştı.

Yazdığı yorum sadece birkaç saat içinde binlerce kez paylaşılan ve beğenilen Le Pen, profil fotoğrafına da Birleşik Krallık bayrağı koydu.

Hollandalı aşırı sağcı Özgürlük Partisi (PVV) lideri Geert Wilders de sonucu memnuniyetle karşıladı.

AB karşıtı görüşleriyle bilinen Wilders, benzer referandumun zaman kaybetmeksizin bir an önce Hollanda'da yapılmasını isteyerek, "Şimdi sıra bizde." diye konuştu.

Wilders, Hollanda'da gelecek sene yapılacak genel seçimlerdeki temanın büyük ihtimalle bu referandum konusu olacağını öne sürdü.

İngiltere'de çoğunluğun ayrılma kararı yönünde oy kullanmasını sevindirici bulan Wilders, Brüksel'in ulusal egemenlik karşısında yenilgi aldığı değerlendirmesinde bulundu.

Avrupa'nın elitlerinin de aynı zamanda yenildiğine işaret eden Wilders, 23 Haziran'ın tarihe "bağımsızlık günü" olarak geçeceğini ifade etti.

İtalya'da AB karşıtı tezlerin en güçlü savunucusu durumunda olan Kuzey Birliği Partisi'nin (Lega Nord) lideri Matteo Salvini, referandum sonucu kesinleşince sosyal medyadaki hesabından konuya ilişkin açıklama yaptı.

İngiltere'nin ayrılma kararını şimdi kendilerinin de izlemeleri gerektiğini savunan Salvini, "Yaşasın özgür vatandaşların cesareti. Kalp, akıl ve gurur, yalan, tehdit ve şantajı yeniyor. Teşekkürler Birleşik Krallık. Şimdi sıra bizde" ifadelerini kullandı.

Bulgaristan'daki üç partili koalisyon hükümetine dışarıdan kilit destek veren ırkçı ve aşırı milliyetçi Vatansever Cephe (PF) Koalisyonu Eş Başkanlarından Valeri Simeonov ise kararı bir trajedi olarak görmediğini söyledi.

Simeonov, "AB'nin dağılacağını düşünmüyorum. Her zaman kendi fikirlerini devam ettiren İngilizler, kendi para birimini bile korumayı başarmıştı. AB'nin tüm olumlu yönlerinin kaybolması şart değil. Ben bunu bir trajedi olarak görmüyorum." ifadesini kullandı.

İngiltere'nin Manchester kentindeki belediye binasında kamuoyuna duyurulan resmi sonuca göre, yüzde 72 katılımlı referandumda, 17 milyon 410 bin 742 kişi AB'den çıkılması yönünde oy verirken, 16 milyon 141 bin 241 seçmen de AB'de kalınması yönünde oy kullandı.

Buna göre halkın yüzde 52'si AB'den çıkılması, yüzde 48'i AB'de kalınması yönünde oy verdi.

Öte yandan İngiltere Başbakanı David Cameron ise AB'den ayrılma kararının çıkmasının ardından ekimdeki parti kongresinde görevi bırakmak istediğini açıkladı.

Başbakanlık ofisi önünde referandum sonuçlarına ilişkin açıklama yapan Cameron, "İngiliz halkı AB'den çıkma kararı verdi ve bu karara saygı gösterilmeli." dedi.