"LEYLA AKAT ATA: ÖZELEŞTİRİ VERMESİ GEREKEN BDP DEĞİLDİR" başlıklı haberimizde yer alan "Ayla Akat Ata"nın ismi sehven "Leyla Akat Ata" olarak yer almıştır BDP Batman Milletvekili Ayla Akat Ata, "en zor koşullar altında, yıllardır en ağır bedelleri ödeyerek demokrasi mücadelesi verdiklerini" belirterek, "Çözüm için gece gündüz mücadele yürütüyoruz" dedi. Ata, 1999'daki geri çekilme sürecine ilişkin "O dönem çözüm fırsatının kaçırılmasından dolayı asıl özeleştiri vermesi gereken, devlet ve hükümet yönetimleridir, parlamentodur. BDP değildir" dedi.
Ata, yaptığı yazılı açıklamada, hafta sonu, Şırnak'ta devletin geri çekilme sürecindeki tutumunu izlemek üzere kurulan izleme çadırını ziyaretim sırasında yapmış olduğu konuşmanın çarpıtılarak servis edildiğini savundu. 1999'daki geri çekilme sürecine ilişkin yapmış olduğum değerlendirmenin, "1999-2004 arasındaki çatışmasızlık sürecinde siyaseten çözüm arayışımız olmadı. Ama bu durumdan sonuç çıkardık" şeklinde çarpıtılarak basında yer aldığını ifade eden Ata, "Oysa o konuşmamda geri çekilme sonrası devletin ve hükümetlerin bir adım atmadığına, sadece gerillanın geri çekilmesiyle çözümün sağlanamadığını, yerine devletin, siyaset kurumunun bir şey ortaya koymadığına dikkat çektim. "Biz bir şey yerine koymadık' derken orada ifade ettiğim hükümet iradesi olmasına karşın bu değerlendirmeyi "BDP'nin özeleştirisiymiş' gibi yansıtmak oldukça maksatlıdır, art niyetlidir. Kaldı ki, geleneğini devraldığımız parti o tarihte parlamentoda bile değildi" dedi.
"Orada adım atması gereken biz değiliz, siyasi iktidardır" diyen Ata, şunları kaydetti:
"Biz zaten en zor koşullar altında, yıllardır en ağır bedelleri ödeyerek demokrasi mücadelesi veriyoruz, çözüm için gece gündüz mücadele yürütüyoruz. Dolayısıyla o dönem çözüm fırsatının kaçırılmasından dolayı asıl özeleştiri vermesi gereken, devlet ve hükümet yönetimleridir, parlamentodur. BDP değildir. Bir diğer nokta da; o konuşmamda "Dil, kimlik, kültürel sorunları çözmüş, inkarı, imhayı ve asimilasyonu sona erdirmiş bir ülkenin Ortadoğu coğrafyasında en güçlü ülke olacağını' söyledim. "Ortadoğu'da asıl güç demokratikleşmedir. Bunu inşa eden kimse Türkiye ise Ortadoğu'da asıl güç o olur. Asıl güç demokratikleşmesini tamamlamış bir ülkedir' dedim. Ancak bu konuşmam da içerikten yoksun hale getirilerek, "Türkiye'nin Ortadoğu'da siyasi ve askeri olarak güçleneceği' şeklinde bir ifadeye dönüştürülmüştür. Burada yaptığım vurgu demokratikleşmedir, yoksa askeri olarak güçlenme değildir." - Ankara
Son Dakika › Güncel › Sayın Yazı İşlerinin Not - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?