İngiltere'nin Terör ve Aşırıcılıkla Mücadele Çalışmaları

İngiltere İçişleri Bakanı Theresa May, aşırıcılıkla mücadele kapsamında İngiltere'deki Müslüman topluma seslenerek, "hükümetle ortak çalışın" çağrısında bulundu.

İngiltere'yi tehdit eden terörizm ve aşırıcılığın engellenmesi için yürütülen çalışmalara ilişkin Londra'da konuşan May, "İngiliz değerlerini reddeden İslami aşırıcıların davranışlarına daha fazla müsamaha gösterilmeyeceğini" söyledi.

İngiltere'de aşırıcılığın giderek arttığına ve endişe verici seviyeye ulaştığına dikkati çeken May, "aşırıcılık problemiyle artık doğrudan başedilmesi gerektiğini" bildirdi. Theresa May, şöyle konuştu:

"Bu ülkede yaşayan herkes eşit haklara sahiptir ve herkes hayatını istediği şekilde yönlendirmekte özgürdür. Herhangi bir inancı, herhangi bir dini değeri sahiplenmekte ya da dini tamamen reddetmekte özgürüz. İstediğimiz kıyafetleri giymekte, kendi okullarımızı seçmekte, kızlarımıza, oğullarımıza mümkün olan en iyi eğitimi vermekte, kendi kiliselerimizi, camilerimizi, tapınaklarımızı inşa etmekte özgürüz.

Ancak bizim gibi çoğulcu bir toplumda, haklarımız olduğu kadar sorumluluklarımız da bulunuyor. Diğer insanların haklarına da saygı gösterilmelidir. Sadece bu temel ilkeye değil, yasalara ve kurumlara da saygı gösterilmelidir. Demokrasi, eşitlik, özgür ifade, hukukun üstünlüğü, azınlıklara da saygı gösterilmelidir.

Ama sayısı giderek artan kanıtlar, İngiltere'de yaşayan küçük ama önemli sayıdaki insanın bizim değerlerimizi tanımadığını ortaya koyuyor. Geniş çaplı yolsuzluk iddiaları, aşırıcılık, homofobi, adam kayırma ve Yahudi aleyhtarlığı endişe veriyor. Nefret saçan kişiler İngiliz kolejlerine, üniversitelerine konuşmacı olarak davet ediliyor. Cinsiyet ayrımcılığına üniversitelerde izin veriliyor. Yardım kuruluşlar ile toplumun cömertliği aşırıcılar tarafından suistimal ediliyor. Şeriat hukukunun örnekleriyle kadınlara ayrımcılık uygulanıyor. Her yıl binlerce töre cinayeti işleniyor. Yüzlerce İngiliz vatandaşı Suriye'ye ve Irak'a savaşmaya gidiyor."

Aşırıcılıkla mücadele stratejisi kapsamında, aşırıcılığın her şekliyle başedilmeye çalışıldığını ve çalışılacağını belirten May, "Ancak kanıtlardan açık şekilde anlaşıldığı üzere, üzerine gitmemiz gereken en ciddi ve yaygın aşırıcılık, İslami aşırıcılıktır" dedi.

May konuşmasında ayrıca, 7 Mayıs'ta yapılacak genel seçimden sonra üyesi olduğu Muhafazakar Parti'nin konuya ilişkin ortaya koymak istediği planlara da değindi. İçişleri Bakanı May, İngiltere ve Galler'deki Şeriat mahkemelerinin İngiliz değerlerine uyup uymadıkları konusunda inceleme başlatmak için planları olduğunu belirtti. Birleşik Krallık'ta 80'den fazla Şeriat mahkemesi olduğu iddia ediliyor.

-"Oyun bitti"-

Aşırıcılıkla mücadelede hükümetin tek başına hareket etmede yetersiz kaldığına dikkati çeken May sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bireylerin, ailelerin, tüm toplumların yardımına ihtiyaç var. Aşırıcılarla başedenler, desteğimizi hak ediyorsunuz. Yani benim davetim açık; gelin ve bu ortaklığa katılın. Eğer bize katılırsanız size yardımcı olabilmek için elimizden gelen herşeyi yapacağız. Aşırıcıların nefret ve bölücülük mesajlarının yayılması fırsatını geri çevirerek, aşırıcılığa karşı ayakta durmanıza yardımcı olacağız.

Ancak bu yeni ortaklığa katılmak istemeyenler, bizim değerlerimizi ve toplumumuzun temel ilkelerini bilinçli olarak reddetmeyi seçenlere yönelik mesajımız gayet açık. Oyun bitti. Davranışlarınıza müsamaha göstermeyeceğiz. Nefret içeresen inançlarınızı ortaya çıkaracağız. Nefreti yaymak istediğinizde sizi durduracağız. Yasayı çiğnediğiniz yerde, yasalara başvuracağız. Bizi bölmeye çalıştığınız yerde, birlikte duracağız ve hep beraber sizi yeneceğiz."

İngiliz hükümeti, 600'den fazla İngiliz vatandaşının Suriye'ye ve Irak'a savaşmak için gitmiş olabileceğini tahmin ediyor.

Hükümetin aşırıcılıkla mücadele çalışmaları kapsamında geçen ay yürürlüğe giren yeni terör yasasıyla, havaalanlarında ve sınır noktalarında önlemlerin artırılacağını, sınır polisinin şüpheli gördüğü kişilerin pasaportlarına el koyabileceği açıklanmıştı. Yasayla ayrıca, yurt dışındaki terör eylemlerinde bulunduğundan şüphelenilen ve ülkesine dönmek isteyen İngiliz vatandaşlarına da geçici olarak ülkeye giriş yasağı getirileceği kaydedilmişti.