Myanmar'da hükümetin, Arakan eyaletinin iki kentinde "Müslümanlara iki çocuk sınırlaması" getirmesine, muhalefet, sivil toplum kuruluşları ve uluslararası kuruluşlar tepki gösterdi.
Ülkedeki ana muhalefet partisi Ulusal Demokrasi Birliği'nin lideri Aung Sang Suu Çii, Müslüman Arakan halkına dayatılan iki çocuk sınırlamasının insanları korkuya düşürecek bir karar olduğunu belirterek, "Bu karar, ayrımcı, hukukdışı ve insan haklarına aykırıdır" dedi. Suu Çii, kararın bir an evvel kaldırılması gerektiğini söyledi.
Myanmar İslam Din İşleri Konseyi Başkanı Nyunt Maung Shein de kararın geri tepeceğini belirtti. Shein, "Bu sınırlama insan haklarını çiğnemektir. Yetkililer çok ihtiyatlı olmalıdır. Eğer bu adım toplumlar arasındaki tansiyonu düşürmek içinse istenen etkiyi yaratmayacaktır. Aksine toplumlar arasındaki çatışma daha da artacaktır" diye konuştu.
Arakan eyaleti sözcüsü Win Myaing ise kararın, Müslüman topluluğunun artan nüfusunun önüne geçeceğini savundu. Hükümet tarafından atanan komisyon, geçen ay yaptığı incelemelerde, bölgedeki çatışmaların temelinde nüfus artışının olduğu sonucuna varmıştı. Yetkililerin henüz kararın nasıl uygulanacağını belirlemediği, ancak kararın zorunlu olacağı belirtiliyor.
İnsan Hakları İzleme Örgütü Asya Sorumlusu Phil Robertson ise nüfus kontrolünün gönüllülük esasına göre ve insan hakları standartlarına uygun olması gerektiğini belirtti. Robertson, şunları söyledi: "Bir etnik grup diğer bir etnik grubun doğum kontrolü hakkında konuşmaya başlarsa, bu tüyler ürpertici bir durumdur. Böyle bir adım, yanlış olur. Bu tamamen uzlaşma ve insan haklarına saygıdan farklı bir yöne sapma olur."
Myanmar, Rohingyaları vatandaş olarak görmüyor
İki çocuk sınırı kararının uygulanacağı iki şehirde Müslümanlar çoğunlukta olmasına rağmen, yaklaşık 60 milyonluk Myanmar'da Müslümanlar nüfusun yaklaşık yüzde 4'ünü oluşturuyor. Myanmar hükümeti, 135 etnik azınlığı tanırken, Rohingyaları etnik azınlık olarak kabul etmiyor. Müslümanları Bangladeş'ten gelen yasadışı göçmenler olarak gören hükümet, Müslümanlara vatandaşlık vermiyor. Bangladeş ise Rohingyaların yüz yıllardır Myanmar'da yaşadığını ve vatandaş olarak kabul edilmeleri gerektiğini dile getiriyor.
Söz konusu karar uygulanırsa, Myanmar'ı belki de dünyada dini bir gruba karşı sınırlama getiren tek ülke olacak. Çin'de de tek çocuk politikası uygulanıyor, ancak bu, dini ve etnik bir ayrımcılığa dayanmıyor. Hindistan'da nüfusu kontrol etmek için 1970'lerde erkeklerin kısırlaştırılması programı başlatılmıştı, fakat ulusal tepkinin ardından program iptal edilmişti.
Evlenmek için bile izin istiyorlar
Myanmar'daki Rohingyalar, yıllardır çeşitli kaba kuvvete dayalı yaptırımlarla karşı karşıya kaldı. Müslümanların köylerinden dışarı çıkmaları bile izne tabi tutuldu. İki kişinin evlenmesi için dahi devletten izin alınması gerekiyor. Müslümanların, okula gitme, seyahat etme ve evlenme hakları sınırlandırılıyor.
Arakan'da Rohingyalara karşı geçmişten gelen düşmanlık, geçen yıl yeniden alevlenmişti. Budistler büyük satırlarla, binlerce Müslümanın evini yerlebir etmiş, olaylarda yüzlerce kişi ölmüş, çoğu Müslüman 125 bin kişi göç etmeye zorlanmıştı. İnsan hakları örgütleri hükümeti suçlamış ve Mayanmar'da etnik temizlik yapıldığını belirtmişti.
Karar Arakan'da, Bangladeş'e sınır ve Müslüman nüfusun yüzde 95'le en yoğun olduğu Buthidaung ve Maungdawiki adlı iki kentte uygulanacak.
Hükümet yetkilileri iki çocuk kararıyla ilgili henüz bir açıklama yapmazken, Arakan eyaleti otoriteleri, geçen hafta söz konusu kararı sessizce yasalaştırmıştı. - Ankara
Son Dakika › Güncel › Müslümanlara İki Çocuk Sınırlamasına Tepki Arttı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?