ABD'nin Tennessee eyaletinde yer alan St. Jude's Çocuk Araştırma Hastanesi'nden araştırmacılar, koronavirüs hastalarının ölümüne yol açan sitokin fırtınasının nedenlerini anlamak için fareler üzerinde bir araştırma gerçekleştirdi.
'Sitokin fırtınası' ile tetiklenen yıkıcı akciğer iltihabı, koronavirüs hastalarının ölümündeki en önemli etken olarak kabul ediliyor.
Bağışıklık sisteminin yaralanma veya enfeksiyona tepkisinde yer alan bir grup hücreye sitokin adı veriliyor. Stokinler problemin ortaya çıktığı yere gitmek için yarışıyor ve vücudu yabancı bir istilacıya karşı savunmak için daha fazla bağışıklık hücresi göndermesi için sinyal gönderiyor.
Vücudun kendini iyileştirmesinde önemli bir rol oynayan sitokinler bir süre sonra yıkıcı hasara yol açabiliyor. Bağışıklık hücrelerinin akışı kalıcı olduğunda, bağışıklık sisteminin korumaya çalıştığı dokulardaki hücreleri öldürmeye başlayan iltihaplanma meydana geliyor. Sitokin hücrelerinin aşırı miktarda sinyal vermesi nedeniyle çok uzun süre iltihaplanma kontrol dışı kalabiliyor. Bu iltihap, ise koronavirüs hastalarının akciğerlerine dolarak solunum yetmezliğine neden oluyor. Eğer iltihaplanma kontrol edilemezse hastaların birçoğu hayatını kaybediyor.
Çalışmanın yöneticisi Doktor Thirumala-Devi Kanneganti ve ekibi araştırma kapsamında Kovid-19 hastalarında en sık görülen sitokinlere odaklandı ve fareler üzerinde kontrollü deneyler yaptı.
Sonuçlarda, yeni tip koronavirüs hastalarında görülen duruma tek bir sitokinin neden olmadığı ortaya çıktı. Araştırmacılar daha sonra sitokinleri birleştirmeye başladılar ve 28 farklı kokteyli denediler, sadece bir eşleşme ölümcül tepkiyi tetikledi.
Ardından Tümör Nekroz Faktörü (TNF) -alfa ve interferon (INF) -gamma adı verilen iki sitokin proteininin, hücreleri öldüren 3 aşamadan oluşan Panoptoz adlı bir sürece neden olduğu bulundu. Bu aşamalara piroptoz, apoptoz ve nekroptoz deniyor ve hepsi hücreleri öldürmek için tasarlanmış özel mekanizmalar meydana getiriyor.
Ardından araştırmacılar, koronavirüs ile enfekte olmayan farelere hem TNF-alfa hem de IFN-gama kokteyli verdiler ve Kovid-19 vakalarında görülene benzer hasara neden olduğunu ortaya koydu.
Araştırmacılar, durumu tedavi etmek için ilaçların artık hangi proteinleri hedef alması gerektiğini bildiklerini söyledi. Bilim insanları, söz konusu iki sitokini hedefleyen ve nötralize eden antikorların halihazırda mevcut olduğunu ve diğer enflamatuar hastalıkların tedavisinde kullanıldığını belirtti. Doktorlar, söz konusu antikorları enfekte olmuş farelere verdi ve hayvanların ölme olasılığının daha düşük olduğunu buldu.
Çalışmanın yöneticisi doktor Thirumala-Devi Kanneganti, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "Bulgular, TNF-alfa ve IFN-gama tarafından uyarılan iltihaplı hücre ölümünü Kovid-19'a bağlıyor. Sitokin fırtınası neden olan mekanizmayı anlamak, etkili tedavi stratejileri geliştirmek için kritik öneme sahip. Bu araştırma, bu konudaki gizemi büyük ölçüde çözüyor. Ayrıca, Kovid-19'un ve sepsis de dahil olmak üzere diğer yüksek derecede ölümcül hastalıkların tedavisi için önemli potansiyele sahip spesifik sitokinleri de belirledik. Sonuçlar ayrıca, bu sitokin kombinasyonunu hedefleyen tedavilerin, yalnızca Kovid-19'un değil, aynı zamanda sitokin fırtınası ile ilişkili diğer birçok ölümcül bozukluklarda işe yarayabileceğini gösteriyor" ifadelerini kullandı.
Son Dakika › Sağlık › Hayat kurtaracak buluş! Koronavirüs hastalarının ölümüne yol açan sitokin fırtınasının gizemi çözüldü - Son Dakika
Kayseri'nin Kocasinan ilçesinde, oynadıkları kurusıkı tabancanın ateş alması sonucu yaralanan 2 çocuk hastaneye kaldırıldı. Yavuzlar Mahallesi İmar Sokak'ta, C.A. (16) ve arkadaşı O.D. (16) bahçede kurusıkı tabanca ile oynarken silah ateş aldı. İhbar üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Yaralı çocuklar, ambulansla Kayseri Şehir Hastanesi'ne kaldırıldı.
Yabancı uyruklu bir çocuk, kemik kanseri nedeniyle bir bacağını kaybettikten sonra diğer bacağının kurtarılabilmesi için zorlu bir tedavi süreci yaşıyor. Hastaneye ulaşmak için saatlerce yolculuk yapmak zorunda kalan çocuk, tedavisini ağabeyiyle birlikte yaşadıkları Denizli'de devam ettirmek istiyor. Ancak maddi imkansızlıklar nedeniyle yardım bekliyorlar.
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, 14 Mart Tıp Bayramı nedeniyle Türkan Saylan Sağlık Sempozyumu'nu gerçekleştirdi. Sempozyumda mevcut sağlık sistemi üzerine değerlendirmeler yapıldı ve çözüm önerileri sunuldu. ÇYDD Genel Başkanı Prof. Dr. Ayşe Yüksel, öğrencilerle birlikte çalışacaklarını ve sorunları çözmek için ellerinden geleni yapacaklarını belirtti.
Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan başkanlığındaki araştırma ekibi, Beyin Haritalama ve Tedavileri Derneği Kongresi'nde Türkiye'yi temsil etti. Üniversite, sinirbilim alanındaki çalışmaları ve kişiselleştirilmiş tedavi stratejileri üzerine sunumlar gerçekleştirdi.
Singapur'da yapılan bir araştırma, aşırı sıcak havaların erkeklerin doğurganlığını olumsuz etkilediğini ortaya koydu. Singapur Ulusal Üniversitesi'nde gerçekleştirilen çalışmada, 818 erkekten alınan sperm örnekleri üzerinde yapılan incelemelerde, aşırı sıcak havanın sperm sayısı ve yoğunluğu üzerinde olumsuz etkileri olduğu tespit edildi. Ayrıca, sıcak havaya maruz kalan erkeklerde üreme hücrelerinin hareketliliğinin azaldığı belirlendi. Araştırmacılar, iklim değişikliğiyle birlikte gelecekte havanın daha da sıcak olacağını ve bu durumun doğurganlık üzerindeki etkilerinin daha da artabileceğini vurguladı.
Sizin düşünceleriniz neler ?