TAVAK Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Ekonomist Prof. Dr. Faruk Şen önderliğinde yapılan, "Avrupa Türk Gıda Pazarı Araştırması", Almanya'da Türklerin kendi alışkanlıklarını korumasının yanı sıra, Almanlarında gıda alışkanlıklarını değiştirdiklerini ortaya koyuyor.
Almanya ve Avrupa'ya iş gücü göçü sırasında alışkanlıklarını da beraberinde götüren ailelerin temelini attığı Avrupa Türk Gıda pazarı, bugün küçümsenemeyecek bir konuma sahiptir. Avrupa'da bir gelecek kurma ve yeni bir statü kazanma arzusunun bugün bu pazarı oluşturabileceği o zamanlar düşünülemezdi.
"Babaanne Mutfağından Vazgeçemiyorlar"
TAVAK Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Ekonomist Prof. Dr. Faruk Şen "İş gücü göçlerinin ardından, ilk yıllarda, Türkiye'ye tatile gelindiğinde götürülen yiyeceklerle giderilmeye çalışılan ihtiyaçlar koca bir yılı karşılamıyordu. Babaanneden kalma alışkanlıkla kullanılan tarhana, kışlık erişte, biber salçası olmazsa olmazdı ama Türkiye'den taşımak da çözüm değildi. Böylece ilk Türk bakkalları, marketleri, lokantaları hatta Türk gıdası üreticileri oluşmaya başladı" dedi.
"Gıda da Bavul Ticareti"
Bavul ticareti yaparcasına valizlerle yiyecek taşınması ile başlayan bu macera günümüzde etnik sınırları aşıp tüm pazara hitap edebilecek duruma geldi. Yemek yemek sadece biyolojik bir eylem değildir. Yiyeceklerin üretimi, taşınması, depolanması ve tüketimi sürecinde oluşan farklı toplumsal birliktelikler, ritüeller kültürün beslenme konusundaki etkisini ortaya koymaktadır.
Prof. Dr. Faruk Şen araştırma ile ilgili şöyle konuştu: "Yaptığımız araştırmayla, Almanya ve diğer Avrupa ülkelerinde faaliyet gösteren Türk gıda üreticilerini, toptancılarını ve ithalatçılarını bir araya getirerek sektörün şu an ki konumunu, ortak sorunları tespit etmeyi ve ortak sorunlara çözüm arayarak dayanışma sergilemeyi hedefledik. Bu güne kadar Federal Almanya'daki Türk işletmecilerini sektör bazında ele alan bu tür kapsamlı bir araştırma bulunmamaktadır."
TAVAK Vakfı'nın tespitlerine göre bugün için Almanya'da 82.400 Türk girişimci bulunmaktadır. Bu girişimcilerin yapısında özellikle Türk gıda maddeleri ithalatçıları, satıcıları ve tüketicileri çok büyük rol oynar. Son yapılan araştırmalarda bu sektördeki büyüme hızı da gözle görülür boyuttadır. Hukuksal açıdan bugün Almanya'da iş kurmak Türk göç tarihinin başlangıcında olduğu gibi çok büyük bir engel teşkil etmediği için, başlarda gerekli olan Alman vatandaşlığına geçmek bugün artık bir zorunluluk değildir. Oturma hakkı ya da bazı hallerde süresiz oturma iznine sahip Almanya'da yaşayan her Türk, bugün iş kurma ruhsatını sorunsuz alabilmektedir.
"Almanlar da Türk gıdaları istiyor"
Yapılan araştırmaya göre; Türk perakendecilerinin yüzde 51,1 gibi yarıdan fazlası, müşterilerinin yarısının Almanlardan oluştuğunu bildirdi. Bu istatistiği, Türk perakendecilerin Alman ekonomisine ve sektörün yapısına tamamen uyum göstermiş bir yapıya sahip olduğu görülüyor. Ancak Türk ürünlerinin, Alman büyük satış zinciri içindeki Süpermarketlerde artan oranda yer bulmasının, Türk perakendeciliğini olumsuz etkileyebiliyor. Günümüzde, Tük işletmeciler büyük oranda gıda maddelerini Türkiye'den ithal etmekte veya Türk ürünü olarak Almanya'da üretiliyor. 146 bin Türk girişimci hâlâ büyük bir oranla gıda sektöründe çalışıyor. Almanya'da ve Avrupa'da ihtiyaç duyulması ile başlayan Türk Gıda Pazarı, dünün ve bugünün girişimcileri için büyük bir fırsat yaratıyor.
Son Dakika › Güncel › Türkler Avrupa'nın Tüketim Alışkanlıklarını Değiştirdi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?