Müslüman Parlamenterler Forumu Başkanı Yardımcısı Dr. Nasır es-Sani, demokratik değişim ve iktidarın barışçıl yollarla el değiştirmesi ilkelerinden asla taviz verilemeyeceğini belirterek, "Demokrasiye karşı yapılan bu darbe ve bu noktada darbecilerle işbirliği yapmak, Batı'nın özgürlük sembollerine bir ihanettir" dedi.
Müslüman Düşünürler Forumu Genel Sekreterliği ve Müslüman Parlamenterler Forumu Genel Sekreterliği tarafından Bağcılar Retaj Royale Hotel'de düzenlenen "Halk İradesine Darbe Karşısında Dünyanın İmtihanı" başlıklı konferansın açılışında konuşan Dr. Nasır es-Sani, Türk halkının demokratik seçimi olan Adalet ve Kalkınma Partisine teşekkürlerini arz etmek istediğini ifade ederek, "Eşsiz lider Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve yol arkadaşlarının hepsine teşekkür ediyorum. Allah'tan dilerim ki Müslümanların ve özgür halkların davalarına her zaman sahip çıkarlar. Allah onları hileden korusun" dedi.
Mısır'ın son olarak yaşadığı askeri darbenin ardından, insan hak ve hürriyetlerinin ayaklar altına alındığını ve insan özgürlüğünün acımasız şekilde bastırıldığı bu ortamın demokratik esaslara, insan hak ve özgürlüklerine açık bir saldırı olduğunu belirten Dr. Nasır es-Sani, şöyle devam etti:
"Her ne kadar seçilmiş başkanın performansı tartışılabilir olsa da demokratik yol ancak demokratik yollarla düzeltilebilir. Askeri darbeler ve bu darbelerden ortaya çıkan bu olayların hiçbir şekilde hukuki bir dayanağı olamaz. Güçlü göstergeler bulunmakta ve karşı devrim güçleri ortaya tekrar çıkmaktalar. Bu güçler Arap Baharı ile ortadan kaldırılan güçlerdir ve bunlar tekrar askeri darbelerle kendilerine hukuki dayanak aramaktadırlar. Artık bunlarla, susarak ya da çeşitli gerekçelerle işbirliği yapmanın çıkar bir yol olmadığını görmek gerekiyor. Demokratik değişim ve iktidarın barışçıl yollarla el değiştirmesi ilkelerinden asla taviz verilemez. Demokrasiye karşı yapılan bu darbe ve bu noktada darbecilerle işbirliği yapmak, Batı'nın özgürlük sembollerine bir ihanettir."
Siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları gibi toplumun çeşitli kesimlerinden insanların birarada bulunduğu askeri darbelere karşı demokrasiyi destekleme projesini başlatmak istediklerini anlatan Dr. Nasır es-Sani, demokrasinin normal seyrinin devam etmesi gerekliliğine vurgu yapmak istediklerini söyledi.
Dr. Nasır es-Sani, proje ile karşı devrimlerin karşısında durmak istediklerini ve uluslararası komitelerde bulunan ilgili kimseleri bu noktada ikna etmeye çalışmak istediklerini sözlerine ekledi.
- Müslüman Düşünürler Forumu Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Sani es-Sa'di
Müslüman Düşünürler Forumu Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Sani es-Sa'di, Arap Baharı'na değinerek, bölgedeki bazı halkların ülkelerindeki despotik yönetimlere karşı ayaklandıklarını ifade etti.
Bölgedeki vatandaşların içinde özgürlük rüzgarı esmeye başladığını ve bir beklenti içerisine girdiklerini belirten Dr. Sani es-Sa'di, halkların yavaş yavaş hür iradelerine sahip olmak istediklerini dile getirdi. Dr. Sani es-Sa'di, Arap Baharı'nın Tunus ile başlayıp Mısır'la devam ettiğini belirterek, şöyle devam etti:
"İnsanlık onuruna ve özgürlüğüne yaraşır şekilde halklar iradelerine sahip olmak istediler. Despotlara karşı oldular. Ancak bugün olup bitenlere baktığımız zaman, halkların devrimine karşı devrimler meydana gelmiş ve onların hayalleri ayaklar altına alınmıştır. Uluslararası toplumun büyük devletleri nerededir? Bizim halklarımıza demokrasi dedikleri dersleri düne kadar veriyorlardı. Uluslararası yeni düzeninin liderleri nerede? Acaba birtakım uluslararası güç merkezlerinin kendi ilkelerini ayaklar altına alması, kendi sembollerini yutması ve kendi literatüründeki putlara bir dönem tapındıktan sonra onları yıkmaları kolay mıydı? Acıktığında tapındığı helvadan putları yiyen Arap cahillerinden ne farkları var. İnsanların hiç bir din, sözleşme ve etik kurallarla bağlı olmadıkları bir döneme mi döndük? Uluslararası toplum, 3. dünyanın zavallı ülkelerini özgürlüğe ve yeryüzündeki cennete götüreceğini iddia eden bu akımlara ne oldu? Çifte standart mı söz konusu? Artık çirkin yüzünü görmeye başladık bu söylentilerin. İslami projenin iktidara geldiği her yerde aynı oyun oynanmaktadır. Uluslararası toplum acaba bağımsız ve tarafsız mı duruyor?"
Geleceğin daha iyi olup olmadığını, halkların özgürlüklerinin daha çok korunmuş olup olmayacağının bilmediklerini dile getiren Dr. Sani es-Sa'di, siyasi ve idari mekanizmaların sorumluluklarını yerine getirerek, siyasi bir oldu bittiye yol açmamaları ve askeri otoritenin geri gelmesine imkan verilmemesi gerektiğini ifade etti.
Dr. Sani es-Sa'di, artık bilginin üretilmesi ve bu bağlamda sağlam tavırların takınılması, halkların yönlendirilmesine ihtiyaç olduğunu vurgulayarak, bunun için Müslümanları sıkıntılarından kurtaracak mekanizmaları işletmeleri gerektiğini söyledi.
Bu kapsamda sempozyumun düzenlediğini vurgulayan Dr. Sani es-Sa'di, "Bizler bu sempozyuma katılanlar olarak siyasi ve pratik bir düşünce ortaya koyabilecek, düşünceyi ve hakları koruyabilecek bir çözüm getirebilecek miyiz? Allah'tan ümit ve dua ediyoruz ki bizleri başarılı kılar" diye konuştu. - İstanbul
Son Dakika › Politika › 'Halk İradesine Darbe Karşısında Dünyanın İmtihanı' Konferansı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?