Karantina dönemi sizin için nasıl geçti?
Karantina başlarken köpeğimin böbrek yetmezliği yaşadığını öğrendim. İki ay boyunca hep onunla ilgilendim. Hatta evde olduğumuz için çok mutluydum çünkü bana çok ihtiyacı vardı. Sabah ilaçlarını vermek, günde iki defa serum takmak derken günler umut besleyerek geçiyordu. Fakat köpeğimi kaybedince ben de herkesin bahsettiği o karantinayı daha iyi anladım. Duvarlar üstüme üstüme gelmeye başladı. Biraz kafamı dinlemeye verdim diyebilirim. Çok fazla yeni şeyler yapamadım. Üzücü bir dönemden geçtiğimi söyleyebilirim.
Pandemi size ne öğretti?
Sanırım özellikle bu dönemde hayatın ne olursa olsun devam ettiğini ve insanların yorumundan çok içinden geleni yapmanın kıymetli olduğunu öğrendim. Evde kaldık, hayallerimizi rafa kaldırdık, sevdiklerimizden uzaktık. Ama hayat bir şekilde devam ediyor ve her şey çok hızlı değişebiliyor. Anın tadını çıkarmak lazım. Bazen hayatta tek bir doğru varmış gibi görünüyor ve siz o doğru karşısında "ben yanlışım" der yıkılabilirsiniz. Hepimiz yıkılıyoruz, bir şeyler ters gidiyor, heveslerimiz kayboluyor. Fakat bu kısacık ömürde kimse "yanlış" değildir. Herkes sadece farklıdır.
Hayatımı akışına bıraktım
Rus bir anne ile Türk bir babanın çocuğusun. İstanbul'a yerleştiğinde kültür şoku yaşamadığını söylüyorsunuz. Oyunculuğa başlamanız nasıl oldu?
Tiyatroya hep ilgim vardı. Rusya'da dedemle bir oyun seyretmeye gitmiştik, sahneyle ilk karşılaşmam orada oldu. Sonra Türkiye'ye taşınınca ailem sosyalleşmem için beni tiyatro kursuna yazdırdı. Çocuk oyunlarında oynadım. Sonra da halamın beni bir ajansa yönlendirmesiyle serüven başladı. Hedef koymaktansa hayatımı akışına bırakmayı seviyorum. Bilmiyorum belki zamanla bu değişir ama şimdilik böyle.
Hayattaki sınavım
okullarla oldu
Havacılık lisesinde okumuşsunuz... Liseye başlayana kadar dizilerde oynamamıştım ve oyunculuk hayalleri biraz da uzak gelmeye başlamıştı. Aslında liseyi de tiyatro ağırlıklı okumak istiyordum ama kazandığım okul evime çok uzaktı. Önüme havacılık lisesi çıkınca pilot olmaya heveslendim ve o liseye gittim. Sonrasında lisede okurken 3 yıl boyunca "Paramparça" dizisinde oynayınca bütün dengeler değişti. Tiyatrodan kopmak istemediğimi fark ettim ve Kadir Has Üniversitesi Tiyatro bölümü sınavlarına girip kazandım. Ama ne yazık ki henüz okula başlayamadım. Dizi varken okumak gerçekten zor. Sanırım bu benim hayattaki sınavlarımdan biri, lisede de böyle olmuştu.
Son Dakika › Magazin › Alina Boz: Hayattaki sınavım okullarla oldu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?