"Devrim'in Arabaları Vardı" romanı yayımlandı

Elektrik mühendisinin yaklaşık 5 yıllık araştırmanın ardından ilk yerli otomobil Devrim'in yeniden üretilmesini bir aşk hikayesi üzerinden öyküleştirdiği "Devrimin Arabaları Vardı" romanı yayımlandı.

Elektrik mühendisi Metin Leblebicioğlu, emekliye ayrıldığı dönemde haber bültenlerinde Devrim otomobilleri ve mühendisleriyle ilgili haberlere rastladı.

Kısa araştırmalarla konuya merakı artan Leblebicioğlu, " Türkiye'nin ilk yerli otomobili" Devrim'i Eskişehir'deki özel müzesinde ziyaret etti.

Leblebicioğlu, kendisinin de mühendis olması nedeniyle otomobili geliştiren ekipte yer almayı hayal etmesinden yola çıkarak, kitap yazmaya karar verdi.

Yaklaşık 5 yıl boyunca Devrim otomobiliyle ilgili araştırma yapan Leblebicioğlu, çocukken Devrim otomobilini yeniden üretmeyi hayal eden bir iş kadınının üretim serüvenini bir aşk hikayesi üzerinden anlattığı "Devrim'in Arabaları Vardı" adlı romanını yazdı.

Leblebicioğlu, dijital mağazalarda okuyucunun beğenisine sunduğu kitabı için sosyal medyada paylaşmak üzere tanıtım klibi de hazırlattı.

Leblebicioğlu, AA muhabirine, Türkiye'nin ilk yerli otomobil üretimi süreci hakkında birçok kitap yazıldığını, kendi yazdığı kitapta ise yeniden üretilmesi sürecinin ele alındığını söyledi.

"Devrim'in Arabaları Vardı" romanına çok emek verdiğini belirten Leblebicioğlu, "Yeni bir bakış açısı kazandırmak amacıyla çocukluk hayalini gerçekleştirmek isteyen başarılı bir iş kadınının Devrim otomobilini yeniden üretmeye çalışmasını bir aşk hikayesiyle harmanlamaya çalıştım." dedi.

Kitabın yalnızca otomobil üretim sürecini anlatmadığını dile getiren Leblebicioğlu, "Bu kitabı yazmaktaki amacım, Türkiye'nin ilk uçak ve otomobil üretimini okuyucuya aktarmaktan çok, özellikle gençleri ülkemizin ekonomik ve sosyal kalkınmasında rol almaya teşvik etmektir. Romanımda genç bir iş kadınının çocukluk hayalinin peşinden koşmasını, hayalini gerçekleştirmek için harekete geçmesini anlatıyorum." diye konuştu.

Romanda uçak fabrikasının kapatılmasından Devrim otomobilinin seri üretime geçememesine kadarki sürecin de işlendiğini anlatan Leblebicioğlu, okuyucuyu sıkmadan, ayrıntılara boğmadan merak ve heyecan içinde okunabilecek sürükleyici bir roman olduğunu kaydetti.