Obezite ile Etkin Mücadelede İttifak

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, obezite ile etkin mücadele edilmesi amacıyla Türkiye'de faaliyet gösteren gıda işletmecileri tarafından "Ulusal Gıda ve İçecek İttifakı-Türkiye Taahhüdü" oluşturulduğunu, taahhüdün en geç 1 Ocak'ta fiilen uygulanmaya başlanacağını belirtti. Buna göre tavsiye edilmeyen gıdaların reklamı yapılmayacak, reklamlarda sağlıklı beslenme ve fiziksel aktivite teşvik edilecek ve tüketicilere sağlıklı seçenekler sunulacak.

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, içinde bulunulan dönemde stres, daha az fiziksel aktivite, düzensiz-sağlıksız beslenmeye bağlı obezite ve obeziteye bağlı ölümcül sağlık sorunları gibi sorunların, modern yaşam tarzının insanlığa dayattığı tehditler olarak durduğunu belirtti. Kamu sağlığını korumak, bedenen ve ruhen sağlıklı nesiller yetiştirmenin hükümetin en önemli öncelikleri arasında yer aldığını ifade eden Bakan Tüfenkci, bunun için de her türlü tedbiri alma gayreti içerisinde olduklarını kaydetti. Bakan Tüfenkci, obezite ile etkin bir mücadele edilebilmesi için, özellikle çocuklara ve gençlere aktif bir yaşam tarzının benimsetilmesinin, yeterli ve dengeli bir beslenme alışkanlığının kazandırılmasının büyük önem taşıdığını vurgulayarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Beslenme, fiziksel aktivite ve sağlıkla ilgili ulusal hedeflerimize ulaşmak için Bakanlığımıza da önemli görevler düşmektedir. Sağlıklı bireyler-sağlıklı toplum hedefine ulaşmanın ilk adımının sağlıklı beslenme ve aktif yaşam tarzı olduğu bilinciyle özellikle son 5 yıl içerisinde Bakanlığımızca birçok faaliyetler gerçekleştirilmiştir. Sektörde yer alan aktörler, meslek odaları, sivil toplum kuruluşları, üniversiteler ve diğer ilgili kurum-kuruluşlarla yakın bir dayanışma ve işbirliği içerisinde gerçekleştirdiğimiz sempozyumlar, seminerler ve çalıştaylarda; sorun enine boyuna ele alınmış ve sosyal sorumluluk çerçevesinde ilgili tarafların neler yapabileceği hususları tartışılmıştır. Yapılan çalışmalar kapsamında; Reklam Kurulu aracılığıyla da çocukları ve gençleri, cipsler, gazlı içecekler, şekerlemeler gibi yüksek oranda tuz, şeker ve yağ içeren gıdalardan uzak tutarak sağlıklı gıdalara yönlendirmek amacıyla, bu tür gıdaların reklam dahil her türlü pazarlama iletişimi faaliyetlerinde ortak politikalar geliştirilmeye çalışıyoruz."

12 büyük işletme imzaladı

Bütün bu çalışmalar neticesinde, Türkiye'de faaliyet gösteren gıda işletmecileri tarafından "Ulusal Gıda ve İçecek İttifakı-Türkiye Taahhüdü" oluşturulduğunu ve şimdilik 12 büyük gıda işletmecisi tarafından benimsendiğini bildiren Bakan Tüfenkci, sosyal sorumluluk çerçevesinde, gönüllülük esasına dayanarak imzalanan söz konusu taahhüdün, en geç 1 Ocak 2018 tarihinde fiilen uygulamaya başlanacağını vurguladı.

Reklamları yapılmayacak, sağlıklı seçenekler sunulacak

Bakan Tüfenkci, söz konusu taahhüt uyarınca alınan kararları şöyle sıraladı:

"Beslenme kriteri açısından uygun olmayan, bir başka ifadeyle tüketimi tavsiye edilmeyen gıda ürünlerinin listesi yapılmıştır. İzleyici kitlesi 12 yaş altı çocuklar olan TV programlarında ve tamamen çocuklara özel tematik kanallarda listede yer alan bu gıdaların reklamları yapılmayacaktır. Her türlü mecralarda yapılacak reklamlarda ise yeterli ve dengeli beslenme ile fiziksel aktivite teşvik edilecektir. Piyasada bulunan mevcut ürünlerin içeriği ve formülasyonu geliştirilecek, gıda içeriğinde bulunan tuz, şeker ve yağ bileşenleri azaltılmış seçenekler sunulacaktır. Bu taahhüde taraf olan firmalar, ürünlerin porsiyon kontrolü iletişimi için gerekli gayreti gösterecektir."

Ebeveynlerin sorumluluğu yüksek

Bakan Tüfenkci, kamu sağlığının korunması ve 'Büyük Türkiye' hedefine ulaşmak için gerek bedenen, gerek ruhen ve gerekse mental olarak sağlıklı nesillerin yetiştirilmesinin hayati derecede önemli bir konu olduğunu ifade ederek, "Bu alanda Bakanlığımız dahil tüm kamuya, özel sektöre, sivil insiyatife ve her şeyden önce bizzat tüketicilerimizin kendisine büyük sorumluluklar düşmektedir. Hükümet olarak bu konudaki sorumluluğumuzu hassasiyetle yerine getirmeye çalışıyoruz. Ülkemizde faaliyet gösteren büyük gıda firmalarının sosyal sorumluluk çerçevesinde böyle bir taahhüde taraf olmalarını da büyük bir memnuniyetle karşılıyoruz. Bütün bunlarla birlikte, çocuklarımıza ve gençlerimize yeterli ve dengeli beslenme ve fiziksel aktiviteye dayalı sağlıklı bir yaşam tarzının benimsetilmesi konusunda en önemli faktörün aile içi eğitimin olduğunu, dolayısıyla ebeveynlerimize düşen sorumluluğun çok daha büyük olduğunu bir kez daha vurgulamak isteriz" diye konuştu. - ANKARA