Papa Franciscus BM Genel Kurulu'na Hitap Etti (1) - New

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Papa Franciscus BM Genel Kurulu'na gelişi - BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'un konuşması NEW Katolik dünyasının ruhani lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa Franciscus, BM Genel Kurulu'nda konuşma yaptı.Papa BM Genel Kurulu'nda konuştu: (1)- "BM kuralları, çıkarlara uygun düşünce uygulanan aksi halde ise kaçınılan bir araca dönüşürse kontrolsüz güçler korumasız insanlara büyük zarar verir"- "Dünyanın nükleer silahlardan tamamen arındırılması için acil çalışma yapılması gerekiyor. Eğer bu sağlanmazsa Birleşmiş Milletler 'korku ve güvensizlikle birleştirilmiş milletler' konumuna düşer"- "Bencil ve sınırsız güç ve maddi zenginlik arayışı doğal kaynakların kötü kullanılmasına ve güçsüzlerin dışlanmasına neden olur"- "Ekolojik kriz ve biyolojik çeşitliliğin tahribi insan neslinin varlığını tehdit ediyor. Güç ve varlık hırsıyla küresel ekonominin sorumsuz ve kötü yönetimi yıkıcı sonuçlara neden oluyor"- "Çevrenin, insanların saygı duyması gereken sınırları vardır. Çevreye verilen zarar insanlığa verilmiş olur"BİRLEŞMİŞ Papa Francis, "BM kuralları, çıkarlara uygun düşünce uygulanan aksi halde ise kaçınılan bir araca dönüşürse kontrolsüz güçler korumasız insanlara büyük zarar verir" dedi. BM ziyareti çerçevesinde Genel Kurul'a hitap eden Francis, yaklaşık 50 dakika süren konuşmasında, çevre sorunları ve iklim değişikliği ile mücadele, yoksulluk, savaş ve çatışmaların önlenmesi, nükleer silahların yasaklanması, tüketim kültürü, aile değerleri gibi bir çok konuya temas etti.Küresel sorunlara ve BM'nin amaçlarına değinen Papa, BM reformunun gerekliliğine işaret ederek, tüm ülkelerin eşit bir şekilde karar alma süreçlerine etki edebilmeleri, yoksulluk ve eşitsizliklerle mücadele için özellikle BM Güvenlik Konseyi ve finansal kurumların reformunun gerektiğini ifade etti.Adalet için hiçbir kişi ve grubun kendini mutlak güç sahibi ve diğerlerinin hak ve onuruna zarar verebilecek konumda görmemesi gerektiğini kaydeden Papa, gücün etkili dağılımı için çoğulculuk ve gücün sınırlanmasının önemine değindi.Konuşmasında çevre sorunlarına da yer veren Papa, "Çevrenin insanların saygı duyması gereken sınırları vardır. Çevreye verilen zarar insanlığa verilmiş olur" dedi.- "İnsanlar çevrenin parçası"-İnsanların çevrenin bir parçası olduğunu vurgulayan Papa, Hristiyanlar ve diğer tek tanrılı dinlerin inanışına göre yaratıcının evreni insanların saygılı bir şekilde kullanmaları için yarattığını, insanlara evreni kötüye kullanma ya da tahrip etme izni vermediğini söyledi."Bencil ve sınırsız güç ve maddi zenginlik arayışı doğal kaynakların kötü kullanılmasına ve güçsüzlerin dışlanmasına neden olur" diye konuşan Papa, "yaygın israf kültürünün" de çevre ve doğal kaynakların istismarına yol açtığını belirtti.Çevrenin korunması, sosyal ve ekonomik katılımın sağlanması, insan ve organ kaçakçılığı ile kadınların ve çocukların cinsel istismarı, köle işçilik, uyuşturucu ve silah kaçakçılığı, terör ve organize suçların önlenmesi konularında tüm dünyanın liderlerden önemli somut adımlar beklediğini vurgulayan Papa, liderlerin tüm insanların temel ihtiyaçlarını temin etmeleri için de tüm gayretlerini göstermeleri gerektiğini söyledi.- "Güç ve varlık hırsı..."-"Ekolojik kriz ve biyolojik çeşitliliğin tahribi insan neslinin varlığını tehdit ediyor. Güç ve varlık hırsıyla küresel ekonominin sorumsuz ve kötü yönetimi yıkıcı sonuçlara neden oluyor" diyen Papa, savaşın çevreye ve insanlara etkisini değerlendirerek, "Savaş tüm hakların reddi ve çevreye dramatik bir saldırıdır. Eğer gerçekten herkes için insani kalkınma istiyorsak halklar ve milletler arasındaki savaşları engellemek için durmaksızın çalışmalıyız" dedi.BM'nin bu konuda etkili olabilmesi için BM Şartı'nın güçlü bir şekilde uygulanması gerektiğini anlatan Papa, "Ancak BM kuralları, çıkarlara uygun düşünce uygulanan aksi halde ise kaçınılan bir araca dönüşürse kontrolsüz güçler korumasız insanlara büyük zarar verir" dedi. Papa, konuşmasında kitle imha silahlarına da değinerek, "Dünyanın nükleer silahlardan tamamen arındırılması için acil çalışma yapılması gerekiyor. Eğer bu sağlanmazsa Birleşmiş Milletler 'korku ve güvensizlikle birleştirilmiş milletler' konumuna düşer" diye konuştu.(Sürecek)