Vizesiz Avrupa Süreci

AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış,

vizesiz Avrupa sürecinde Türkiye'nin "Ne kadar ekmek, o kadar köfte" yaklaşımıyla

hareket ettiğini söyledi.

AA ve TRT'ye konuşan Bağış, Türk vatandaşı Leyla Ecem Demirkan'ın Almanya'ya

yaptığı vize başvurusunun reddedilmesiyle ilgili Avrupa Adalet Divanı'nda görülen

davada, raportörün Türk vatandaşlarının turist olarak vizesiz seyahat

edemeyecekleri tavsiyesinde bulunmasını son derece yanlış bulduğunu belirtti.

Avrupa Adalet Divanı'nın Demirkan davasında, hakkaniyet içinde doğru bir

karar vereceğine olan inancını dile getiren Bağış, "Türk turistinin Avrupa'ya

hiçbir zararı olmaz, tam tersine yararı olur. Bugün Avrupa'nın içinden geçmekte

olduğu ekonomik krizde Türk turisti aslında AB için bir merhemdir, onların

kanayan yarasını saracak bir sargıdır" dedi.

Bağış, AB'nin Türk vatandaşlarına uyguladığı vize rejiminin "son derece

mantıksız, haksız ve hukuksuz olduğunu" vurgularken, "Avrupa'nın eninde sonunda,

artık bir işkenceye dönüşmeye başlayan bu vize rejimine karşı gerekli adımları

atarak diğer aday ülkelerin vatandaşlarına yaptığı gibi Türkiye Cumhuriyeti

vatandaşlarına vizesiz dolaşım hakkını tanımasının vakti gelmiştir" ifadesini

kullandı.

Bunun için üye ülkelerin AB Komisyonu'na Türkiye ile vize serbestisi

görüşmelerine başlama yetkisinin önemli bir adım olduğunu ve bu süreçte

Türkiye'ye verilecek yol haritası üzerinde görüşmelerin devam ettiğini belirten

Bağış, Türkiye'nin kendisine sunulan taslakla ilgili AB tarafına ilettiği

görüşlerine önem atfedilmesini istedi.

Bağış, Türkiye'nin kendisini rahat hissedeceği bir yol haritasının

belirlenmesi karşılığında AB tarafının beklediği geri kabul anlaşmasının "adıma

adım" yaklaşımıyla imzalanacağını kaydetti.

Başmüzakereci Bağış, AB'nin vize muafiyeti sürecinde zaman kazanmaya

çalışması ya da geri adım atma ihtimalinin sorulması üzerine, "Öyle bir şey

olursa kendi kayıpları olur. Çünkü AB'nin de Türkiye'den beklentileri var. Bugün

Türkiye üzerinden AB'ye gittiğini iddia ettikleri yasadışı göçü engellemek için

Türkiye'nin atması gereken adımlar var. Avrupa vize muafiyeti konusunda ne kadar

hızlı adım atarsa Türkiye de o kadar hızlı adım atar. Anadolu tabiriyle, 'ne

kadar ekmek, o kadar köfte' diyoruz. Kararlarını ona göre belirlesinler" şeklinde

konuştu.

AB'nin Türkiye'ye uyguladığı vize rejiminin sürdürülebilir olmadığını

belirten Bağış, "Bugün Rusya, Japonya, Meksika, Brezilya gibi ülkeler Türkiye

Cumhuriyeti vatandaşlarına vizeleri kaldırdılarsa bunu kara kaşımız, kara

gözümüze kaldırmadılar. Türk turistinin oralarda para harcadığını, Türk

yatırımcısının oralarda istihdam yarattığını, Türk öğrencilerin onların eğitim

hayatını güçlendirdiğini fark ettikleri için vizeleri kaldırdılar" diye konuştu.

Bağış, Türkiye'de kişi başına düşen milli gelir 3 bin dolar düzeyindeyken

vize muafiyeti konusu açıldığında gülenlerin, gelir 11 bin dolara çıkınca

'kolaylıklar sağlayalım' demeye başladığını ve bu rakamın 20 bin dolara çıkması

halinde Türkiye istemese bile AB'nin vizeleri kaldırmak zorunda kalacağını

anlattı.

Türkiye'nin AB üyelik sürecinde yeni bir döneme girildiğini belirten Bağış,

"( Fransa'nın eski Cumhurbaşkanı Nicolas) Sarkozy'nin kendi halkı tarafından balık

tutmaya yollanmasından sonra Avrupa'daki liderler şunu gördüler: Türkiye'yi

destekleyen siyasiler kazanıyor" dedi.

Lüksemburg'da sabah saatlerinde Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Jean

Asselborn'la görüşen Bağış, Maliye Bakanı Luc Frieden, Ekonomi ve Ticaret Bakanı

Etienne Schneider ile de bir araya geldi. - BRUKSEL