'İnsan Hakkı İhlali Olarak Kadına Şiddet ve Toplumsal Etkileri' Paneli

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, "8 Mart'ta kadınlara hediye diye çıkardığımız şiddetle mücadele yasasına baktığımızda aslında biz gönüllerdeki merhamet kelepçesini takmış olsak insanlara, hiçbir kelepçeye gerek yok. Hiç kimse sorunların çözümüne gitmek için farklı çabalar içinde olmasın" dedi.

Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen, Ankara Başkent Öğretmenevi'nde 'İnsan Hakkı İhlali Olarak Kadına Şiddet ve Toplumsal Etkileri' konulu bir panel düzenledi. Panelde konuşan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, 'önce insan' diyerek başladıkları millete hizmet yolunda 'İnsanı yaşat ki millet de yaşasın' dediklerini ifade ederek, "İnsanoğlu nerede doğarsa doğsun, dini, dili, mezhebi, yaşı ne olursa olsun önemli olan onun eşref-i mahlukat olması, insan olması dedik. Onun insanca yaşam mücadelesinde

devlet olarak yanında olmamız gerektiği inancıyla yolumuza başladık. Ayrımcılığın her türlüsünü reddediyoruz. Özellikle kadınlarımızla ilgili ayrımıcılıkları. Kadını dışlayan siyasetin siyaset olmayacağını, kadını kamusal alan dışına iten, kılığından, kıyafetinden dolayı ayıran zihniyeti medeni bulmuyoruz, çağdışı buluyoruz. Kadının insan hakkının, kadının yaşam hakkının en önemli haklardan biri olduğunu söyleyerek yolumuza devam ediyoruz. 10 yıl önce yola çıktığımız zaman bu sorunları çözme iradesiyle yola

çıktık. Bireye üstten bakan bir anlayışın yanlış olduğunu düşünerek yola çıktık. Bu işler akşamdan sabaha olmuyor. Milli iradeyi arkamıza aldıktan sonra hiçbir sorunun çözülmemesi gibi bir şey söz konusu olamaz. Örgütlü hareketleri güçlendirmemiz lazım. Örgütlü hareketin önünde hiçbir ordu duramaz. Bu örgütün, bu sendikanın iyi niyetli, büyük bir mücadele içinde olduğunu görüyoruz. Bizim işimiz de sizin sesinizi duymak ve sorunlarınıza çözüm üretmek. Kadın meselesine de yaklaştık. Kadının birey olarak

güçlenmesi için eğitimin, sağlığın, istihdamın önündeki fırsat eşitliğini önemsedik. Bugün yeni eğitim modelimizdeki amacımız kız çocukları eve hapsetmek değil, kız çocuklarımızın erkek çocuklarıyla her alanda eşit şekilde eğitim imkanına kavuşabilmesidir. Her doğan çocuk artık sigortalı doğuyor. Sağlık Bakanlığımızın uyguladığı önemli reformlarla bebek ölümlerini azalttık" şeklinde konuştu.

Şahin, onurluca yaşam mücadelesinde eğitim ve sağlık şartlarını çok önemsediklerini ve önemsemeye devam edeceklerini belirterek, "İnsanı yetiştirme adına, insanı sosyal politikalar alanında güçlendirme adına yaptığımız çalışma büyük bir azim, emek, sabır ve çaba istiyor. Bir taraftan kadının yaşam hakkını koruyup birey olarak güçlendirirken, diğer taraftan da kadınların sorunlarına çözüm bulmak için çaba içerisindeyiz. O yüzden bugün bu başlık altında yapılan çalışmayı çok önemsiyoruz. Değişimin gücünü

gösterebilmemiz için bu toplantıları sıklaştırmamız gerekiyor. 8 Mart'ta kadınlara hediye diye çıkardığımız şiddetle mücadele yasasına baktığımızda aslında biz gönüllerdeki merhamet kelepçesini takmış olsak insanlara, hiçbir kelepçeye gerek yok. Hiç kimse sorunların çözümüne gitmek için farklı çabalar içinde olmasın. Güçlü kadın asla zayıf aile demek değildir. Güçlü aile de asla zayıf kadın demek değildir. Bu ülkenin geleceği için kadın haklarının güçlenerek devam etmesini sağlayacağız. Kadın, değişimin

gücüne inanırsa, kadın bir devrimin, sendikanın içinde yer alırsa o değişim daha hızlı olur" diye konuştu.

Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu ise, terörün ve törenin baskısı altında kalan, alçakça cinayetlere hedef gösterilen bütün kadınları selamladığını vurguladı. Gündoğdu, şunları söyledi:

" Afganistan'ın yoksul kadınlarını, Filistin'in mağdur kadınlarını, dünyanın her yanındaki ezilmiş kadınları selamlıyor, kendilerine Türkiye'nin en büyük konfederasyonunun destek mesajlarını yolluyorum. Ülkemizde insana bakış sorunu var. İnsanın merkeze alınmaması sorunu var. Bugün anayasamıza bakıyoruz. Birçok yerinde devleti, milleti, ülkesi diye başlayan yerler var. Biz diyoruz ki, milletin devleti olsun ve milletin devleti insana göre dizayn edilsin." - ANKARA