Dokunulmazlık Teklifi Haftaya Görüşülecek

AK Parti Grup Başkanvekili Naci Bostancı, hakkında dosyası olan milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılmasına ilişkin Anayasa değişiklikliği teklifinin birinci tur görüşmelerinin 17 Mayıs Salı günü, ikinci tur görüşmelerinin ise 20 Mayıs Cuma günü gerçekleştirileceğini bildirdi.

Bostancı, parlamentoda gazetecilere yaptığı açıklamada, dün TBMM Genel Kurulunda, MHP'nin araştırma önergesinin görüşülmesi önerisinde yapılan ikinci oylamada, yeterli çoğunluk olmasına rağmen TBMM Başkanvekili Pervin Buldan'ın fiili bir durum yaratarak Meclis'i kapattığını söyledi.

Buldan'ın bunu İçtüzüğe aykırı bir şekilde yaptığını savunan Bostancı, "Bunu elbette konuşacağız ve tartışacağız. Bu doğru bir tavır değil. Çoğunluk varken oldu bitti ile Meclis'i kapatmak olur mu?" diye konuştu.

Bostancı, hakkında dosyası olan milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılması ile ilgili Anayasa değişiklik önerisini, CHP ve MHP ile de müzakere ederek, gelecek hafta pazartesi ve çarşamba günü görüşmeyi planladıklarını belirtti. Bostancı, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Bu yönde grup önerimiz olacaktı. Zaten CHP'nin de hafta sonu kampı vardı. Perşembe günü Meclis'in kapanmasına ilişkin o tartışmalar yapılırken, CHP'li arkadaşlar da çok heyecan gösteriyordu kapansın diye. Beraber düzenlediğimiz bir takvim var, grup önerimiz çerçevesinde görüşmeler pazartesi ve çarşamba olacak hepsi biliyor. Peki o zaman Meclis'in kapanması için bu telaş niye? Bunu anlamak mümkün değil. Ondan sonra da çıkıp 'takvim değişti, bizim hafta sonu kampımız vardı, niye böyle oldu' diye dert yanmanın manası yok. Üstelik Meclis'te yeterli çoğunluk varken bunun ortaya çıkması, Meclis açısından talihsizliktir. Böyle bir şey olabilir mi?"

Naci Bostancı, son çalışma takvimine göre, 17 Mayıs Salı günü Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş hakkındaki gensorunun görüşüleceğini ve Anayasa değişiklikliği teklifinin birinci tur görüşmelerinin yapılacağını, teklifin sadece oylamasının yapılacağını ikinci tur görüşmelerinin de 20 Mayıs Cuma günü saat 11.00'de toplanacak Genel Kurulda gerçekleştirileceğini söyledi. Bostancı, CHP Grup Başkanvekili Engin Altay ile görüşüldüğünü belirterek, "Kısa sürede biteceği düşünüldüğünden, saat 11.00'de başlaması, CHP açısından da çok problem doğurmayacak bir saat gibi görülüyor." ifadesini kullandı.

"Meclis'in kapanmasını CHP'li arkadaşlar çok şenlikle karşıladı"

CHP Grup Başkanvekili Levent Gök'ün, "AK Parti'nin görüşme takvimini revize etmemesi durumunda, en kolay çıkacak yasaların bile bundan sonra çıkamayacağına" ilişkin sözlerinin anımsatılmasına Bostancı, "Hiçbir şey demek istemem. Sonuçta bu süreç bizden kaynaklı bir süreç değil. Meclis'in kapanmasını CHP'li arkadaşlar çok şenlikle karşıladı ama bunu anlamak mümkün değil. Perşembe günü Meclis kapatılırken, bunun haksız ve İçtüzüğe aykırı bir uygulama olduğunu kendileri de biliyor. Dolayısıyla bu bir durumdur ve bizim tercihimiz değildir. Bu, bir oldu-bitti ile Meclis'in kapatılmasının doğurduğu sonuçtur. Bunun üzerinden, 'gelecekte şöyle olur, böyle olur' tarzındaki değerlendirmeleri doğru bulmam." karşılığını verdi.

AK Parti Grup Başkanvekili Bostancı, "CHP'nin kampı bahane ederek cuma günü oylamaya katılmaması halinde ne olacağının" sorulması üzerine ise "CHP'nin kendi takdiri, bilemem. CHP'li üyeler, komisyonda da dokunulmazlıklar konusunda, 'şu yüzden yanlış, bu yüzden yanlış' diyerek ne kadar yanlış olduğunu anlattılar ama sonuçta biz 'evet vereceğiz' dediler. Ben de anlamadım doğrusu. Eğer katılmazlarsa şaşırmam." değerlendirmesini yaptı.

"İki referandum birlikte yapılabilir"

"AK Parti'nin dokunulmazlıklar ve Anayasa değişikliği tekliflerinin, takvimin uyması halinde aynı gün referanduma sunulup sunulamayacağı" ile ilgili görüşü sorulan Bostancı, "Olabilir tabii. Milleti iki kere sandığa götürmenin manası yok. Ama ümit ederim dokunulmazlık meselesi referanduma gitmeksizin, 367'nin üzerinde oyla kabul edilir. Çünkü benim gördüğüm, siyasetin ortak aklı selimi bunu gerektirir. Herkesin de yararına olanın bu olduğunu düşünürüm. Eğer referanduma giderse çok yüksek bir oy oranıyla geçeceğinden kimsenin şüphesi olmasın. Meclis'teki partilerin aklı selimle davranıp, o çerçevede bu işi referanduma götürmeden Anayasa değişikliğine evet demelerini bekleriz." diye konuştu.

Naci Bostancı, "(Böyle bir başkanlık sistemini kan dökmeden bu ülkede gerçekleştiremezsiniz) sözlerini söyleyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'ndan özür bekliyor musunuz?" sorusuna, şu yanıtı verdi:

"Elbette özür dilemesi gerekir. Çünkü, demokratik süreçlerde kanın ne yeri var? AK Parti başkanlığa ilişkin ne yapmış? 'Meclis'e getiririm, referandum olursa millete götürürüm, millet iradesi en yüksek değerdir' demiş. Şimdi bu kan nereden çıkıyor? Bu, şu demektir? 'Benim sayım yetmeyebilir ama tehdit ve şantajla ben istediğim sonucu sağlarım'. Böyle bir tavır olabilir mi? Aslında bu tavır yeni değil. CHP'nin Anayasa Komisyonundaki tavrını hatırlayın. 'Parlamenter sistemi tartışmalıyız' diyor. AK Parti de başkanlık sistemini tartışmak istiyor ama CHP 'hayır, sen başkanlık sistemini tartışamazsın, sadece parlamenter sistemi tartışabiliriz' diyor. Afedersin ama kimin na tartışacağına sen mi karar vereceksin? Despotluk dediğimiz şey bu değil midir? Başka partilerin de neyi önereceğine ilişkin karar verme hak ve yetkisini kendinde gören bir siyasi aklın literatürdeki karşılığı despotiktir.

Tersini düşünelim, diyelim AK Parti Anayasa Komisyonunda, 'kardeşim ben yüzde 50 oy aldım. Sadece başkanlığı tartışırız, sakın kimse parlamenter sistemi tartışmasın.' diyor. Neler söylenirdi buna? Sayın Kılıçdaroğlu'nun bu tavrı yeni bir tavır değil. Muharrem İnce, 'asıl diktatör sensin' demişti. İnsanın içinden yükselen bir diktatörlük oluyor galiba. Sayın Kılıçdaroğlu'ndan beklentimiz; anamuhalefet partisinin Genel Başkanıdır, bu çerçevede demokratik süreçlerin parametrelerini esas alan bir dikkat, nezaket ve üslup içerisinde bu yersiz, manasız ve abesle iştigal olan sözünü düzeltmesidir. Düzeltmese de kendisi bilir."

Bostancı, "Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun AK Parti'li milletvekillerine bir toplantıyla veda edip etmeyeceğinin" sorulması üzerine, "Bu konuda şu anda bir netlik yok ama muhakkak milletvekilleriyle bir araya gelir." dedi.