Uygulamalı Kuyumculuk ve Takı Tasarımı Sempozyumu" Başladı

Kocaeli'de, akademisyen ve mücevher ustaları tarafından kuyumculuk ve takı tasarımı sanatının uygulamalı olarak anlatıldığı sempozyum başladı.

Kocaeli Üniversitesi, Gölcük Belediyesi ve Kent Konseyince organize edilen "Uygulamalı Kuyumculuk ve Takı Tasarımı" konulu sempozyumun açılış töreni, Gölcük Belediyesi Sanat Galerisi Toplantı Salonunda yapıldı.

Gölcük Belediye Başkanı Mehmet Ellibeş törende yaptığı konuşmada, Gölcük'ün 17 Ağustos 1999 depremi sonrası yeniden yapılanma süreci içerisinde, depremin enkazından filiz gibi yeniden doğduğunu söyledi.

Hedefinin, Cumhuriyetin 100. kuruluş yılı olan 2023'de insanların huzur ve barış içerisinde yaşadığı bir kent hüviyetine kavuşmak olduğunu anlatan Ellibeş, çağdaş donanma kentinde yaptıkları çalışmalarla bu hedefe yaklaştıklarını ifade etti.

Düzenledikleri sempozyumun takı tasarımı ve kuyumculuk mesleğine büyük katkılar sağlayacağına inandıklarını dile getiren Ellibeş, sempozyumun 2 ve 3'üncüsünü düzenleyeceklerini sözlerine ekledi.

" Türkiye, mücevherat ve kuyumculuk sektöründe dünyada ön sıralarda"

Kültür ve Turizm Bakanlığı sanatçısı ve mücevher ustası Viktor Öcal, son yıllarda Türkiye'nin, mücevherat ve kuyumculuk sektöründe dünyada ön sıralarda olduğunu ifade ederek, "En büyük üretici biziz. İhracatımızın büyük bir çoğunluğunu kuyumculuk oluşturuyor. Oldukça büyük bir ekonomi. Sermaye sahiplerinin sıkça rağbet ettiği bir alan" diye konuştu.

Bakanlığın 400 sanatçı içinde tek "sadekar" olduğunu vurgulayan Öcal, Sadekarın Osmanlıca bir kelime olduğunu belirterek, "Mücevheratta, mücevherin taşları takılmamış ve cilası yapılmamış olan tüm metal konstrüksiyonu yapan kişiye verilen bir addır" şeklinde konuştu.

Takının aksesuar tasarımı yapıldıktan sonra endüstriyel bir üretime dönüştüğünü ancak mücevheratta tasarımcının olmadığını aktaran Öcal, "Siz uyguladığınız ve ifade edebildiğiniz kadar o bir mücevhere dönüşür. Belli kriter ve disiplinleri uygulayarak bir eser meydana getirirsiniz" ifadesini kullandı.

Mücevher sanatında, farklı sanat dallarını bir araya getirtiklerini, iki boyutlu tasarımları geliştirerek, değerli taşların içine üç boyutlu figürler işlediklerini anlatan Öcal, şunları kaydetti:

"Tasarımlarını yaparken, yaşam içindeki her şeyden etkilenebiliyoruz. Değerli taşlar üzerine rölyef çalışması yapıyoruz. Örneğin, Yavuz Sultan Selim ve Kanunu Sultan Selim gibi bir çok Osmanlı padişahlarının kullandığı yüzükleri yapıyoruz. Kur'an ve İncil ile mitolojik karakterler ve kahramanların öykülerinden esinlenerek yaptığımız mücevher takıları da vardır. Selçuklular, Mevleviler, Bizans, Tapınak Şövalyeleri, Yunan ve Hristiyan mitolojileri gibi konulardan esinleniyorum. Tarihi yapıları, camileri, kiliseleri, fantastik figürleri, peri kızlarını değerli ve yarı değerli taşların içine işliyoruz. Özellikle Osmanlı dönemi takı ve mücevheratlar, dünyada büyük ilgi görüyor"

Konuşmaların ardından, Belediye Başkanı Mehmet Ellibeş, sempozyuma katılan ve destek verenlere teşekkür plaketi takdim etti.

30 Mart'ta sona erecek sempozyumda, akademisyen ve mücevher ustaları tarafından tarafından "Kuyumculuk ve Takı Tasarımı" sanatı uygulamalı olarak anlatılacak.