28 Şubat sürecinde öğrenciyken yaşadığı zorlukları unutamıyor

Türk siyasi tarihinde "postmodern darbe" şeklinde nitelendirilen 28 Şubat sürecinde Dicle Üniversitesi (DÜ) Fen Bilgisi Öğretmenliği Bölümünde okuyan Şuanur Ayçiçek, öğretmenlik hayalini gerçekleştirememenin acısını yaşıyor.

Diyarbakır'da yaşayan ve belediyede idareci olarak görev yapan Şuanur Ayçiçek, 28 Şubat sürecinde yaşadıklarını AA muhabirine anlattı.

Ayçiçek, büyük bir hayalle ve umutla 1999 yılında girdiği sınavda DÜ Eğitim Fakültesi Fen Bilgisi Öğretmenliği bölümünü kazandığını söyledi.

Başörtüsünden dolayı baskılar artmasına rağmen ilk yıl eğitimini tamamladığını ifade eden Ayçiçek, başörtüsünü çıkarmadığından dolayı 2. sınıfta ikna odalarına alındıklarını, başörtülerini çıkarmaları için kendilerine baskı uygulandığını belirtti.

Ayçiçek, başörtüsü ile okula gitmeye devam ettikleri için "uyarı ve kınama cezası" aldıklarını anlatarak, şöyle konuştu:

"2. yılın 2. döneminde bu defa kapıdan içeri almamaya başladılar. Kapıdan içeri almadıkları dönemde tel örgülerden atlayarak, girmeye çalıştık bir süre. Tel örgülerden elimiz parçalanarak sınavlara girdik. Başörtülü olduğumuz için sınav kağıdını bize dağıtmadan geçiyorlardı. Bu büyük bir psikolojik baskıydı. Hayallerimizi, umutlarımızı bizden aldılar o dönemde. Daha sonra tel örgüleri de yasakladılar ve güvenlik görevlileri koydular. Hiçbir şekilde okula alınmadık ve devamsızlıktan kaldık."

Bazı arkadaşlarının okulu tamamlamak için peruk takarak üniversiteye devam etmeye çalıştığını, bazılarının ise bone takarak eğitimini tamamladığını ifade eden Ayçiçek, kendisi gibi başörtüsünü çıkarmayanların ise üniversite kapısında aylarca beklediğini aktardı.

Ayçiçek, ara verdiği ve 2005'te tekrar başladığı eğitimini 2008 yılında tamamladığını dile getirerek, "2008 yılında KPSS sınavına girdim. 'Sınava bu şekilde giremezsiniz' denilerek, beni sınavdan çıkardılar. Büyük bir hayal kırıklığı oldu bana. Ağlayarak sınavdan çıktım. 2011 yılından sonra hayata atılmaya çalıştık. Yıllar geçmiş artık. Çocuk sahibi olmuş bir kısmı. Yani sınavı kazanmak diğer genç beyinlerle yarışmak çok zordu bizim için. Hayallerimi rüyalarımda gerçekleştiriyorum. İçimde ukde olarak kaldı öğretmenlik." dedi.

En büyük hayalinin çocuklara ders anlatmak, onların gönüllerine dokunmak olduğunu ifade eden Ayçiçek, bu hayalini gerçekleştiremediği için çok acı çektiğini belirtti.

Ayçiçek, "28 Şubat mağduriyetlerinin bir çoğu giderildi. Şu anda arkadaşlarımız üniversite kapılarından başörtülü giriyorlar. Memurlar başörtülü çalışabiliyorlar. Bu bizim için çok güzel bir şey. Çünkü bizim o zamanki mücadelemizin bir sonucuydu. Bu bizim için umut ve tesellidir." diye konuştu.