Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik iddialarına ilişkin, "Eğer elinde kesin bir delil varsa buyursun ortaya koysun, açsın davasını, mahkemeye sevk etsin. Ama ben onun elinde bir şey olduğu kanaatinde değilim" dedi.
İşler, Haber Türk televizyonunun canlı yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
İşler, soru üzerine, Twitter'ın mahkeme kararlarını uygulamaması nedeniyle Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) tarafından erişiminin engellendiğini anımsattı. Yapılan görüşmeler sonucu bazı taleplerin karşılandığı, bazılarının görüşmelerinin devam ettiğini dile getiren İşler, "Umut ederiz ki bu görüşmeler de tamamlanır, Twitter'ın erişimi de en kısa zamanda sağlanır" diye konuştu.
"Görüntüler kalktığında Youtube'daki erişim de mi sağlanacak?" sorusu üzerine İşler, "Kesinlikle, dün eğer kaldırmış olsaydı Youtube kapatılmayacaktı ki" dedi. TİB'in gerekli görüşmeleri yaptığını anlatan İşler, "Ama engelleme yapılmadığı için milli bir meselede, devletin milli güvenliğini ilgilendiren bir meselede elbette ki devlet olarak eli bağlı duramazdık, çaresiz kalamazdık, gerekli tedbirleri aldık ve engelledik" ifadesini kullandı.
"Facebook ile ilgili bir şey var mı?" sorusunu da İşler, "Kesinlikle öyle bir şey yok. Bizim ne 'Youtube'u yasaklayalım' diye bir hedefimiz var ne 'Twitter'ı yasaklayalım' diye bir hedefimiz var ne 'Facebook'u yasaklayalım' diye bir hedefimiz var. Öyle bir gayemiz de yok. Biz özgürlükçü biz iktidarız" dedi.
Twitter'ın ABD, Fransa, Almanya gibi ülkelerin taleplerini karşıladığına dikkati çeken İşler, "Twitter, Türkiye'ye üçüncü dünya muamelesi yapamaz. Türkiye'yi muz cumhuriyeti kabul edip bu şekilde bir muamele çekemez, buna müsaade etmeyiz" diye konuştu.
Twitter'ın bir hesap yanılgısına düşmüş olabileceğini ifade eden İşler, şunları kaydetti:
"(Şu anda Türkiye'de bir mücadele var, bir tarafta iktidar, diğer tarafta paralel çete ve onunla birlikte hareket eden CHP ve MHP var. Bunlar zaten habbeyi kubbe yapıyorlar. Böyle bir mücadele varken biz Türkiye'nin taleplerini kaile almayabiliriz. Türkiye Hükümeti de buna cesaret edemez) gibi bir yanılgıya kapılmış olduğunu düşünüyorum. Ama Sayın Başbakanımızın kişiliğini, şahsiyetini iyi tanımadıklarını düşünüyorum, böyle bir yanılgıya kapıldılarsa."
-"Bu casuslarla Kılıçdaroğlu'nun ne alakası var"
İşler, "Kılıçdaroğlu, Suriye konusunda Hükümete uyarıda bulunmuştu, bu uyarıların ardından ortam dinlemesinin çıkmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine, bunu çok manidar bulduğunu söyledi.
Kamuoyunun Kılıçdaroğlu'ndan açıklama beklediğini ifade eden İşler, "Bir hafta, 10 gün önce yaptığı uyarıların kaynağı neydi onu bir açıklasın bakalım. Gerçi açıklamasına gerek kalmadı, kaynağının paralel yapı, paralel örgüt olduğu çok net şekilde anlaşılmış oldu" dedi.
İşler, "Şimdi bu bilgi Sayın Kılıçdaroğlu'na nereden geldi, öncelikle bunu açıklaması lazım. Bu bir gizli ortam dinlemesi, bir casusluk girişimi. Bu casuslarla Kılıçdaroğlu'nun ne alakası var, onun açıklanması lazım. Bu tehdidi, saldırıyı yapanın paralel örgüt olduğu biliniyor. Bu paralel örgüt ile CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun bu samimiyeti nereden kaynaklanıyor" diye konuştu. İşler, paralel yapının CHP'yi yönettiğini çok net şekilde gördüğünü belirtti.
17 Aralık operasyonundan sonra, Türkiye'de yapılan kirli işlerin, tehdidin, şantajın arkasında paralel yapının olduğunun ortaya çıktığını dile getiren İşler, buna rağmen CHP ve MHP'nin sergilediği tavrı eleştirdi.
"Kılıçdaroğlu'nun 'Başbakan Erdoğan'ın Deniz Baykal'ın özel hayatıyla ilgili görüntüleri izlerken çekilen görüntünün kendisine geldiğine' ilişkin" iddialarının hatırlatılması üzerine de İşler, Kılıçdaroğlu'nun ortaya koyduğu iddiaları ciddiye almayı düşünmediğini ve bunu kimseye tavsiye etmediğini söyledi.
Kılıçdaroğlu'nun, Türk siyasi tarihinin gördüğü ve göreceği en tutarsız siyasetçilerden birisi olduğunu öne süren İşler, "Eğer elinde kesin bir delil varsa buyursun ortaya koysun, açsın davasını, mahkemeye sevk etsin. Ama ben onun elinde bir şey olduğu kanaatinde değilim" ifadesini kullandı.
-"Türkiye'de dinlendiğini düşünmeyen kim kaldı ki?"
İşler, "Artık devletin zirvesinin, bu tür toplantılarda dinleniyor olabileceği kaygısını taşıyor musunuz?" sorusunu yanıtlarken, "Türkiye'de dinlendiğini düşünmeyen kim kaldı ki?" dedi.
Devletin zirvesinin, kriptolu telefonların dinlendiğinin ortaya çıktığını anımsatan İşler, "Mahremiyet kalmadı maalesef. Teknolojinin ilerlemesi de belki bu tür sonuçlar doğurdu ama herkeste bir endişe elbette var. Gerekli tedbirler alınıyor ama ne kadar başarılı olur. Dün Dışişlerinde yapılan o görüşmenin, gerekli tedbirlerin alınmasına rağmen bu şekilde sızması elbette ki devletin yeni tedbirler almasını gerektirecek bir gelişme" diye konuştu.
İşler, "Diyanetin, açıklamaları nedeniyle, siyasete alet olduğuna ilişkin eleştiriler aldığının" hatırlatılması üzerine de Diyanetin açıklamasıyla, dinin insan haklarına, mahremiyete bakışını ortaya koyduğunu belirterek, "Bundan niye rahatsızlık duyuyorlar? Diyanet siyaset yapmadı ki orada" dedi. - Ankara
Son Dakika › Politika › Başbakan Yardımcısı İşler Açıklaması - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?