Deniz Yılmaz: Futbola Kaleci Olarak Başladım - Son Dakika
Spor

Deniz Yılmaz: Futbola Kaleci Olarak Başladım

Trabzonspor'un forvet oyuncusu Deniz Yılmaz, hedefinin, kariyerinin sonuna kadar Trabzonspor forması için ter dökmek ve goller atmak olduğunu, bu takımla şehirde şampiyonluklar kutlamayı çok istediğini söyledi.

11.05.2015 13:24

Trabzonspor'un "Panzer" lakaplı oyuncusu Deniz Yılmaz, Trabzonspor Dergisi'ne verdiği röportajda, futbol yaşamını ve hedeflerini anlattı. Futbola 5 yaşında Almanya'da Ulm altyapısında başladığını, teknik direktörlüğünü Abdullah Avcı'nın yaptığı 17 Yaş Altı Milli Takımı'nda Nuri Şahin, Onur Recep Kıvrak gibi oyuncularla beraber 2005'te Avrupa şampiyonu olduklarını belirtti.

Bu başarıdan sonra Bayern Münih'ten teklif geldiğini, tesisleri gezip altyapının imkanlarını gördükten sonra bu teklifi kabul ettiğini anlatan Deniz Yılmaz, "Bayern'de 7 yıl forma giydim, ardından bir sene Mainz'da oynadım ama yeterince şans bulamadım. Bir sene de Bundesliga 2'de Paderborn forması giydikten sonra ülkeme dönmeye karar verdim" ifadelerini kullandı.

Bayern Münih'te kendisine "Sana profesyonel sözleşme imzalatacağız, A takıma çıkaracağız" dendiğini belirten Deniz Yılmaz, şu ifadeleri kullandı:

"Ben de bu sırada Almanya'yı seçmeyi düşünüyordum. O dönemde A takım kadrolarına alındım. Şampiyonlar Ligi listesine yazıldım. Türkiye'den beni artık arayıp soran da yoktu. Sonrasında Hami Mandıralı, 21 Yaş Altı Milli Takımı'nı çalıştırırken Almanya'ya kadar gelip 'Seni unutmadık, hep aklımızdasın' diyerek beni milli takıma çağırdı. Ben de milli duyguları kuvvetli biri olarak Türkiye'yi seçtim. Hatta seçmeden önce Bayern'deki yetkililerle konuştum, 'Türkiye'yi seçsem durumumda bir şey değişir mi?' dedim. Onlar durumumda değişme olmayacağını söyledi ancak öyle olmadı."

Deniz Yılmaz, takım arkadaşları Müller, Badstuber gibi oyuncuların Alman Milli Takımı'nda büyük başarılar yakalamasını da değerlendirerek, şunları kaydetti:

"Ben ya da Mehmet Ekici gibi oyuncular, Almanya'yı seçseydik başka yerlere gelebilirdik ama ben bunu hiç düşünmedim. Almanya'da doğmuş, büyümüş olabilirim ama biz ailemizin nereden geldiğini unutmadık. Kalbim Türkiye'yi seçti. Emindim karar verirken ve pişman da değilim. Onları izlerken bazen içimden 'Onların yerine ben de olabilirdim' diyorum bazen ama arkadaşlarım adına seviniyorum sadece."

"Ben bir savaşçıyım"

Deniz Yılmaz, Mainz'de kendine fazla şans verilmediğini anlatarak, dergideki röportajında görüşlerini şöyle aktardı:

"Ben bir savaşçıyım, kimse beni kolay kolay ezemez. Onlar aşağıya çektikçe, ben yukarıya çıkmak için daha çok çalışırım. Almanya'da da hep denedim, savaştım ama baktım ki kimse bana şans vermiyor, destek olmuyor ve ben de bir Türk takımına gitmem gerektiğine karar verdim. Ben Trabzonspor'a çok önce gelecektim. Gelmeyi çok istiyordum ve her konuda anlaşmıştım ancak kulüpler arasında bir problem oldu ve bonserviste anlaşamadılar. Bursaspor'da da yine aynı şekilde kulüpler anlaşamadı. Yapacak bir şey yoktu. Elazğıspor'la anlaştım o dönem."

Sakatlıklar yaşadığını, kötü günler geçirdiğini belirten Deniz Yılmaz, "Çok kötü günlerim oldu, az da değiller. Bir basamak yukarı gidiyorum, sonra iki basamak geri gitmek zorunda kaldım. Bunlar benim kaderim ama şans gelmedikçe, bir yerden şansımı yakalamaya çalıştım. Bu tecrübeleri kazanırken daha iyi yerlere geleceğime inanıyordum. İyi ki bu süreçte kendimi bırakmadım. Hep pozitif düşünüp savaştım. Trabzon'a gelmekle de gurur duyuyorum şu an. Kötü şeylerin karşılığını Trabzon'a gelerek aldım" ifadelerini kullandı.

"Boydan kaybediyor olabilirim"

Bayern Münih'teyken takım idmanlarından sonra özel olarak çalıştıklarını söyleyen bordo-mavili futbolcu, şunları kaydetti:

"Mehmet Ekici, Müller, Badstuber hep beraber çalışıyorduk. Onların bulduğu şansı biz de bulsak o noktalara gelebileceğimize kalpten inanıyorum. Şans bulduğunuzda özgüveniniz de yerine geliyor çünkü. Eksikliğe gelince, ben hep pozitif yönden düşünürüm. Her oyuncunun bir eksikliği elbette vardır ama ben hiç oturup hocalarımla benim ne eksiğim var diye konuşmadım. Zaten her oyuncu kendisi karar vermeli eksikliklerine ama illa bir şey söyleyeceksem kafa gollerimi söyleyebilirim. Boydan kaybediyor olabilirim, Cardozo gibi boyum olsa ben de öyle kafa golleri atabilirim herhalde."

"Futbola kaleci olarak başladım"

Futbola kaleci olarak başladığını belirten Deniz Yılmaz, "Joker gibiydim, sahada oynamadığım mevki kalmadı fakat kaledeyken kendimi tutamıyordum, sürekli pas istiyordum. Arkalarda kalmayı sevmiyordum, çıkıp gol atmak istiyordum içten içe. Belki de Neuer tarzı bir kaleci olabilirdim" ifadelerini kullandı.

Sonra bir ara hocasının kendisini stoper oynattığını kaydeden Deniz Yılmaz, "İki kanatta görev yaptım, forvet arkası oynadım. Zaten forvet asıl rahat ettiğim mevki ama beni hocam nerede kullanmak isterse ben orada oynarım ve elimden geleni yaparım. Ayrıca bu pozisyonlarda oynamam, oyunu daha iyi okumamı sağladı. Şu an diğer mevkilerde oynayan isimlerin neler yapacağını az çok tahmin edebiliyorum" değerlendirmesinde bulundu.

Sezon başında kendisine 2-3 transfer teklifi geldiğini vurgulayan bordo-mavili oyuncu, "Ancak Trabzon benim memleketim sayılır. Ben de Orduluyum ama asıl sebep Trabzon'un beni kalpten istemesiydi. 2,5 yıllık daha sözleşmem var Trabzonspor'da ama benim hedefim bunu tamamlamak değil. Benim hedefim, kariyerimin sonuna kadar, nereye kadar oynayabiliyorsam, Trabzonspor forması için ter dökmek ve goller atmak. Bu takımla bu şehirde şampiyonluklar kutlamayı çok istiyorum" ifadelerini kullandı.

Cardozo ile oynamanın kendisi için şans olduğunu kaydeden Deniz Yılmaz, "Saha içi ve dışında iyi anlaşıyoruz. Savunma oyuncularını çok çekiyor. Hem bitiricilik, hem de pas yeteneği var. Onun açtığı boşluklar, kullanmak benim için fırsat oluyor" şeklinde görüşlerini aktardı.

Kaynak: EuroSport.com

Son Dakika Spor Deniz Yılmaz: Futbola Kaleci Olarak Başladım - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement