GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - "iCub" adlı çocuk robotundan detay görüntüler-ODTÜ Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Sinan Kalkan ile röportaj Türkiye'nin "çocuk robotu" büyümeye başladı- AB projesi kapsamında 4 yıl önce ODTÜ'ye getirilen ve bir bebek gibi belli gelişimsel süreçten geçip insanlarla iletişim kurmayı öğrenen "iCub" isimli robot, küçük bir çocuğun hareket ve zeka özelliklerine kavuştu- Bir çocuğun fiziksel özelliklerini taşıyan ve konuşmayı öğrenen robot, çocukların 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı da kutladı- ODTÜ Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Kalkan: - "Çocuk robotun bundan sonra yürüyebilmesi için çalışacağız. Çevrede hareket etmesini, farklı ortamlara girmesini ve daha karmaşık nesnelerle ve insanlarla daha iyi etkileşmesini sağlayacağız. Biraz daha geliştikten sonra bir süpermarkette görevliye yardım edebilecek" SELMA KASAP- Türkiye'ye 4 yıl önce getirilen ve bir bebek gibi belli gelişimsel süreçten geçip insanlarla iletişim kurmayı öğrenen "iCub" isimli robot, küçük bir çocuğun hareket ve zeka özelliklerine kavuştu. Bir çocuğun fiziksel özelliklerine sahip iCub, isim, sıfat, eylem ve edatlar arasında bağlantı kurup konuşmayı öğrendi.ODTÜ Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Sinan Kalkan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dünyada robotik konusunda yapılan en ileri düzey araştırma konularını insansı robot çalışmalarının oluşturduğunu ifade etti. AB 6. Çerçeve Programı kapsamında yürütülen "RobotCub" projesi kapsamında, "iCub" adlı çocuk robotun 4 yıl önce Doç. Dr. Erol Şahin'in katkılarıyla ODTÜ KOVAN laboratuvarlarına getirildiğini anlatan Kalkan, 250 bin avro değerindeki robot çocuğun kopyasının sadece 9 ülkedeki 30 laboratuvarda bulunduğunu aktardı.Çocuk robotun laboratuvara getirildiğinde sadece elektronik devrelerinin bulunduğunu ve herhangi bir etkileşime giremediğini kaydeden Kalkan, robotun aradan geçen 4 yılda Türk bilim insanlarının çalışmalarıyla pek çok yetenekle donatıldığını belirtti. Kalkan, "Bir bebek, nasıl yavaş yavaş çevresiyle etkileşerek yeteneklerini geliştirirse çocuk robota da aynı yöntemle özellikler kazandırmaya çalışıyoruz. Önce basit kavramları öğretiyoruz, sonra karmaşık bilgilere aşama aşama geçiyoruz. Böylece insan zekasını, robota daha rahat aktarabiliyoruz" dedi. Çocuk robotun 140 santimetre boyunda ve 22 kilogram ağırlığında olduğunu söyleyen Kalkan, şöyle devam etti: "Robotumuz şu anda 3,5 yaşındaki bir çocuğun kısıtlı yönlerden zeka seviyesine sahip. Çevresindeki nesneleri tutup, dokunma ve ses bilgilerini kullanarak nesneye ait kavram özelliklerini çıkarabiliyor. Yeni bir nesne verildiği zaman o nesneyi, dokunarak ve görüntüsüne bakarak tanıyabiliyor. Birden çok nesneyi önüne koyduğunuz zaman sahneyi algılayabiliyor. Sahnede neyin nerede olduğunu, hangi tür nesnelerle çalışacağını ve bağlamı algılayıp bu bilgileri farklı görevlerde kullanabiliyor. Örneğin, önündeki nesneler arasında 'yuvarlak ve yumuşak olanı ver' dediğinizde bunu diğer nesnelerden ayırıp verebiliyor. Öyle bir nesne yoksa 'öyle bir nesne yok ama' ya da 'ona erişemiyorum çok uzak' gibi yanıtlar verebiliyor."- İki dil biliyorÇocuk robotun isim, sıfat, eylem ve edat kavramları öğrendiğini ve bunları birbirleriyle bağlantılı kullanabildiğine işaret eden Kalkan, şöyle konuştu: "Robotlarda insan öğrenmesini taklit edebilmeye yeni başlayabiliyoruz. Mesela bir kupayı, bir topun üzerinde dengelemeliyiz, çünkü toplar yuvarlanabilirler, kupalar ise kırılgandır. Robotumuz, top, kupa, yuvarlak, kırılgan ve üzerinde olmak kavramlarını öğrenirken bunların hepsini birbirine bağlıyor. Bu durumda, bir topun üzerinde bir şey gördüğü zaman, bu şeklin ne olduğunu anlayamazsa, 'bu bir kupa olamaz çünkü bir kupa kırılgandır, dolayısıyla ne olduğunu bilmediğim başka bir nesne olmalı, belki bir oyuncak olabilir' şeklinde bir çıkarım yapabiliyor. Mutfak bağlamlı nesnelerle karşılaştığında insanların asla bu nesneleri fırlatıp atmadığını fark ediyor. Böylece bir kupa nesnesiyle oynamaya başladığında asla bu nesneyi atmıyor. Önüne bir kupa koyup, 'bu nesneyi fırlat at' dediğimizde de 'bu nesne bir mutfak nesnesidir, dolayısıyla atamam' diyor."Robot çocuğun Türkçe ve İngilizce konuşabildiğini aktaran Kalkan, "Algıladığı nesneler, hakkındaki bilgileri iki dilde de anlatabiliyor. Görevini sözcüklerle de tanımlayabiliyor. Bizim verdiğimiz görevleri de algılayıp karşılık verebiliyor" dedi. Robotun el eklemlerindeki yüzlerce sensör sayesinde tutabildiğini dile getiren Kalkan, "Gözlerinde hareket edebilen kameraları ve kafasında bir bellek içinde işletim sistemi var. Robot gözlerinden gelen görüntüleri ve vücudundan gelen algıları bilgisayarında işleyerek insan gibi hareket edebiliyor" diye konuştu. - Yürüyen robot, başka robotlarla etkileşecekRobotun bundan sonra yürüyebilmesi için çalışacaklarını söyleyen Kalkan, şunları kaydetti: "Çevrede hareket etmesini, farklı ortamlara girmesini ve daha karmaşık nesnelerle ve insanlarla daha iyi etkileşmesini sağlayacağız. Biraz daha geliştikten sonra bir süpermarkette görevliye yardım edebilecek. Ürünlerin rafa yerleştirilmesinde veya reyondan ürünün alınıp alıcıya paketlenerek teslim edilmesi gibi görevleri yürütebilecek. Bununla ilgili AB projesi yazdık, kabul edilirse bu çalışmalara başlayacağız." - "Neşe doluyor insan, pardon robot" diyerek espri yaptıYapay zekasıyla yapabildiklerinin bir kısmını sergileyen iCub, masadaki pek çok nesne arasından komut verilerek istenen kupayı doğru şekilde verebildi, yanıltmak amacıyla istenen başka bir nesnenin ise masada bulunmadığını fark ederek yanıt verdi. Çocukların 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı da kutlayan çocuk robot, "Bugün 23 Nisan, neşe doluyor insan, pardon robot" ifadeleriyle espri yapmayı da ihmal etmedi.
Son Dakika › Güncel › Türkiye'nin 'Çocuk Robotu' Büyümeye Başladı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?