Aile ve Sosyal Politikalar Bakan Yardımcısı Mehmet Ersoy, Sinop'ta devam eden demokrasi nöbetine katıldı.
Her akşam valilik binası önünde tutulan nöbet farklı kurumlar tarafından düzenleniyor. Dün akşam Devlet Su İşleri ve Meteoroloji tarafından düzenlenen program yoğun ilgi gördü. Programa çok sayıda vatandaşın yanı sıra Aile ve Sosyal Politikalar Bakan Yardımcısı Mehmet Ersoy, Sinop Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nihat Dalgın, Sinop İl Emniyet Müdürü Yusuf Biner, AK Parti Sinop İl Başkanı Ali Çöpçü katıldı. Program saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından başladı. Program aralarında Devlet Su İşleri'nin organize ettiği stantlarda vatandaşlara sandviç ve meyve suyu ikramında bulunuldu.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakan Yardımcısı Mehmet Ersoy yaptığı konuşmada, milli birliği ve beraberliği bozmaya hiç kimsenin gücünün yetmeyeceğini vurguladı. Ersoy, "Sevgili hemşerilerim, yakın dönemdeki darbeleri ya yaşamış ya duymuşsunuzdur. Biz 1960 ihtilalini, rahmetli Menderes'imizi nasıl yediklerini babamızdan dinledik. 1970'i şöyle böyle biliyoruz. 1980'i yaşadık, ama 28 Şubat'ı iliğimize kadar hissettik. Türkiye de demokrasinin ne demek olduğunu, inanç hürriyetinin ne demek olduğunu 28 Şubat darbesi ile postalların darbesi ile genç kızlarımız inim inim inlerken anlamıştık. Ancak 1960'ta Menderes'in dayanacak gücü yoktu, organizasyonu yoktu. 70 ve 80'de şapkasını alıp kaçanlar vardı. 28 Şubat'ta ayakta kalmayı istedik fakat başaramadık, direncimiz muvaffak olamadı. Ne zaman ki 27 Nisan geldi, biz özgüvenimizi kazandık. Anayasa'ya göre siz 276 milletvekili kabulü ile Cumhurbaşkanı seçebilirdiniz ama Meclis'in içine 367 milletvekili girmese bu seçimi yapamazdınız, bu seçimi yaptırmadılar arkasından asker dayattı. O zaman anladık artık bu milletin iradesine sahip çıkacak yürekli insanlar tarafından yürütülüyor olduğumuzu. Türkiye'de ilk defa asker hükümete muhtara verdi, hükümet de ben milletten başkasını tanımam dedi ve o zaman başarısız kaldılar. Artık Türkiye'de bir daha darbe konuşulmasın, milli irade zarar görmesin diye mücadele ediyorduk ve 15 Temmuz akşamına geldik. O akşam sadece Türk tarihinin değil dünya siyasi tarihinin de dönüm noktalarından biri olmuştur. Türk toplumu kimsenin aklına gelmeyecek kahramanlıkla dünya tarihini yeniden şekillendirmiştir. Artık dünya da darbenin yapılamayacağı, tankların insan iradesini ve iman gücünü yetmeyeceğini bir kez daha cenabı Allah bize göstermiştir. Eğer birileri bu amaca ulaşmış olsaydı sadece ihtilal değil paylaşım, bölüşme ve ihtilale sebep olacaktı. O gece İstanbul da o gece Ankara da yaşayanlar tüyleri diken diken olarak hatıralarını mutlaka torunları da anlatacaklardır. Türkiye insanoğlunun bu kadar alçak bu kadar lanet ve şerefsiz olabildiğine o gece şahit olmuştur. Topluca sivil insanların yapmayın etmeyin diye bağırdığı yerlerde kafalarına bomba yağmıştır. Genelkurmay'da, Çankaya'da, Kızılay'da biz kardeşiz siz bu ülkenin askerlerisiniz, insan kendi inanına silah sıkar mı diye yalvaran insanların üzerine nasıl otomatik silahlarla ateş edildiğinde bu insanlar şahit olmuştur. Bu millet dünya tarihinin gıpta ile yazacağı bir başarı gerçekleştirdi. Elhamdülillah bu badireleri atlattık. Bundan sonra bu insanların bir çılgınlık yapma ihtimallerine karşı bu günleri geçirene kadar Cumhurbaşkanımızdan ikinci çağırıyı alana kadar meydanları boş bırakmamaya milli irademize sahip çıkmaya çalışacağız" dedi.
"Bu kadar şerefsiz, bu kadar hain olabileceklerini hiç düşünmedik"
Bakan Yardımcısı Mehmet Ersoy şöyle devam etti:
"17-25 Aralığa kadar birçok dostumuz bizleri ikaz etti. 'Bunlar haindir, bunlar gizli gizli örgütleniyorlar, devleti ele geçirecekler, bunlar askeriyeyi ele geçirecekler uyanık olun, bunlara inanmayın' dediler. Doğrusunu söyleyelim inanmadık. Çünkü elinde Kur'an, dilinde iman olanların, dünyanın her yerinde Türkçe konuşan çocuklar yetiştirenlerin bu kadar şerefsiz bu kadar hain olabileceğini hiç düşünmedik, hiç inanamadık. Ama 17-25 Aralık oldu kafamız dank etti. Bunların nasıl bir tezgah kurduğunu o gün anladık. Devletin üst düzey yöneticilerinin yanındaki her adam meğer onlar için bizi dinliyormuş. 15 Temmuz akşamı Türkiye Büyük Millet Meclisi başta olmak üzere valiliklerimiz milli teşkilatlarımız emniyet güçlerimiz askeri güçlerimizin üstüne bombalar yağmaya başladığında, millet sokağa çıktığında onlarında üstüne bombalar yağmaya başladığında nasıl bir küresel tezgah olduğunu anladık. Bu darbe girişimi bize çok önemli bir şey öğretti, biz birbirimize muhtacız ve birbirimizden başka hiç kimsemiz yok. OHAL'den hiç kimse rahatsız olmasın. Olağanüstü haller sıkı yönetimler insanları evlerine tıkmak için yapılırken biz vatandaşlarımızı, kardeşlerimizi sokaklara, meydanlara davet ediyoruz. Bunu kime karşı yapıyoruz, sizin iradenize ipotek koymaya çalışan hangi güç varsa ona karşı dayanışma içinde olmaya davet ediyoruz. Bundan daha güzeli olabilir mi? Bundan sonra hepimiz anladık kim bunlara destek veriyorsa kim bunlara yardım ediyorsa, kim bunların önünü açıyorsa vatan hainidir, şerefsizdir. Türkiye böyle acı tecrübeler yaşamasın diye herkes aklını başına alacak ve sonuna kadar bu mücadelemizi devam ettireceğiz. Yine aynı şekilde mücadelemizi devam ettirirken kimseyi incitmemeye gayret göstereceğiz. FETÖ terör örgütüne mensup olmak onlara yardım ve yataklık etmek bir alçaklıktır, yüz kızartıcı bir utançtır. Çakallar puslu havayı severmiş. Hesabı fırsat kollayan insanlardan uzak duralım. Devletin içinde olan bu çakalları da tek tek ayıklayacağız. Allah bir daha ne bize ne de dünyadaki diğer ülkelere 15 Temmuz tarihinde yazdığımız tarihi kimseye yazmak yazdırmak durumunda bırakmasın."
Ardından konuşma yapan Sinop Valisi Kemal Cirit de darbeye hayır diyen vatandaşlara minnet duyduğunu vurgulayarak, "Biz biliyoruz ki bu üst akılın kullanıcıları, küresel gücün uygulayıcıları bu ülkenin vizyonunu söndürmek istediler. İşte onlara en güzel cevabı önce bu meydanlarda toparlanan halkımız sonra 79 milyon ayrı siyasal yelpazenin neresinde bulunursa bulunsun karşı durarak hayır demeyi başardı. Bunun için hepinizi bir kez daha tebrik ediyorum ve onun için siz kıymetli Sinoplulara yediden yetmişe bugün elinde, kucağında çocuklarıyla, aksakallı dedelerimizle buraları doldurarak onlara en güzel cevabı verdiniz. Bundan sonra hiç kimse bu milletin iradesinin karşısında duramayacağını bir kez daha anladı" diye konuştu. - SİNOP
Son Dakika › Politika › Bakan Yardımcısı Ersoy: 'Bu Kadar Hain, Bu Kadar Şerefsiz Olabileceklerini Düşünmedik' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?