Hdp'den Hasta Tutuklu ve Hükümlülerle İlgili Rapor - Son Dakika
Politika

Hdp'den Hasta Tutuklu ve Hükümlülerle İlgili Rapor

HDP, Cumhurbaşkanı Gül'e hasta tutuklu ve hükümlülerle ilgili rapor sundu Rapordan: "Hapishanelerde haftada 5 kişi yaşamını kaybediyor.

07.05.2014 16:35

HDP Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e Gürcistan gezisi sırasında cezaevlerindeki hasta tutuklu ve hükümlülerle ilgili rapor sundu.

Raporda, "Hasta Mahpuslar ve Yaşadıkları Sorunlar", "Adli Tıp Kurumu ve Cumhuriyet Savcılarının Hasta Mahpuslara Yaklaşımı", "Cezaevlerinde Yaşamını Yitiren Hasta Mahpuslar", "Felçli, Hafızasını Kaybetmiş Mahpuslara 'Toplum Güvenliği İçin Tehlikeli' Raporu", "Cezaevlerinde İşkence ve Kötü Muamele", "Cezaevlerinde Sevk ", "Cezaevlerinde Çocukların Durumu" başlıkları altında değerlendirmeler ile sorunların çözümüne ilişkin öneriler yer alıyor.

Raporda, Adalet Bakanlığı'nın verilerine göre, 1997'den bu yana cezaevlerinde Yaşamını Yitiren Hasta tutuklu ve hükümlülerin sayısı şöyle:

1997

122

1998

152

1999

190

2000

188

2001

155

2002

89

2003

163

2004

54

2005

59

2006

157

2007

176

2008

211

2009

287

2010

307

2011

321

2012

346

2013

316

Raporda, hapishanelerde haftada 5 kişinin yaşamını kaybettiği belirtilerek, "Bu ölüm oranı toplumdaki ölüm oranının yaklaşık 4 katı. Sağlıklı bir tedavi ortamı olmadığı için cezaevleri hasta mahpuslar için adeta ölüm evleri haline gelmiş bulunmaktadır" denildi.

Ölüm sınırında olan çok sayıda ağır hasta mahpus, tüm girişimlere rağmen serbest bırakılmadığı ifade edilerek, "Cezaevlerinde hasta mahpus sayısı her geçen gün artarken, mevcut hastaların sayısı ise ölümler nedeniyle her geçen gün azalıyor" ifadesi kullanıldı.

-Çözüm önerileri

Raporda, "Hasta mahpuslar ve cezaevlerinde yaşanan genel hak ihlalleri sorununa ilişkin çözüm önerilerimiz" başlığı altında şu görüşler dile getirildi:

"Tutukluların da ağır hastalık hali göz önüne alınarak sağlık durumları gözetilerek tutukluluk halinin sona erdirilmesi ve gerekli görülmesi halinde denetimli serbestlik yöntemlerinden birinden yararlanmasına ilişkin değişiklik yapılmasının insanların sağlık hakkının gözetilmesini sağlayacaktır.

Tutuklama kararı verilmesinden sonra maruz kaldığı ağır bir hastalık veya sakatlık nedeniyle ceza infaz kurumu koşullarında hayatını yalnız idame ettiremeyeceği veya tedavisi, iyileşmesi, bakımının mümkün olmadığı tam teşekküllü devlet hastanesi sağlık kurulu tarafından verilen raporla tespit edilen tutuklu sanıklar hakkında tutuklama nedenleri ortadan kalkmış kabul edilerek tahliyelerine karar verilmelidir.

Hasta mahpusların durumlarının günden güne kötüleştiği ve hatta cezaevlerinden ölüm haberlerinin arttığı günümüzde 6411 Sayılı yasa ile yapılan değişikliğin hasta mahpusların derdine derman olmadığı açıktır. Bu nedenle madde yeniden düzenlenerek; sadece maruz kaldığı ağır bir hastalık veya sakatlık ifadesi ile yetinilmelidir.

Maruz kaldığı ağır bir hastalık veya sakatlık nedeniyle ceza infaz kurumu koşullarındaki tedavi ve bakımının iyileşmesini sağlayamayacağı, ceza infaz kurumunda kalmasının hastalığının ilerlemesine sebebiyet vereceği veya artık tek başına ihtiyaçlarını karşılamasının mümkün olmadığı tam teşekküllü devlet hastanesi sağlık kurulu tarafından verilen rapor üzerine saptanan şüpheli veya sanık hakkında tutuklama kararı verilmemelidir.

Mevcut yasaya göre cezaevinde bulunan hasta mahpusun, hastalık durumunun cezaevi koşullarında yaşamını sürdürmeye izin verip vermediğinin tespiti sadece Adli Tıp Kurumu tarafından yapılmaktadır. Adli Tıp Kurumu'nun yanında tutuklu ve hükümlülere ilişkin muayene ve rapor düzenlemenin tam teşekküllü devlet hastaneleri, üniversite hastaneleri ile Eğitim ve Araştırma hastaneleri tarafından da yapılabileceğinin kanun hükmü haline getirilmesi gerekir.

4. Yargı Paketiyle İnfaz Yasasının 16. Maddesi'ne eklenen;  Hasta mahpusun cezasının infazının geri bırakılması için Adli Tıp Kurumu'nun verdiği rapor yanında 'toplum için tehlikeli olmama' kriterinin derhal kaldırılması gerekir.

Hasta mahpusların sürgün ve sevklere tabi tutulması hastalık durumlarının ilerlemesine sebep olan uygulamalardır. Sürgün politikalarından ve hasta tutsaklara yönelik sevk zorunluluğundan vazgeçilmesi gerekir.

Bakanlık sürekli kendilerine bir başvuru olmadığını söyleyerek süreci uzatmaktadır. Oysa hasta mahpusların listeleri ellerindedir, bu meseleyi bürokratik engeller ile ötelemek manasızdır, meydana gelecek olası sonuçlar düşünüldüğünde bu insanları açıkça ölüme terk etmektir.

Cezaevindeki kişilerin yaşadığı ağır sağlık sorunlarından biri olan kanser hastalığı örneğinde hastalığın tedavisi psikolojik, sosyal ve bedensel destek gerektiren bir süreçtir. Adli Tıp Kurumu'nun bu ölümcül olabilecek hastalığın tedavi ve takip sürecindeki sorumluluğunun ağırlığından kurtarılması gerekmektedir.

Cezaevlerindeki hasta mahpus kapasitesini karşılayacak sayıda ve nitelikte sağlık personeli faaliyet göstermeli, temel insani haklardan biri olan sağlık hakkı çerçevesinde cezaevlerinde sağlık hizmeti tüm mahpuslar için ulaşılabilir olmalıdır.

Çoğu zaman keyfi gerekçeler ile engellenen hastaneye sevkler zaman kaybetmeden yapılmalı, hastalar hastaneye ring aracıyla değil ambulansla taşınmalıdır.

Muayene ve tedavi sırasında jandarmanın odada bulunması, mahpusun kelepçeli olması çok özel istisnalarda uygulanacak bir tedbirdir. Tüm mahpusların rutin olarak kelepçeli muayeneye tabi tutulmasına son verilmeli, hasta mahremiyetine saygı gösterilmelidir.

Ameliyat olmak gibi nedenlerle hastaneye yatırılması gereken mahpuslar, bulundukları ildeki hastanelerde 'mahkum koğuşu' olmadığı gerekçesiyle tedavi edilemiyor veya başka illere götürülüyorlar. Güvenlik tedbiri alınarak mahpuslar da her insan gibi normal odalarda kalma hakkına sahip olmalıdır."

Raporda, hasta tutuklu ve hükümlülerin isimlerine de yer verildi. - TBMM

Kaynak: AA

Son Dakika Politika Hdp'den Hasta Tutuklu ve Hükümlülerle İlgili Rapor - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement