Muğla Valisi Amir Çiçek, yemyeşil doğası, masmavi suları, bakir koyları, güvenli ortamı ile dünyaca ünlü destinasyonlara sahip olan Muğla'nın gelecek yıllarda daha fazla turiste ev sahipliği yapacağına inandığını söyledi.
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Turizm Fakültesinin ev sahipliğinde Bodrum'da düzenlenen 17. Ulusal Turizm Kongresi'nde akademi ve sektör temsilcileri bir araya geldi.
Açılış töreninde konuşan Çiçek, turizm sektörünün bilimsel veriler ışığında ele alınacağı kongrede elde edilecek çıktıların, sadece Muğla'ya ve ülkeye değil, tüm dünyaya önemli faydalar sağlayacağına inandığını söyledi.
- "Muğla Türkiye'nin en önemli destinasyonlarından biri"
Muğla'nın büyük bölümünün Ege'de bir kısmının da Akdeniz'de bulunan muhteşem bir coğrafyaya sahip olduğunu belirten Çiçek, "Muğla sadece Türkiye için değil, tüm dünyanın en önemli coğrafi bölgelerinden biri. Doğası, havası, sahip olduğu tarihi değerlerle çok şanslı bir il olduğumuzu düşünüyorum. Muğla, birçok farklı uygarlığa ait eşsiz tarihi ve kültürel zenginlikleri, bin 484 kilometrelik doğa harikası kıyı şeridi ile Türkiye'nin en önemli turizm destinasyonlarından biri olma özelliğine sahip." dedi.
Çiçek, Muğla'nın güneş, deniz ve kum üçgeninin dışında, 12 ay turizm faaliyetlerinin yapılabileceği değerleri bünyesinde barındırdığına işaret ederek, son yıllarda pek çok dizi, sinema filmi ve reklam filmine ev sahipliği yaptıklarını anlattı. Muğla'nın film platosu haline gelerek daha fazla projenin yürütülmesi yönünde çalışmaların devam ettiğini dile getiren Çiçek, "Film platosu ilimizin daha geniş kitleler tarafından tanınması, turizmin çeşitlenmesi anlamında ciddi bir öneme sahip" diye konuştu.
- "Hedefimiz 12 ay turizm yapmak"
Vali Çiçek, Muğla'nın tarihi ve kültürel değerleriyle marka bir yer olduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Yemyeşil doğası, masmavi suları, bakir koyları, güvenli ortamı ile dünyaca ünlü destinasyonlara sahip yeryüzü cenneti Muğla'nın, gelecek yıllarda daha fazla turiste ev sahipliği yapacağına inancım tam. Kültür turizminin yaygınlaştırılması konusunda Unesco Dünya Miras Listesi'nde ve geçici listede de yer alan Fethiye- Letoon, Tlos, Yatağan Stratonikeia, Milas-Beçin, Hekatomnos, Köyceğiz-Kaunos'un da içinde bulunduğu 10 antik kente arkeolojik ve bilimsel kazılar ve yüzey araştırmaları devam etmekte, her gün yeni tarihi eserler gün ışığına çıkarılıyor. Kazılarımızın ve tarihi ören yerlerimizin dijital tanıtımı projesi çalışmaları tamamlanmak üzere. Diğer yandan inanç turizmi açısından da büyük öneme sahip Şahidi Cami ve müştemilatı, Marmaris Selimiye Cami, Milas Buharalı Muhammed Seyid-i Türbesi'ni yapılan çalışmaların ardından açılışa hazır hale getirdik. Ayrıca, il merkezinde bir bölge müzesi kurulması için çalışma başlattık. Bu projemizi hayata geçirdiğimizde Bodrum, Marmaris ve Fethiye destinasyonlarının yanında Muğla ve çevresi de kültür turizmi ile hareketlilik kazanacaktır."
"Güzellikleri daha iyi değerlendirmeliyiz"
Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün de turizm sektörünün önünü açacak çalışmalar yapmak için kongrenin önemli olduğunu söyledi.
Gürün, Muğla'nın turizm sektöründe Türkiye ve dünyada parmakla gösterilen bir kent olduğunu dile getirerek, "Bizim bundan sonraki süreçte daha çok yabancı turist yerine daha çok para harcayan yabancı turisti bölgemize çekmemiz lazım. Bu yönde çalışma yapmamız gerekiyor. Bölgemizdeki güzelliklere zaten herkes hayranlıkla bakıyor. Bu güzellikleri daha iyi değerlendirmeliyiz." diye konuştu.
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mansur Harmandar ise ilin sahip olduğu tarihi ve kültürel yapısıyla turizmin her alanına hizmet ettiğini vurgulayarak, bu nedenle her yıl çok sayıda yerli ve yabancı misafirin Muğla'ya geldiğini belirtti.
Turizm, Türkiye'nin rekabet gücü en yüksek sektörlerinden
Kongre Yürütme Kurulu Başkanı ve Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ozan Bahar ise kongreye akademisyenlerden rekor sayıda katılım olduğunu söyledi.
İlk defa 1990 yılında yapılan, her yıl değişik üniversitelerde düzenlenen kongrenin, akademisyenler ve sektörü bir araya getirmesinin en önemli özelliği olduğunu belirten Bahar, şunları kaydetti:
"Turizm, Türkiye'nin rekabet gücü en yüksek sektörlerindendir. Çarpan etkisi ile birlikte turizm, makro ekonomik olarak toplamda 96 milyar dolarlık hasıla yaratmaktadır. Sektörde dolaylı ve doğrudan olmak üzere 3 milyona yakın insan istihdam edilmektedir. İleri-geri bağlantılar, tedarik zincirleri ve diğer alt sektörler de katıldığı zaman sektörden 10 milyona yakın insanın bir şekilde gelir sağlamakta olduğu öngörülmektedir."
Bahar, kongrenin ülke turizminde yaşanan sorunların çözümü için farklı önerilerin getirilebilmesi açısından önem taşıdığını kaydetti.
Açılış konuşmalarının ardından TÜROFED Başkanı Osman Ayık, TURED Başkanı Zeki Apalı, GEKA Genel Sekreter Vekili Özgür Akdoğan, Oxford Brookes Üniversitesinden Prof. Dr. Levent Altınay ve Kongre Dönem Başkanı Prof. Dr. Orhan İçöz, sunumlarını yaptı.
Kongreye, 61 üniversiteden 272 akademisyen ve 60 sektör temsilcisi katılırken, 148 bildiri yayınlanacağı öğrenildi.
Son Dakika › Kültür Sanat › 17. Ulusal Turizm Kongresi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?