Samsun Koruma Mektubu Öldürüldükten Sonra Geldi

Samsun'da geçen yıl Ocak ayında bir çocuk annesi Damla Ay ayrılmak istediği eşi Barış Ay'dan şiddet görmesi üzerine polise başvurdu. Mahkeme Barış Ay'ın eşine 50 metreden fazla yaklaşmaması kararını aldı. Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü'ne bağlı Koza Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi Müdürlüğü'ne götürülen Damla Ay burada ailesine teslim edildi. 2 Şubat'ta ise annesinin evinin önünde eşi tarafından kurşunlanarak öldürüldü. Koza Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi Müdürlüğü 30 Ocak'ta Damla Ay'a kurumun hizmetleriyle ilgili rehberlik yapmak için aramasını isteyen bir yazı yazıldı. Ancak bu yazı Damla Ay öldükten iki gün sonra 4 Şubat'ta postaya verildi. Kızı öldükten sonra gelen yazıyı gören anne Nuran Güler ise İhmal yüzünden kızım öldü diyerek sorumlular hakkında dava açacağını söyledi.

Samsun'un merkez İlkadım İlçesi Kazım Karabekir Mahallesi'nde oturan 1 çocuk annesi Damla Ay, geçen 21 Ocakt'a kendisini döven eşi Barış Ay'ı polise şikayet etti. Gözaltına alınan ve nöbetçi mahkeme tarafından serbest bırakılan Barış Ay'a 2 ay eve yaklaşmama cezası verildi. İddiaya göre Damla Ay, daha sonra Koza Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi Müdürlüğü'ne götürüldü. Buradaki yetkililer Ay'ın annesi Nuran Güler'i arayarak kızını almasını istediği öne sürüldü. Bunun üzerine genç kadın, 3 yaşındaki çocuğunu alıp Çarşamba İlçesi Dikbıyık Beldesi'nde oturan annesi 43 yaşındaki Nuran Güler'in yanına yerleşti. Kızını korumak isteyen anne Güler, damadının tehditleri üzerine zemin kattaki evinin pencerelerini demir parmaklık taktırdı. Barış Ay, olaydan 11 gün sonra 2 Şubat'ta kayınvalidesinin evine giderek eşini dışarı çağırdı. Bir süre eşini eve dönmesi için ikna etmeye çalıştı. Olumsuz yanıt alan Barış Ay, ruhsatsız tabancasını çıkartıp Damla Ay'a binanın girişinde 8 el ateş etti. Vücuduna 4 kurşun isabet eden ve ağır yaralanan Damla Ay, kaldırıldığı Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde öldü. Barış Ay da tutuklandı. Çiftin kızları Elanur olayın ardından babasının ailesinin yanında kaldı. Barış Ay ile ilgili Çarşamba Ağır Ceza Mahkemesi'nde ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle dava açıldı.

Anne Nuran Güler'in katıldığı bir televizyon programında kızının sığınma evine başvurduğunu, ancak görevlilerin kendisini oradan alması için araması üzerine kızını kendi evine getirdiğini iddia etti. Ancak Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olayla ilgili Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne sunulan soru önergesine verdiği yanıtta Barınma talebinde bulunan bir şiddet mağdurunun geri çevrilmesi kesinlikle söz konusu değil. Damla Ay'ın adli muayene raporu alınmasının ardından Samsun Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi'ne götürüldüğü burada ifadesi alındıktan sonra kadın konukevi hizmetinden faydalanması yönünde rehberlik yapıldığı, ancak Damla Ay'ın barınma talebinin bulunmadığı belirtildi. Buna ilişkin dilekçesinin de merkeze iletildiği ifade edildi.

Öte yandan Damla Ay öldürüldükten iki gün sonra annesinin evine Koza Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi Müdürlüğü'nden bir yazı geldiği ortaya çıktı. 30 Ocak'ta Damla Ay'a hitaben yazılan yazıda Hakkınızda 3284 sayılı yasaya göre tedbir kararı tespit edilmiş olup, konu hakkında görüşmek ve kurumumuzun hizmet sunumları ile ilgili rehberlik yapmak amacıyla aşağıda belirtilen adreste bulunan Koza Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi Müdürlüğümüz ile iletişim kurmanız hususunda gereğini rica ederim denildi. Ancak yazılan bu yazınının Damla Ay öldürüldükten 2 gün sonra postaya verildiği ortaya çıktı. Kızının toprağa verdikten sonra gelen yazının içinde bulunduğu zarfın üzerinde postaya veriliş tarihi olarak 4 Şubat yazdığını gören anne Nuran Güler ise isyan etti.

Kızının ihmal yüzünden öldürüldüğünü söyleyen anne Nuran Güler, Kızım şiddet gördüğü zaman kurumdaki görevlilere kızımı koruyamayacağımı, sığınma evine götürmek istediğimi söylediğimde 'Bana yapacak bir şey yok' dediler. Olaydan 9 gün sonra Damla'ya bilgilendirmek için yazı yazmışlar. Ancak nedense kızım öldükten sonra bu yazıyı göndermişler. Kızım öldükten sonra bu yazıyı göndermelerinin ne anlamı var, ben anlamadım. Benim evladımı devlet koruyamadı. Kızım ihmal yüzünden öldü. Damadımın silah taşıdığını, tehdit ettiğini söylememize rağmen kızım korunmadı. Ben evimin pencerelerine demir parmaklık yaptırdım ama bir işe yaramadı. Kızım toprak olduktan sonra bilgilendirmek için çağırsalar ne işe yarar dedi.

Kızının göz göre göre ihmal yüzünden öldürüldüğünü iddia eden Nuran Güler, İhmali olanlar hakkında dava açacağım. Benim kızım öldü başka damlalar ölmesin. Bu kızlar sahipsizlikten ölüyor diye konuştu.