AHMET BAYRAM - Çalışmaya gittikleri ormanlarda zor şartlarda yaşayan orman işçisi Sevinç Şahin, eşiyle birlikte dedelerinden miras kalan zorlu orman işlerini yaparak hayatını kazanıyor.
Eşi Orhan ile birlikte ilden ile, ormandan ormana gezen 25 yaşındaki Şahin, İzmir'in Seferihisar ilçesine bağlı Orhanlı mahallesinde, ağustos ayındaki yangında yanan ağaçları kesiyor.
Günün ilk ışıklarıyla uyanan Sevinç Şahin, barakanın önünde daha önceden topladığı odunlarla sobayı yakıyor, önceki günden yıkadığı ve kurumaya bıraktığı iş kıyafetlerini aldıktan sonra kahvaltıyı hazırlıyor. Yeni evli çift, kahvaltının ardından hızarı, yakıtlarını ve diğer el aletlerini traktöre yükleyip kesim yapacakları alanın yolunu tutuyor.
Ormana ulaştıklarında hemen işe başlıyorlar. Hızarı eline alan Sevinç, onlarca metrelerdeki kızılçamları birer birer deviriyor, buduyor ve daha sonra kendilerinden istenilen ölçülerde parçalara ayırıyor. Ardından odunları traktöre yükleyerek yol kenarında "ster" dedikleri yığınları yapıyor.
İşin en önemli kısmından biri bu sterler, çünkü yaptıkları ster başına ücret alıyorlar.
Biten günün ardından "ak" gittikleri ormandan adeta "karaya bürünmüş" olarak dönen Sevinç Şahin için işler henüz bitmiyor. Demlediği "yorgunluk çayının" eşine ve diğer işçilere ikram eden Sevinç, daha sonra banyonun ve barakanın sobasını yakıyor, yakındaki kaynaklardan taşıyarak getirdikleri suyu ısıtıyor.
Şahin, temizliğini yaptıktan sonra bu sefer akşam yemeğini hazırlamaya başlıyor. Motosikletin aküsüyle elde ettikleri elektrikle aydınlattıkları barakada akşam yemeklerini yiyen çift, Sevinç'in bulaşıkları yıkaması ve ertesi günün öğle yemeği ile diğer hazırlıkları yapmasının ardından dinlenmeye çekiliyor.
"Atadan orman işçisiyiz"
Kendisini orman işçisi olarak tanıtan Sevinç Şahin, dedesi ve babasının da orman işçisi olduğunu, ormanlarda motorlu testere sesiyle büyüdüğünü söyledi.
Şahin, 12 yaşından beri ormanda çalıştığını belirterek, "Orman işçiliği bizde ata mesleği, Dedelerimiz çalışırmış, zamanında babalarımız devam ettirmiş. Küçükken bizi de götürürlerdi ormana, heves ederdik.
Çocukken traktörümüz yoktu, katırlarımız vardı, odun yüklerdik ve onun arkasında gidip gelirdik. Biz 'yalıya gitmek' derdik, yalıya gidip gelirdik. Akşama kadar yürürdük katırın ardından.
Sonra evlendim, eşim de aynı işi yapıyor. Evlenince daha bir başka oluyor. İş sıkıntısı, ev geçimi bizim üzerimizde oluyor." dedi.
İşi sayesinde Türkiye'nin pek çok ilini gördüğünü, farklı insanlarla tanıştığını, memleketi olan Adana'nın Karaisalı ilçesine sadece 2 kez gittiğini anlatan Sevinç Şahin, her türlü zorluğu yaşadığını, sabretmeyi, dayanıklı olmayı ve para kazanmanın ne kadar zor olduğunu öğrendiğini kaydetti.
"Yaptıklarımı duyanlar çok şaşırıyor"
Şahin, işiyle ilgili şu bilgileri verdi:
"Günlük ev işlerinin yemeğin temizliğin yanında ormandan ağaç kesiyorum, kesim motoru kullanıyorum, traktör kullanıyorum, odun taşıyorum. Bunları yaptığımı duyanlar şaşırıyor 'maşallah' diyor. Çoğu kadın 'biz bunu yapamayız nasıl yapabiliyorsun' diyor.
Akşama kadar ormanda çalışıyoruz, yorgun bir şekilde eve gidiyoruz. Yorgunluğumuzu bazen atmaya bile fırsat olmuyor"
Ormanda birçok tehlikeli durumla karşılaştıklarını, zor şartlarda yaşadıklarını söyleyen Şahin, "Dağın başındayız, iş boyunca ormanda kurduğumuz barakalarda çadırda yaşıyoruz. Kurt görüyoruz, çakal görüyoruz. Bir keresinde üzerime yılan geldi. Barakalara, çadırlara bazen ayılar geliyor. Korkuyoruz, ayrıca kesim motoru kullanıyoruz. Tehlikeli bir iş yapıyoruz. Bunun yanında ev işleriyle ilgilenmek zorundasın. Zor oluyor tabi, elektrik yok, su yok. Traktörümüz ve motorlu testeremiz her şeyimiz, elimiz ayağımız. Ormandan yorgun geliyorsun, yemeği hazırlıyoruz, su ısınacak. Bir sonraki günün yemeğini hazırlayacaksın. Çamaşırı, bulaşığı var. Bizim yatmamız 12'yi buluyor." ifadelerini kullandı.
En yakın arkadaşı "Tombik"
Sevinç Şahin, imkanlar kısıtlı olunca ormanda vakit geçirmenin zorlaştığını, bu zorluğu ormanda bulduğu ve "Tombik" adını verdiği yavru köpekle aştığını aktardı. Tombik'in en yakın arkadaşı olduğunu ifade eden Şahin, ormandan yorgun döndüğünde Tombik ile ilgilenirken vaktin nasıl geçtiğini anlamadığını, yavru köpeğin bütün yorgunluğunu aldığını dile getirdi.
İlkokulu bitirdikten sonra okula devam edemediği anlatan Şahin, okuma fırsatı bulmuş olsaydı, çok sevdiği ve yeteneği olduğuna inandığı için "fotoğrafçılık" okumayı ve iyi bir fotoğrafçı olmak istediğini söyledi.
Eşinin anne ve babası orman yangınında ölmüş
Orhan Şahin (31) de 18 yıldır ormanlarda çalışarak, geçimini sağladığını, eşi Sevinç'in en büyük yardımcısı olduğunu söyledi.
Eşi Sevinç ile aynı köyde büyüdüklerini ifade eden Şahin, "Bu mesleği yapmak zorundaydım. Okuma gibi bir imkanım olmadı. Annem babam öleli 27 sene oldu. Annem ve babam Balıkesir'in Kepsut ilçesinde çıkan bir orman yangınında öldü. Beni akrabalarım büyüttü." diye konuştu.
Son Dakika › Güncel › Ormanların 'Hızarlı' Sevinç'i - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?