Rengarenk Kumaşlarla Yorgan Dikerek Geçen Ömür

Tekirdağ'ın Hayrabolu ilçesinde yaşayan 68 yaşındaki Nihat Beytekin, rengarenk kumaşlarla yaptığı yorganlar ile endüstriyel ürünler karşısında mesleğini sürdürmeye çalışıyor.

Mesleğe henüz 14 yaşındayken babasının yanında başlayan ve 54 yıldır yorgancılıkla uğraşan 68 yaşındaki Beytekin, satışlar azalsa da meraklıları için özel işlemeli yorganlar ve yastıklar dikmeye devam ediyor.

Baytekin, her gün sabah erken saatlerde dükkanını açarak, farklı renklerde yorgan ve yastık dikiyor.

Nihat Beytekin, artık pek çok kişinin el emeği göz nuru yorgan ve yastık yerine, fabrikasyon ürünleri tercih ettiğini söyledi.

Endüstriyel ürünlerin dayanıklı olmadığını savunan Beytekin, müşterilerinin kendi yaptığı ürünleri ise yıllarca kullandıktan sonra çocuklarına bıraktığını kaydetti.

Beytekin, "Son zamanlarda piyasaya çıkan silikon, elyaf ve plastik, yorgancılığı etkiledi. Hazır ürünlere olan talep, yorgancılığı bitirdi. Artık her şey hazıra dayalı olduğu için yorgancılık eskisi gibi değil. Bizim gibi bu işi devam ettirenler bir şekilde yorgan dikmeyi sürdürüyor. Ettiremeyenler de ayakta zor duruyor ve bir müddet sonra mesleği bırakmak zorunda kalıyor." diye konuştu.

"Hazır yorgan tercih ediliyor"

Yorgancılık mesleğini yapanların zor günler yaşadığını anlatan Beytekin, "Eskiden düğünü olanlar gelip bizden alışveriş yaparlardı ama şimdi hazır yorganları tercih ediyorlar. Bu da mesleğimizi etkiliyor." ifadelerini kullandı.

Beytekin, el işi yorganların fiyatının sanıldığı kadar yüksek olmadığını aktararak, şöyle devam etti:

"Bir yorganı 2 gün içinde bitiriyorum. Günlük kullanımlık yorganların fiyatı 80 ile 100, ipek yorganların ise 200 ile 250 lira arasında değişiyor. Yaptığımız iş tamamen el emeği göz nuru. Birçok genç kızımızın çeyizinde el yapımı yorgan görürsünüz ancak bunlar kullanımlık değil, sergilenmek içindir.

Zamanında mesleğimiz çok revaçtaydı. Tamamen el dikişi el sanatı olup, çok ilgi duyulan bir işti. Şu anda fabrikasyon ürünler, geri dönüşüm malzemesinden elde edilen elyaf ve silikonlar bizim gibi yorgancı esnafını tamamen bitme noktasına getirdi. Eskisi gibi el emeği, göz nuruyla yapılan yorgan ve yastıklar pek rağbet görmüyor. Yorgan, yastık ve çeyizlik ihtiyacı olan vatandaşlarımızın bu tür alışverişlerini Hayrabolu'daki esnaflardan yapmalarını istiyoruz. Artık bu meslekte yeni ustalar yetişmiyor, çırak ve kalfa bulamıyoruz."

"Sağlığım el verdiği sürece mesleğimi sürdüreceğim"

Hayrabolu'da daha önce 6-7 yorgan diken dükkan bulunduğunu, 20-30 kadar kadının da sipariş üzerine evlerde özel dikim yaptığını dile getiren Beytekin, şu anda ise ilçede bu işi sadece kendisinin yürüttüğünü söyledi.

Beytekin, sağlığı el verdiği, gözleri gördüğü sürece işine devam edeceğini dile getirerek, "Çocuklarım evlendi. Oğlum subay, kızım da evli. Çok şükür emekli maaşımla geçinip gidiyoruz. Bu iş artık benim için hobi gibi. Sabahları erkenden geliyor iş yerimi açıyorum. Akşam da belli bir saatte kapatıyorum. İş olduğu zaman yorgan dikiyorum, olmadığı zamanlarda ise komşularla sohbet ederek vakit geçiriyorum." diye konuştu.