Bu da Arınç'ın Açılımı

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın "Ergenekon" davasında tutuklu bulunan gazetecilerin "Darbe yapma emrini biz mi verdik, neden hala içerideyiz?" şeklindeki itirazlarına yönelik, "Bence bu feryada kulak vermeyiz" şeklindeki sözleri yankı buldu.

Arınç'ın söz konusu açıklaması genelde olumlu karşılandı. Anayasa Mahkemesi eski Başkanı Yekta Güngör Özden ile Adalet eski Bakanı Hikmet Sami Türk, Arınç'ın sözlerini "Hükümetin yeni bir açılım yapıyor" diye değerlendirdi. Buna karşın CHP'li Atilla Kart, Arınç'ı fırsatçılık yapmakla eleştirdi.

CHP Konya Milletvekili Kart, Anayasa Mahkemesi eski Başkanı Özden, Adalet eski Bakanı Türk, YARSAV Kurucu Başkanı ve Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Eminağaoğlu, Çağdaş Gazeteciler Derneği Başkanı Abakay, konuyla ilgili ANKA'ya yaptıkları değerlendirme şöyle:

-"FIRSATÇI BİR YAKLAŞIM"-

CHP Konya Milletvekili Atilla Kart: "Sayın Arınç adalet ve hukuk duygusuyla ve bağımsız yargı dileği ile bunları söylemiyor. Sayın Arınç Haberal'dan hiç bahsetmiyor. Gelinen nokta Sayın Arınç, kendince bu insanların yaşadığı mağduriyeti ve bunun toplumdaki yansımalarını siyaseten kullanmak amacıyla propaganda ve adalet duygusuna sahip olduğu izlenimi yaratmaya çalışıyor. Arınç, kendince Balbay ve Özkan'ı bu süreçte ihbarcı olmaya zorlayan ucuz fırsatçı bir yaklaşım içinde. Arınç'ın ifadelerini bu insanların yaşadığı mağduriyete ve yaşadıkları haksızlığa çözüm üretmek yerine, onun üzerinden bile siyaseten prim sağlamaya çalışan fırsatçı bir yaklaşım olarak değerlendiriyorum."

-"AÇILIM DENEMESİ"-

Anayasa Mahkemesi eski Başkanı Yekta Güngör Özden: "Hükümetin kendisinin neden olduğu, bir yapaylık sergileyen ve bugüne kadar işlemleriyle yakınmalara neden olan kimi hastalıkların ve kimi ölümlerin içinde yer aldığı bu Ergenekon ortamında giderek alınan ifadeler gösteriyor ki suçlamalar gerçekle uyumlu değil. Bu eleştirilerin altında kalan hükümet kendisinin karşıtlarını susturmak için hoşgörüyle ya da hukuku kullanarak almaya çalıştığı sonuçların olumsuzluğu görünce bunun ağırlığından kurtulmak için Bülent Arınç'ın ağzıyla kendilerine özgü açılım denemesine girmek istiyorlar. Asıl sorumluluk bu işte görevli olan hukukçulardır. Bugüne kadar, kesinleşmiş kazalar bile işkence şeklinde çektirilemez. Bu tutuklamalar işkencenin üzerine çıkan ağırlık sergilemektedir. İktidar partisi yeni okşama rüzgarları estirmektedir."

-"YENİ BİR AÇILIM OLABİLİR"-

Adalet eski Bakanı Hikmet Sami Türk: "Sayın Arınç'ın söylediği sözler yargıya müdahale taşımamak kaydıyla, doğrudur. Sayın Başbakan Yardımcınsın tespitine katılırım. Subaylardan tahliye edilmeyen yok. Öbür taraftan gazeteciler ve Haberal hala içeride. Yani bir suç istinatı varsa elbette yargılama yapılması gerekir. Buna kimsenin itirazı yok. Bu adamları içeride tutmanın bir anlamanı bulamıyorum. Bu insanlar kaçacak değil. Davanın ne zaman sonuçlanacağı belli değil. O feryatları Başbakan Yardımcısı haklı buluyor.

Ayrıca, halk oylaması, Anayasa değişikli değil de daha çok iktidar hakkında güven oylamasına dönüşecek sanırım. Arıç'ta AKP'nin önemli kurucularından biri. Bu ifade hükümetin yeni bir açılımı olarak değerlendirilebilir. Sayın Başbakan ile Arınç son derece yakınlardır. Bu nedenle bu yeni bir açılım olabilir. Bir suçlama var bunun hesabı verilsin. Ama tutuklamaya gerek yok. Hangi koşullarda tutuklama kararı verilebilir. Bunlar bellidir. Tutuklamam kararları gözden geçirilmelidir."

-"İÇTEN BİR SÖYLEM DEĞİL"-

YARSAV Kurucu Başkanı ve Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ömer Faruk Eminağaoğlu: "Bunları bizler söylediğimizde hemen suç duyurusunda bulunuluyor. Hakkımızda inceleme başlatılıyor. Bu tür açıklamalar hükümet kandından geldiği zaman, duyarlılık ve hassasiyet olarak değerlendiriliyor. Oysa hukuk herkes içindir. Yani insan haklarına yönelik ihlaller gündemden düşmediği ve ileri bir boyut kazandığı için bu ifadelerin içten bir söylem olmadığı duygusu herkeste hakim" dedi.

-"SAYIN ARINÇ ŞİMDİYE KADAR NEREDEYDİ"-

Çağdaş Gazeteciler Derneği Başkanı Ahmet Abakay: "Günaydın diyorum Bülent Arınç'a. Sağır sultan duydu bunu Sayın Arınç yeni duydu demek ki. Sayın Arınç'ın jetonu bu kadar geç mi düşüyor. Bu insanlar bir yılı aşkın süredir feryat ediyorlar. Zulüm altında olduklarını ifade ediyorlar. Bizim Bülent bunu duymuyor. Ama ne zaman ki artık mızrak çuvala sığmıyor. Ayıp olmasın diye, ileride "bak bende haksızlıklara karşıyım' diyebilmek için bu ifadeleri kullanıyorlar. İleriki günlerde bakın "bende bu insanların tutukluluğuna karşı çıkmıştım' demek için bu ifade kullanılıyor. Bu ifadeler oy kaygısı içinde kullanılmış olabilir. 2 yıldır neredeydin Sayın Arınç. Bir çok sanık tutuksuz yargılanıyordu. Ama ne zaman YAŞ kararlarıyla ilgili süreç ortaya çıktı. Mustafa Balbay'ların tutuklu gazetecilerin ifadeleri kamuoyunda haklı bir serzaniş olarak algılandı. "Benim çıkınımda bu da bulunsun' ileride bende derim diye Sadece Bülent Arınç değil bir çok kimse hak vermeye başladı. Ben bundan sonra bu konuda buna benzer ifadeleri boş sözler olarak propagandaya yönelik sözler olarak değerlendiriyorum. Yine de geç de olsa adalet işlemesi bir kazançtır."(ANKA)

(EÖ/ÖMR)