Türkiye Dünya Gönüllülük Sıralamasında Sondan 3'üncü

Türkiye'nin gönüllülük çalışmaları konusundaki durumu 5 Aralık Dünya Gönüllüler Günü kapsamında gündeme geliyor.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 29 yıl önce ilan edilen "5 Aralık Uluslararası Gönüllüler Günü", Türkiye'nin de içinde bulunduğu ülkeler tarafından gönüllü çalışmanın faydalarını duyurmak ve gönüllü katılımı artırmak amacıyla kutlanıyor.

Türkiye Üçüncü Sektör Vakfı (TÜSEV) Türkiye ve dünyadaki gönüllülük çalışmalarını yakından izliyor. Bu kapsamda 2011 yılından bu yana yayınlamakta olduğu Sivil Toplum İzleme Raporu'nda Türkiye'de gönüllülüğün durumuna dikkat çekiyor ve konuyla ilgili vaka analizlerini paylaşıyor. TÜSEV, aynı zamanda gönüllülüğün tanınması, güçlendirilmesi ve yaygınlaştırılmasını destekleyen stratejik danışma organı Ulusal Gönüllülük Komitesi (UGK) üyeleri arasında yer alıyor. Tüm bu bilgiler ışığında TÜSEV Genel Sekreteri Tevfik Başak Ersen, Türkiye'de hala gönüllülük tanımını içeren, gönüllülerin haklarını ve çalışma koşullarını belirleyen bir mevzuat ya da politika belgesi olmadığına dikkat çekerek, gönüllülüğün yasal olarak tanınmadığını belirtti.

Charities Aid Foundation tarafından yayınlanan Dünya Bağışçılık Endeksi 2014'e göre Türkiye gönüllü faaliyete katılma süresi açısından 135 ülke arasında 132'inci sırada yer alıyor. Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün 2012 verilerine göre Türkiye'de 618 vakfın toplam 1 milyon 7 bin 143 gönüllüsü bulunuyor. Sivil toplum kuruluşlarının (STK) yaklaşık yüzde 41'i 6 ila 20 gönüllü çalışandan oluşuyor. Yüzde 57'sinde ücretli çalışan bulunmayan STK'lar için gönüllülerin katkısı büyük önem taşıyor.

Türkiye'de gönüllü olma oranı %10'u geçmiyor

Avrupa ülkelerindeki uygulamaların tersine Türkiye'de gönüllülüğü belirleyen yasal bir çerçevenin olmadığını dile getiren Ersen, gönüllülüğün bireylerin gelişimine ve sosyal değişimdeki önemli rolünün yanı sıra sivil toplum kuruluşlarının çalışmalarına da büyük bir katkı sağladığını söyledi. Türkiye'de gönüllü olma oranının yüzde 10'u geçmediğine işaret eden Ersen, "Gönüllülüğün yaygınlaşması için gönüllü bireylerin haklarını göz önünde bulunduran, STK'ların gönüllülerle ilişkilerini özgürlükçü bir şekilde düzenleyen bir yasal çerçeve ya da politika belgesi oluşturulması gerekiyor" dedi.

Özel sektörün ilgisi artıyor

Özel sektör çalışanlarının gönüllü faaliyetlerde bulunmasını teşvik eden şirketlerin sayısının artmaya başladığına dikkat çeken Ersen, "Çalışan gönüllülüğü programları olan şirketlerin STK'larla kurduğu işbirlikleri sonucu, şirket çalışanları gönüllülük yaparak, uzmanlıklarını ya da zamanlarını toplumsal bir fayda için değerlendiriyor. Alanlarında uzman kişilerin gönüllü faaliyetlere destekçi ya da eğitmen olarak katılması, gerçekleştirilen faaliyetlerden elde edilen sonuç ve verimi de olumlu yönde etkiliyor" diye konuştu.