Isparta'nın "gül bahçeleri" rengarenk

MUSTAFA ÜNAL UYSAL - "Güller diyarı" olarak anılan Isparta'da, gülün bir günlük serüveni renkli görüntülere sahne oluyor.

Hasat döneminin başlamasının ardından binlerce yerli ve yabancı turisti "gül kokulu" bahçelere konuk eden kentte, hasat günün ilk ışıklarıyla başlıyor.

İşçilerin sıcak havada büyük emek ve özveriyle topladığı güller, fabrikalara ulaştırılıp, işler hale getiriliyor.

Güller, buradaki işlemlerin ardından başta Fransız firmaları olmak üzere dünya parfüm devlerine ihraç ediliyor.

Tur acentelerinin yeni gözdesi gül bahçeleri

Son yıllarda kırsal turizmde ivme kazanan ve tur acentelerinin rotaları arasına giren gül bahçeleri, hasat döneminde ağırladığı konuklarına doğal ve görsel güzellik sunuyor.

İnsanı cezbeden gül kokusu eşliğinde bahçeleri gezme fırsatı yakalayan misafirler, burada gül toplayıp, yetkililerden ürünlerin nasıl elde edildiğine dair bilgiler alıyor. Oluşturulan gül havuzlarına girip fotoğraf çektiren turistler, yaşadıkları anı ölümsüzleştiriyor.

"Gül Isparta için bir nimet"

Vali Ömer Seymenoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Isparta'da gül hasadının başlamasının ardından kentin pembeye büründüğünü söyledi.

Isparta'da uzun yıllardan bu yana gül üretildiğini ifade eden Seymenoğlu, gülün son senelerde ekonominin yanında turizm alanında da ön plana çıktığını belirtti.

Misafirlerin gül bahçelerinde güzel vakit geçirdiğini ve renkli görüntüler oluştuğunu anlatan Seymenoğlu, şöyle devam etti:

"Isparta gülünün görseliğinin farkına varıldı. Binlerce insan akın akın gül bahçesine geliyor. Burada gül topluyor, fotoğraf çektiriyor. Bu yoğunluk bizi çok mutlu ediyor. Gül üreticilerimiz gül bahçelerini ziyarete gelen konuklarımızdan küçük de olsa bir gelir elde ediyor. Bu da kırsal kesimde ekonomik gelir sağlıyor. Bu bizim için çok önemli. Isparta Valiliği olarak bu duruma destek veriyoruz. Fırsat buldukça buraya gelen turistlerle bir arada olmaya çalışıyoruz. Gül Isparta için bir nimet. Ülkemizde yaşayan tüm vatandaşlarımızı hatta uluslararası turizmde gezi yapan turistleri buraya çekmeye çalışıyoruz. Zaten son yıllarda artan oranlarda Uzak Doğu'dan gül bahçelerine, lavantaya, kiraz bahçelerine turlar düzenlenmekte. Bu bize sonsuz keyif veriyor. Sonuçta ilimizde yaşayan insanlarımıza katkı sağlıyor. Bunu devam ettirmek istiyoruz."

Doğaseverlerin mutlaka bu güzelliği görmesi gerektiğini dile getiren Seymenoğlu, "Etrafımız pembeye bürünmüş. Yeşilin içerisinde pembe rengin hakimiyetini görüyoruz. Bu insanlarımızı ruhen de mutlu ediyor." diye konuştu.

Seymenoğlu, ziyaretçilerin burada güzel vakit geçireceğini, gül kokulu köylerde gül ve buna dair her şey hakkında bilgi sahibi olabileceğini kaydetti.

Gülden sonra lavanta kokacak

Isparta'nın aromatik bitki konusunda çeşitliliğinin bulunduğunu vurgulayan Seymenoğlu, "Sadece gül değil. 15 gün sonra lavantamız başlayacak. Gülden önce zambak bahçelerimiz vardı. Isparta'mız doğaseverlerin gezip görmesi için büyük fırsat sunuyor. Bu fırsatı kaçırmasınlar. Şu anda geç kalınmış değil. Bu güzelliklerimiz devam edecek." ifadelerini kullandı.

Ziyaretçilerden Resul Kepezkaya ise gülün merkezinin Isparta olduğunu, ortamı ve gülleri çok beğendiğini söyledi.

Ayça Dinçer de gül bahçelerinde vakit geçirmenin kendine çok iyi geldiğini belirtti.

Burada gül hasadına da katıldığını anlatan Dinçer, "Gezilmesi, görülmesi gereken bir yer. İnsana iyi geliyor. Gül kokusu içinde dolaşmak büyük mutluluk veriyor." dedi.