İşe Sinemayla Başladığım İçin Şanslıyım - Son Dakika
Magazin

İşe Sinemayla Başladığım İçin Şanslıyım

İşe Sinemayla Başladığım İçin Şanslıyım

Televizyon dünyasının başarılı oyuncusu Kenan Ece, "Bu işe diziyle değil, sinema filmiyle girdim.

13.11.2011 10:30
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Yakışıklı aktör Kenan Ece'nin hayatı, Türkiye'den çok yurt dışında geçti. 1980 yılında Dubai'de doğan Ece, Avusturya Lisesi'ni bitirdikten sonra Amerika'ya okumaya gitti. Davidson College'da tiyatro ve ekonomi eğitimi gördü. New York'tayken özgeçmişini İrlanda'da yatırım yapan bir Türk şirketine gönderip İrlanda'ya giderek iki yıl boyunca finans analistliği yaptı. Yolu Türkiye'ye düşen ve aktörlük yapmaya başlayan Ece, gençlik dergisi DYou'dan Artemis Çekti'ye konuştu.

YAŞ DEZAVanTAJ DEĞİL

Türkiye'ye geldikten sonra iki senede, altı dizide oynadınız. Peki nasıl bağlantı kurmuştunuz?

Her şey, Harika Uygur sayesinde oldu. Kendisi ablamın arkadaşıydı. Türkiye'ye geldiğimde aslında ben burada çok da fazla kalmayı düşünmüyordum. Ablam bir gidip görüşmemi istedi ve Harika'yla tanıştım. Onun üzerine işler gelmeye başladı.

Hemen ardından 'Yüreğine Sor' isimli filmden başrol için teklif geldi, değil mi?

Evet ve çok da hayırlı oldu benim için. Piyasaya diziyle değil, sinema filmiyle girdim. Bu, her oyuncuya nasip olmayacak bir şey. Herkes önce dizilerde oynayıp daha sonra sinemaya geçiş yapıyor. Ama ben bu sayede Yusuf Kurçenli gibi çok deneyimli bir yönetmenle çalışarak bu işe başlamış oldum.

Artık oyunculuğa çok genç yaşta başlanıyor. Oysa ki, siz 30 yaşında tanındınız. Bu sizce bir dezavantaj mı?

Ben, 27 yaşında bu işe başladım. Herkes bu hayatta belli bir yere farklı zamanlarda ve yaşlarda gelebiliyor. Benim hayatım da bu şekilde gelişti. Yaş, bence dezavantaj değil.

Şimdi yurt dışından gelen oyuncular furyası var: Cansel Elçin, Fırat Çelik gibi... Bu tayfaya dahil olmaktan ürküyor musunuz?

Hayır. Ama ilk geldiğimde, Harika ve menajerim Zeynep'le tanıştığımızda bana biraz şüpheyle baktılar. Çünkü yurt dışına gidip birtakım dersler alıp "Yurt dışında oyunculuk okudum" diyen çok kişi vardı. Onlar da emin olamadılar ve bana 'Acaba atıyor mu?' diye baktılar. Ama benim böyle bir korkum olmadı. Kendimi bir furyaya ait hissetmiyordum. Kendi kişisel gelişimimle ve seçimlerimle seyircinin beni hak ettiğim noktaya getireceğini düşünüyordum. Ayrıca yurt dışından ülkemize gelen isimleri de çok başarılı buluyorum.

YAPIMCILAR ÖN YARGILI

Sizin için yapılan 'Ediz Hun'a benziyor' yakıştırmalarını reddediyorsunuz ama Ediz Hun'dan sonra bu kadar 'beyaz yakalı' bir tip olarak sadece varsınız. Ayrıca tuhaf bir şekilde hikayeleriniz de benziyor

Ben öyle düşünmüyorum. Oyuncuların göründüğünün arkasında oynayabileceği karakterler de çıkabilir. Ama yapımcılar, oyuncuları değerlendirirken ilk gördükleri intibaya göre rol veriyorlar ve riske girmek istemiyorlar. Tipine göre değerlendirilmek Türkiye'de her oyuncu için bir dezavantaj. Mesela; Doğulu tipi olana işadamı rolü vermeyebilir ama halbuki Doğulu olan işadamları da var. O zaman ne olacak? Bu hiç düşünülmüyor.

KERİMAN HALİS BENİM HALAM

Yeni projeleriniz neler?

Özer Kızıltan'ın çektiği 'Beni Unutma' isimli filmde Mert Fırat ve Açelya Yılhan'la birlikte rol alıyorum. Bu filmde çalışırken büyük zevk aldım. Onun dışında şan dersleri alıyorum. Bir müzikal projesi söz konusu. Ama netleşen bir şey yok!

Sanatçı bir aileden geliyorsunuz yanlış bilmiyorsam...

Evet. 'Ayşe Opereti'nin bestekarı Muhlis Sabahattin, ilk Türk kadın müzisyenlerinden onun kardeşi Neveser Kökdeş, benim akrabam. Onun dışında Keriman Halis benim büyük halam olur. Ayrıca Türkiye'nin en önemli tenorlarından Mete Uğur var. Onun kızı Deniz Uğur da oyuncu. Yani ailenin genelinde sanata ilgi var.

Sabah : http://www.sabah.com.tr

Kaynak: Sabah.com.tr

Son Dakika Magazin İşe Sinemayla Başladığım İçin Şanslıyım - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement