Polislere "Bylock" Operasyonu

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturması kapsamında, örgütün şifreli yazışma uygulaması "ByLock" programını kullandıkları iddiasıyla gözaltına alınan 18 şüpheli polis, tutuklanmaları talebiyle hakimliğe sevk edildi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu savcılarından Evliya Çalışkan tarafından şifreli yazışma uygulaması "ByLock"u kullanan emniyet mensuplarına yönelik yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan 18 polisin savcılıktaki işlemleri sona erdi.

Savcılığın sevk yazısında, FETÖ'yü diğer örgütlerden ayıran ve etkin kılan en önemli faktörün, örgütün istihbarat ve casusluk şebekesi gibi yapılanıp faaliyet gösterdiği belirtilerek, kamu kurumunda çalışan örgüt mensuplarının elde ettikleri bilgileri ve temin ettikleri belgeleri bağlı oldukları kişi aracılığıyla örgüte aktardıkları kaydedildi.

"ByLock kullanmayan ihanet etmiş olur"

Toplanan tüm bilgiler ve belgelerin, örgüt tarafından amaca uygun hale getirilip hedef alınan, hasım görülen kişi ve kurumların aleyhine kullanıldığı vurgulanan yazıda, örgütün yasal takibattan kurtulmak için özel iletişim ve haberleşme yöntemleri kullandığı belirtildi.

Yazıda, FETÖ tarafından geliştirilen "ByLock", "17-25 Aralık sürecinden sonra örgüt elebaşısının 'tüm üyeler ByLock programı üzerinden görüşmeler yapsın, normal telefonla görüşme yapanlar hizmete ihanet etmiş olur.' talimatıyla örgütün kullanmaya başladığı kriptolu haberleşme programı" olarak tanımlandı.

ByLock'un, flash bellekle kurulum dosyasını telefona kopyalamayla başlayan bir mesajlaşma programı olduğu kaydedilen sevk yazısında, bir şifresi oluşturulduktan sonra sistemin Türkiye haricinde başka bir ülkenin serveri üzerinden bağlantı sağlayabildiği ifade edildi. Yazıda, "Bylock üzerinden gönderilen mesajlar, alıcı tarafından silinmediği takdirde 24 saat içerisinde sistem tarafından otomatik olarak silindiği ancak gönderici mesajı gönderdikten sonra mesajı telefonundan silerse alıcı mesajı okuduktan sonra sistem mesajı otomatik olarak silmektedir." bilgisine yer verildi.

Örgüt elebaşısının tüm talimatının bu program üzerinden örgüt üyelerine gönderildiği vurgulanan yazıda, "Bu programın internet üzerinden kurulumunun mümkün olmadığı, yani bu programa erişimin ancak örgüt üyeleri arasında, birbirlerine kurulum dosyasını bluetooth, flash bellek gibi dijital ortamdan vererek sağlayacağı, bu durumun kullanım için zorunlu olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle örgüt içerisinde faaliyet göstermeyen bir kişinin bu programa ulaşması mümkün değildir." denildi.

Bu programı emniyet mensubu olan Yusuf E, Veysel A, Sadık G, Önder T, Nasuh G, Mustafa D, Musa T, Mitat Ö, Hüseyin D, Ferhat D, Fatih F, Bilal Ç, Bilal K, Bilal İ, Baykan A, Bahtiyar Ş, Alaattin Ö. ve Akın O'nun kullandıklarının tespit edildiği, bu nedenle örgüt hiyerarşisinde yer aldıklarının belirlendiği anlatılan yazıda, şüpheli 18 polisin "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan tutuklanmaları talep edildi.

Şüphelilerin tutuklanmaları talebini nöbetçi İstanbul Sulh Ceza Hakimliği değerlendirecek.