Alzheimer, En Az Japonlar'da Görülüyor

Seminerde konuşan Aydın, "Alzheimer hastalığı en az Japonlar'da görülüyor çünkü 33 bin karakterli alfabeleri beyinlerini sürekli çalıştırıyor" dedi.

Emin Saraç Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen seminere Başakşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Mahmut Yavuz, öğrenciler ve çok sayıda Başakşehirli katıldı.Prof. Dr. İsmail Hakkı Aydın'ın "Ah Bu Hastalar" kitabının seminer öncesi ücretsiz olarak dağıtıldığı programda insan beyninin yapısı ve bilinç düzeyi her yönüyle ele alındı.

Hafızlar da şanslı grupta

Prof. Dr. İsmail Hakkı Aydın, bir çok insanın hayatını karartan hafıza, soyut düşünme ve karar vermede bozulma rahatsızlığı olan Alzheimer'ın bir tembellik hastalığı olduğunu ve çok okuyanlarda bu hastalığa yakalanma riskinin bulunmadığını dile getirerek, "Alzheimer'ın az görüldüğü mesleklerin başında hafızlık, yazarlık, şairlik ve bestekarlık geliyor" dedi. Aydın ayrıca, Japonların da 33 bin karakterli alfabeleri sayesinde küçük yaştan itibaren görsel hafızalarını sürekli çalıştırdıklarını belirterek, "Bu durum Japonlar'da Alzheimer'ın görülme sıklığını çok düşürüyor" ifadeleri kullandı.

"Din ve bilim yobazları arasına sıkışıp kaldık"

Prof. Dr. İsmail Hakkı Aydın, günümüzde ilim bilenlerin bilimsel literatürü, literatür bilenlerin de ilim bilmediğini dile getirerek, "Din ve bilim yobazları arasına sıkışıp kaldık" dedi. Aydın, Allah'ın, Nisa Suresi 1. ayetinde hücreye, yapı taşlarına ve insanın yaratılışına vurgu yaptığını belirterek; "Tüm bu süreçler Kur'an-ı Kerim'de bin 400 sene önce yer almış ama bugün bile bunları anlayan hâlâ çıkmadı. Bilim; doğrunun peşindedir, ilim; hakikatin peşindedir. Fakat doğru, daha doğru doğuncaya kadar doğrudur. Bilimsel bilgi değişkendir. Bugün doğru olan yarın yanlış, bugün yanlış olan yarın doğru olabilir" diye konuştu.

"Kuş tek kanatlı uçmaz"

Din ilimleri ile fen bilimlerinin birlikte öğrenilmesi gerektiğini savunan Aydın, "İlahiyatçılarımızın fizik, kimya, biyoloji ve benzeri bilim dalları hakkında da bilgi sahibi olması gerekiyor" ifadelerini kullandı. Aydın, şunları kaydetti: Eskiden İslam dünyası ilmi meselelerde ve bilimsel çalışmalarda söz sahibiydi. Müslüman ilim öncülerimiz vardı. Ne var ki daha sonraları hurafelerin ve batıl inançlar ilmi çalışmalarımızı kesintiye uğrattı. Hâlâ da uyandığımız ve atağa kalktığımız söylenemez. Bugün bilim yapmak farz-ı kifâye'dir. Her meslek grubu alanının en iyisi olmaya şartlanmalı. Beynimizdeki bir nöron bile 'Ben başaracağım' deyip azimle çalışmalar yürütürse mutlaka başarı kazanacaktır"

Büyük bir ilgiyle takip edilen program, Prof. Aydın'ın seyircilerin sorularını yanıtlamasının ardından sona erdi.