Taşeron Bir Muhalefet Arzu Etmiyoruz"

AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, "Türkiye menfaatleri için bir muhalefet arzu ediyoruz. Taşeron bir muhalefet arzu etmiyoruz. Uluslararası güçlerin elinde oyuncak olmuş, onların papağanı gibi eylemde ve söylemde bulunan bir muhalefet, milli bir muhalefet değildir." dedi.

Elitaş, Kocasinan Ziraat Odası ziyaretinde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin anayasa değişikliğini 2019'dan itibaren hayata geçireceğini belirtti.

Yeni sistemle ilgili devletin yapılanması konusunda çeşitli çalışmalar yapıldığını anlatan Elitaş, şöyle konuştu:

"Bugüne kadar hep söylediğimiz devletin seyyar olması, esnek olması, hareket kabiliyetinin yüksek olması, hantal yapısından çıkması, özel sektörle, piyasa ile rekabet etmek yerine düzenleyici olması, bütün felsefemiz, amacımız bu. Bu konuyla ilgili çalışmalar yapılıyor. Hem Cumhurbaşkanlığında hem hükümette hem de AK Parti Genel Merkezinde 2019'daki yeni sistemle ilgili devletin yapılanması konusunda çeşitli çalışmalar var. Bu çalışmalar önce AK Parti'de hazırlandıktan sonra diğer siyasi partilere sunulacak. 'Biz çalışmaya katkı sağlıyoruz' diyen siyasi partiler varsa onlarla devam edeceğiz. Umarım bütün siyasi partiler, bizim bu yaptığımız çalışmaya katkı sağlarlar. Çünkü 2019'da kimin iktidar olacağı belli değil. Vatandaş kime teveccüh ederse kimi tercih ederse iktidar olacak o dur."

Elitaş, vatandaşın sözünün üstünde bir söz olmadığını her fırsatta ifade ettiklerini vurgulayarak, "O anlamda bu konuda bugüne kadar yaptığımız hem anayasa değişikliği hem Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü değişikliği konusunda Milliyetçi Hareket Partisi'nin katkılarını inkar etmemiz mümkün değil." değerlendirmesinde bulundu.

"Taşeron bir muhalefet arzu etmiyoruz"

Ülke yararına yapılan çalışmalarda CHP'nin katkısını da beklediklerinin altını çizen Mustafa Elitaş, şunları kaydetti:

"Anayasa değişikliği konusunda CHP hep direnmişti. Getirilen anayasada onların da tavsiyelerini alıp bazı düzenlemeler yaptıktan sonra 'bize böyle anlatsaydınız biz de katılırdık' dediler. Aynı şekilde TBMM İçtüzüğü'nü değiştirdiğimizde, o teklifi yaptığımızda 'kapıdan sokmayız, bacadan girdirmeyiz, girseler bile çay ikram etmeden kapıdan geri göndeririz' diye ifade kullanmışlardı. İçtüzük hem komisyonda hem Mecliste görüşülürken 'Bize böyle anlatmadınız, böyle anlatsaydınız biz de katkı sağlardık' dediler. Yani CHP'nin her şeye önce 'olmaz' diyerek değil, olumlu ve ılımlı yaklaşım sağlayarak düşüncelerini, fikirlerini ifade etmesi Türkiye'ye katkı sağlamak demektir çünkü muhalefetsiz bir iktidarın olmaması gerektiğini düşünüyoruz. Türkiye menfaatleri için bir muhalefet arzu ediyoruz. Taşeron bir muhalefet arzu etmiyoruz. Uluslararası güçlerin elinde oyuncak olmuş, onların papağanı gibi eylemde ve söylemde bulunan bir muhalefet, milli bir muhalefet değildir. Biz anamuhalefet partisinin milli düşünce içerisinde olması, milli bir davranış içerisinde görüş bildirmesini arzu ediyoruz."