'Kadınlar sosyal medyada da şiddete maruz kalıyor'

ESKİŞEHİR Anadolu Üniversitesi bünyesinde kurulan Sosyal Medya ve Dijital Güvenlik Eğitim, Uygulama ve Araştırma Merkezi (SODİGEM) Müdürü Doç. Dr. Levent Eraslan, kadınların sosyal medyada da şiddete maruz kaldıklarını söyledi. Eraslan, "Kadınlar, özellikle ötekileştirilen, küçük düşürülen ve çeşitli sosyal medya araçlarıyla toplu şekilde linç altında kalan bir durumdalar" dedi.

Anadolu Üniversitesi SODİGEM Müdürü Doç. Dr. Levent Eraslan, kadınların fiziki olduğu kadar sosyal medya üzerinden de şiddete maruz kaldığını söyledi. Bu yönde yaptıkları araştırmalara 'sosyal medya saldırganlığı' adı verdiklerini kaydeden Doç. Dr. Eraslan, "Ne yazık ki kadınlarımız sadece fiziki dünyada değil, sosyal ağlarda ve dijital dünyada da şiddete uğramakta. SODİGEM olarak buna, sosyal medya saldırganlığı adı veriyoruz. Yaptığımız inceleme ve tespitlerde gördük ki kadınlar sosyal ağlarda, sahte isimler, hashtag, görüntü ve video kurguları gibi enstrümanlarla problemler yaşamakta. Bunun karşısında, yine bizim çalıştığımız bir kavram olan, suskunluk sarmalına giriyor. Hiçbir şekilde cevap vermemek ve süreyle konunun kapanmasını beklemek. Halbuki gelişmiş tüm ülkelerde sosyal medya hukuku ve sosyal medya etiğiyle beraber, böyle saldırılara uğrayan insanların hakları var. Ülkemizde de bu var. Lütfen kadınlarımız sosyal ağlarda tehdit, küfür, hakaret, yıldırma gibi şiddete maruz kalırlarsa siber@egm.gov.tr adresine ya da emniyetin online ihbar hattına başvursunlar" dedi.

Kadınların özellikle ötekileştirilen, küçük düşürülen ve sosyal medya araçlarıyla linç edilen bir durumda olduklarını anlatan Eraslan, şöyle konuştu:

"Buna maruz kalan kadınlar üç aşamalı davranışlar sergiliyor. Öncelikle sessiz kalma, sonra hesabı askıya alma ve kapatma davranışı. Yani sosyal medyadan çekilme davranışı göstermekteler. Kurgulanmış, manipüle edilmiş görüntüler var. Bunlara sık sık rastlıyoruz. Beden montajı dediğimiz bir kavram var. Yüz aynı fakat beden farklı kurgulanmakta. Kadınlar çok cevap vermek istemiyor. Cevap verdikçe işin boyutu artıyor. Biz bu hayatta milyonlarca insanla görüşemiyoruz. O yüzden az takipçi, nitelikli takipçi ve süreç içerisinde etkileşime girebileceğimiz takipçi gerekmekte. Eğer biz takipçi sayısını yükseltme ve çok etkileşime girme gayesine sahipsek, böylesi tehlikeleri arttırıyoruz."

Sosyal medya üzerinden şiddete maruz kalan kadınlara önerilerde de bulunan Doç. Dr. Levent Eraslan, fotoğraf paylaşırken dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Eraslan, "Sahte profiller, gerçek kişi olmayan hesapları da engellemelerini istiyoruz. Gerçek kişiler asla böyle davranışlarda bulunmuyor. Çünkü bunun bir hukuki boyutu var. Sosyal ağların boşluk alanları var. Bu alanları çok iyi kullanıyorlar. Değişken VPN ve IP adresleri o kadar fazla ki, nasıl sokakta tanımadığımız biriyle diyaloğa girmiyorsak, sosyal medyada bunu çok daha rahat yapabiliriz. Nahoş resimleri çok paylaşmamak, çocuk resimlerini çok paylaşmamak ve kişisel bilgileri çok fazla yayınlamamak gibi de öneriler sunabiliriz" ifadelerini kullandı.