Hayat Hızla İnternete Kayarken... - Son Dakika
Magazin

Hayat Hızla İnternete Kayarken...

Hayat Hızla İnternete Kayarken...

Her Ne Kadar Teknoloji Hayatımızı Etkisi Altına Alsa Da, Ben Teknolojiye Ayak Uydurmaktan Hiç...

17.08.2013 09:02
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Her ne kadar teknoloji hayatımızı etkisi altına alsa da, ben teknolojiye ayak uydurmaktan hiç hoşnut değilim. Eskiden yurt dışına gidenlerden talep ettiğim dergileri, artık iPad'den okuyorum. Oysa televizyon karşısında kanepeye uzanıp kağıt kokusu eşliğinde dergi sayfası çevirmenin tadı bambaşkadır. Eskiden güzel bir fotoğrafın olduğu sayfayı kesip saklardık. Şimdi ise 'screenshot' hayatımızı esir almış durumda. Dergi sayfaları yerine artık Pinterest, Instagram, Twitter veya internette gördüğümüz haber ya da fotoğrafın ekran resmini çekip saklıyoruz. Hayat bizim anlayamadığımız bir hızda internete kaymaya başladı. Oturduğumuz yerden Amerika'da beğendiğimiz bir ayakkabıyı sipariş ediyor ya da yabancı haber siteleri ve Twitter sayesinde, dünyanın diğer ucundaki bir haberi anında öğreniyoruz. Bu nedenle aylık dergiler de yepyeni bir şekle bürünmeye başladı. Artık onlar da farklılığın peşinde; iddialı çekimler, ses getiren röportajlar ve blog tadında kısa ve bilgilendirici haberler yapmaya başladılar.

EN ÖN SIRA HaLa ONLARIN

Yine de günümüzde hala sadece dergi editörleri, moda haftalarını en önden izleme ve ünlü tasarımcılarla röportaj yapma şansına sahip. Gündemdeki haberleri de, dergilerden daha çok takipçisi olan blog'larında ve sosyal medyada paylaşıyorlar. Dergilerin rakibi gibi görünse de, aslında aynı kulvarda bulunan blog'lar ve online dergiler, her geçen gün büyümeye devam ediyor. Hatta bazıları, dergiciliğin şıklığını internete uyarlıyor. Tabii bu sitelerin arkasında yine ünlü editörler bulunuyor. Son zamanlarda çalıştığı dergiden ayrılıp ya da dergideki işiyle birlikte internette ses getiren projelere imza atan editörlerin adını sık sık duymaya başladım. Üstelik bunlar dergi dünyası dendiği zaman ilk akla gelen, köklü isimlerdi. Örneğin; İngiliz Harper's Bazaar'ın eski genel yayın yönetmeni Lucy Yeomans, Net-a-Porter'nin yeni online dergisi The Edit'in başına geçti. Marie Claire'in sevilen aksesuvar editörü Taylor Tomasi Hill ise görevini, Moda Operandi'de çalışmak için bıraktı.

TÜRKİYE'Yİ DE SARDI

İngiliz Vogue'un güzellik editörü Susannah Taylor, The Times'ın editörü Sarah Vine ile birlikte; Get The Gloss adında bir güzellik sitesi kurdu. Türkiye'de de bu akım etkisini göstermeye başladı. Üstelik bunu gerçekleştirenler; fikirlerine saygı duyduğum, her daim ürün alışverişinde bulunduğum üç güzellik editörü... Kısa süre önce online güzellik dergisi Beauty- edit.com'u kuran Debora Zakuto, Eda Şentürk ve Gül Çital'ın isimlerini duymuşsunuzdur. Debora daha önce Marie Claire ve InStyle'da çalıştıktan sonra şimdi L'Officiel Türkiye'de güzellik editörlüğü yapıyor. Eda ise Elele'nin 10 yıllık editörü. Gelelim Gül'e... Süper, InStyle ve Vogue'da güzellik editörlüğü yaptıktan sonra, hayatının macerasına atılarak kendini bu siteye adadı. Bu üçlü; makyaj, cilt bakımı, saç trendleri ve en yeni parfümler gibi birçok konuyu okuyucularıyla paylaşıyor. Türkiye'den ve dünyadan güzellik adresleri, konunun uzmanı saç stilistleri, makyaj artistleri ve dermatologların görüşleri, editörlerin kişisel deneyimleri; Beauty-edit'te yer alan diğer güzellikler. Sosyal medyada yer alan çekimlerse göz alıcı. Yeni ürünleri denemekten hoşlanıyor ve saatlerce ayna karşısında vakit geçirebiliyorsanız, beautyedit'te mutlaka ilginizi çeken bir şeyler bulacaksınız.

Sabah : http://www.sabah.com.tr

Kaynak: Sabah.com.tr

Son Dakika Magazin Hayat Hızla İnternete Kayarken... - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement