Suriyeli Sığınmacılar Acılarını Yüreklerinde Taşıyor

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Suriyeli ailelerden görüntü- Nede Salih'in konuşması- Ahmet Faraç'ın konuşması- Hanen Nahsen'in konuşması Suriyeli sığınmacılar acılarını yüreklerinde taşıyor- Ülkelerinde yaklaşık 5 yıldır devam eden iç savaş nedeniyle evlerini terk ederek Türkiye'ye sığınan Suriyeliler, yeni yıla yeni umutlarla girmelerine karşın yaşadıkları acıları unutamıyor- Ahmet Faraç: - "Suriye'deki ailemden haber alamıyorum. Hayatta olduklarından emin değilim"- Hanen Nahsen: - "Saldırıda evimiz başımıza yıkıldı. Ben ve 9 yaşındaki kızım kurtulduk ancak eşimin enkaz altından cansız bedenini çıkardılar. O günden bu yana yüzümüz hiç gülmedi" CEM GENCO - Ülkelerindeki iç savaştan kaçarak Türkiye'ye sığınan ve yeni yıla umutla giren Suriyeli aileler, yaşadıkları acıları yüreklerinde taşıyor.Humus'tan 1,5 ay önce Reyhanlı'ya gelen Nede Salih (27), AA muhabirine yaptığı açıklamada, Suriye'de birçok akrabasını kaybettiğini söyledi.İç savaşın devam ettiği ülkesinde yaşamanın mümkün olmadığını anlatan Salih, "Yaklaşık 1 ay önce bulunduğumuz bölge, Rusya ve Esed'in savaş uçakları tarafından ağır bombardımana tutuldu. Daha önce de defalarca saldırılar oluyordu. En son yaşanan olayda yakın akrabalarımdan birçoğunu kaybettim" dedi.Suriye'deki komşularıyla beraber 12 nüfusla tek odalı evde hayatlarına devam ettiklerini aktaran Salih, eşinin hasta olduğunu, günlük işlerde çalışarak 5 çocuğuna baktığını belirtti.- 4 kuzeni gözlerinin önünde hayatını kaybettiHama'dan 2 ay önce gelen Ahmet Faraç (23) ise kuzenlerinin gözlerinin önünde yaşamını yitirdiğini söyledi.Annesi, babası ve kardeşlerinin ülkelerinde kaldığını, kendisinin ise Türkiye'ye sığındığını ifade eden Faraç, "Suriye'deki ailemden haber alamıyorum. Hayatta olduklarından emin değilim" diye konuştu.Kuzenleriyle evlerinin yakınlarında erzak aldıkları sırada rejimin hava saldırısı gerçekleştirdiğini anlatan Faraç, yakınlarının ölümünün kendisine büyük acı verdiğini, aradan geçen zamana rağmen yaşadıklarını unutamadığını dile getirdi. Faraç, tek çocuğu ve eşiyle Reyhanlı'da tek odalı bir evde hayatını sürdürdüğünü söyledi.Komşuların destekleriyle geçimlerini sağladıklarını aktaran Faraç, "Ben de bazen günübirlik işlere giderek evimin rızkını kazanıyorum. Maddi zorluklar çekiyoruz ancak can güvenliğimiz olduğu için huzurluyuz" sözlerine yer verdi. - Zaman acıları dindiremiyorHumus'te evlerine düşen varil bombasıyla eşini kaybettiğini ifade eden Hanen Nahsen (50) de hayatlarının en acı yemeğini eşini kaybettiği gün yediklerini belirtti.Eşini kaybedeli 3 yıl olduğunu aktaran Nahsen, "Saldırıda evimiz başımıza yıkıldı. Ben ve 9 yaşındaki kızım kurtulduk ancak eşimin enkaz altından cansız bedenini çıkardılar. O günden bu yana yüzümüz hiç gülmedi. Yıllar gelip geçiyor ama acılarımız halen taze. Zaman acıları dindiremiyor" değerlendirmesinde bulundu. Reyhanlı'ya kız kardeşiyle gelen Nahsen, acılarıyla yaşama tutunmaya çalıştıklarını söyledi. Eşini savaş uçaklarının saldırısında kaybeden İman Nanse (32) de 3 yıldır Reyhanlı'da bulunduğunu, kendisi gibi savaştan kaçarak ilçede barınan Suriyeli ailenin yanında kaldığını belirtti.