CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Talimatı verirse bugün öğleden sonra 3600 ek gösterge çıkar. Zaten biz kanun teklifini vermişiz. Onlar da versinler. Parlamentodan oy birliğiyle çıksın." dedi.
Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, 24 Kasım Öğretmenler Günü'nü kutladı.
Bir ulusun, bir milletin en güçlü kaynağının, yetişmiş insan gücü olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, "Bir ülkede yetişmiş insan gücü varsa, o ülke dünyanın en zengin ülkesidir." diye konuştu.
Yetişmiş insan gücünü, öğretmenlerin yetiştirdiğini, bu nedenle öğretmenlerin, bütün saygın ülkelerde el üstünde tutulduğunu belirten Kılıçdaroğlu, öğretmenlerin, aynı zamanda toplumun kanaat önderleri olduğunu, kırsalda, kasabada, derdi olanların öğretmenin kapısını çaldığını anlattı.
Kılıçdaroğlu, aydınlanmanın kaynağının öğretmen olduğunu vurguladı.
"Bir ülke, dünyada söz sahibi olmak istiyorsa, eğitime önem vermeli"
Türkiye'nin 5 temel sorunundan birinin "eğitim" olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, bir ülkenin, dünyada söz sahibi, saygın olmak, büyük buluşlara imza atmak istiyorsa, eğitime önem vermesi gerektiğini vurguladı.
Eğitim reformunu en başarılı gerçekleştiren ülkenin Finlandiya olduğunu, bu reformu gerçekleştiren bakan yardımcısını Türkiye'ye davet ettiklerini ve gerçekleştirdikleri reformu ondan dinlediklerini anlatan Kılıçdaroğlu, "Gönül isterdi ki, Milli Eğitim Bakanlığının bütün kadroları da orada olsaydı. Ama olmadı." diye konuştu.
Eğitimin gerçekten milli olup olmadığını soran Kılıçdaroğlu, "Eğitim politikası, bir milli politika olarak belirlendi mi? Milli Eğitim Bakanlığı, gerçekten milli mi? Eğitim politikasını belirleyenler, eğitimin önemini biliyorlar mı acaba? 7 bakan değişti, 7 milli eğitim politikası oluştu. En temel düzenleme, 5 AK Parti milletvekili tarafından kanun teklifi olarak verildi. Hiçbirisi öğretmen değildi. Öğretmenler Günü'nde, öğretmenlerin dertleriyle uğraşıyoruz. Geldiğimiz nokta budur. Devlette liyakat çökünce, liyakatin yerini torpil alınca, niteliksiz, eğitimden bihaber pek çok kişi eğitimi yönlendirmek için belli pozisyonlara getirildi." ifadelerini kullandı.
"3 milyon 37 bin öğrencinin interneti yok"
Fatih Projesi kapsamında ücretsiz bilgisayar verileceği sözünün tutulmadığını öne süren Kılıçdaroğlu, eğitimin EBA sistemi üzerinden olduğunu, 3 milyon 37 bin öğrencinin internetinin bulunmadığını dile getirdi.
Sayıştay raporuna göre, 138 bin 393 öğretmen eksiği olduğuna işaret eden Kılıçdaroğlu, "Dışarıda da atama bekleyen yüzbinler var. Neden yapmıyorlar?" diye sordu.
Öğretmenlere 3600 ek gösterge verileceğini, en yetkili kişinin söylediğini kaydeden Kılıçdaroğlu, yıllar geçtiğini ancak 3600 ek göstergenin verilmediğini söyledi. Emekliliği gelen öğretmenlerin 3600 ek göstergeyi beklediğini dile getiren Kılıçdaroğlu, "Verin 3600 ek göstergeyi, söz verdiniz. 138 bin öğretmen açığının üzerine bir yüz bin daha eklenecek." dedi.
Köy okullarının açılması, taşımalı eğitime son verilmesi gerektiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, köy okullarının neden açılmadığını sordu.
Kılıçdaroğlu, Ankara, İstanbul, İzmir'de bir sınıfta 50-60 öğrencinin bulunduğunu, kronik rahatsızlığı nedeniyle eğitime devam edemeyen 20 binin üzerinde öğretmen olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Eğitime mi harcayacaksın, Londra'daki tefecilere mi vereceksin? Karar budur. Beşli çeteye milyar dolarları mı aktaracaksın yoksa bu ülkenin pırıl pırıl çocuklarını eğiten öğretmenlere imkan mı sağlayacaksın? Bu, bir siyasi tercih. 'Biz, filan sendikayız. İktidardan destek alıyoruz.' Destek alsan, sana 3600 ek gösterge verirler. Seni kandırıyorlar. Sana 3600 ek gösterge sözü verip, 3600 ek gösterge vermiyorlarsa 'Sana oy yok' diyeceksin. Bir talimat verilirse bugün öğleden sonra 3600 ek gösterge çıkar. Zaten biz kanun teklifini vermişiz. Onlar da versinler. Parlamentodan oy birliğiyle çıksın. Olmuyor."
"Öğretmenler için bağımsız bir kanun olacak"
Kılıçdaroğlu, iktidar olduklarında "Öğretmenler Meslek Kanunu" çıkaracaklarını, öğretmeni toplumda en saygın konuma getireceklerini, hiçbir öğretmenin yoksulluk sınırının altında maaş almayacağını, eğitim yatırımları için özel yasal düzenleme yapacaklarını, toplam yatırımın en az yüzde 18'inin Milli Eğitim Bakanlığı yatırımlarına gideceğini anlattı.
"Onların tercihi öyle, bizim tercimiz böyle. Kararı, sandığa gidince öğretmen verecek." diyen Kılıçdaroğlu, Organize Sanayi Bölgelerinde teknoloji liseleri kuracaklarını, bu okulların, Milli Eğitim Bakanlığı ve Organize Sanayi Bölgesi yönetimiyle ortak yönetileceğini dile getirdi.
Her okulun kendi bütçesi olacağını belirten Kılıçdaroğlu, okul müdürlerinin dilenci hale getirildiğini iddia etti.
"Aramızda siyah ile beyaz kadar fark var"
Bu beş temel çözümü öğretmenlerin takdirine sunduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Onlar, bunu yapmıyorlar; biz yapacağız. Onlar, çocukları, öğretmenleri sevmiyorlar; biz seviyoruz. Onlar, bilimi sevmiyorlar. Biz, bilimi, bilgiyi seviyoruz. Onlar, savurganlığı seviyorlar. Biz, savurganlığı değil, adaleti, hakkı, hukuku, paranın yerinde ve zamanında kullanılmasını savunuyoruz. Onlar, tüyü bitmemiş yetimin hakkını yerler. Biz, tüyü bitmemiş yetimin hakkını savunuruz. Aramızda siyah ile beyaz kadar fark var.
Mustafa Kemal Atatürk, öğretmenleri toplumun saygıdeğer lideri olarak tanımladı. İktidar sahipleri, bir gün çıkıp da, 'Öğretmenler, bu toplum için çok önemli ve hayatidir' dediler mi? Hala iktidarın peşinde giden öğretmen varsa, kimse kusura bakmasın, ben ona öğretmen demem. Öğretmen, iradesini pazarlayan kişi değildir. Öğretmenler Günü'nde öğretmenlere neden bir maaş ikramiye verilmiyor? Bayram gününde sizin sevinmeye hakkınız yok mu? 'Efendim, bütçede para yok'. Bütçede para var; öğretmene, ikramiye verme konusunda siyasi tercih yok. Tercih olsa verecek."
Kılıçdaroğlu, CHP'li milletvekillerinden, her gittikleri ilde öğretmenleri ziyaret etmelerini, saydığı çözüm önerilerini anlatmalarını istedi.
(Sürecek)
Son Dakika › Politika › Kılıçdaroğlu, CHP TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu: (3) - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?