Sarsıntı Sonrası Sendrom

Uzman Psikiyatr Tanju Sürmeli, iki farklı yeni yöntemle rahatsızlığı tespit ve tedavi ediyor. Adı "EEG Biofeedback" olan ilaçsız yöntemin, her iki durumun tedavisinde de yararlı olduğu bilimsel çalışmalarla kanıtlandı. Aynı yöntem depresyon, uyuşturucu bağımlılığı, dikkat eksikliği gibi rahatsızlıklarda da etkili olduğu gösterildi!

Savaşa katılan askerlerin bir kısmı geçici olarak hafif derecede kafa darbelerine maruz kalıyor ve böylece 'Beyin Sarsıntısı Sonrası Sendromu' ortaya çıkıyor. Sarsıntı sonrası hemen ya da yıllar içerisinde bazı psikolojik şikayetler veya psikiyatrik hastalıklar baş gösteriyor. Günlük yaşamlarına döndüklerinde ayrıca 'savaş travması Sonrası Stres' hastalığına yakalanmış olabiliyorlar.

Travma Sonrası Stres ve Beyin Sarsıntısı Sonrası Sendromu birçok askerde görülebilir. Her iki rahatsızlığın aynı anda aynı kişide bulunma oranı ise yüzde 50'lilere kadar çıkıyor. Her iki durumu birlikte yaşayan hastalarda genellikle depresyon, anksiyete bozukluğu, uyku bozukluğu, uyuşturucu kullanımı, agresivite, intihar düşünceleri ve dikkat eksikliği oluşabiliyor.

Beyin Sarsıntısı Sonrası Sendromu, dikkat eksikliği ve zihinsel gücü muhafaza etmekte zorluk, bitkinlik ve yorgunluk, sinirlilik, öfke krizleri ve ruh durumu değişiklikleri, öğrenme ve hafıza problemleri gibi bir dizi problemle baş gösteriyor

Araştırmalar, standart elektroensefalografi (EEG) ve konvansiyonel manyetik rezonans görüntüleme (MR) yöntemlerinin ikisinin de hafif ve orta dereceli kafa travmaları arasındaki farkları tespit edecek kadar yeterli hassasiyete ve yeterli güvenilirliğe sahip olmadığını gösteriyor.

Fakat, data bankasında incelenen beyin dalgalarının kayıtlaması QEEG' nin (kantitatif elektroensefalografi) beyin sarsıntısı yüzünden zarar gören bölgelere karşı hassas olduğu tespit edildi. Son yapılan çalışmalar QEEG'nin kafa travmasının şiddetini ve bazı durumlarda uzun dönemde etkilerini tahmin etmede %90-94 faydalı olabileceği sonucuna vardı. "Travma Sonrası Stres"te de beyin elektrik akımı bozuklukları tespit ediliyor. Böyle durumlarda ilaçlar, psikoterapiler ve fizik tedaviler hastalarda işe yarayamayabiliyor. İlaçların ciddi yan etkileri olabildiği gibi birkaç ilaç yan yana kullanılırsa öldürücü yan etkiler bile ortaya çıkarabiliyor.

Uzman Psikiyatr Tanju Sürmeli 18- 28 Haziran 2012 tarihleri arasında Ankara'da gerçekleşen Terörle Mücadele NATO Toplantısı'nda yaptığı konuşmada; "Bu iki durumda da elektrik akımı bozuklukları olduğu için, beyindeki elektriksel aktiviteler, ilaçsız 'EEG Biofeedback Yöntemi' ile dengelenebiliyoru anlattı. EEG Biofeedback Yöntemi'nin Travma Sonrası Stres ve Beyin Sarsıntısı Sonrası Sendromu'nda yararlı olabileceğini gösteren bilimsel çalışmalar bulunmakla beraber, depresyon, anksiyete bozukluğu, uyku bozukluğunda, uyuşturucu bağımlılığında ve dikkat eksikliğinde de aynı yöntem yararlı olabiliyor. Hatta bazı raporlarda agresivitenin azaldığına dair bilgiler de mevcut" dedi.