Omurga

Kasımpaşa-Beşiktaş maçı için Federasyonumuz nihayet bir karar verdi ve kural hatası nedeniyle maçın tekrar edilmesini istedi. Önümüzdeki günlerde, Kasımpaşa yönetim kurulu kuvvetle muhtemel bu karara itiraz edecektir. Adaletsizce kazandıkları üç puanı yitirmemek uğruna politikacılar dahil olmak üzere, ne kadar "gerekli" adam varsa kapısını çalacaktır.

Öncelikle 14 Aralık 2013 tarihine gidelim, yani bundan tam bir ay kadar öncesine. Ne demişti Merkez Hakem Kurulu başkanı bir bakalım:

"Barış Şimşek'in Donk olayı ile ilgili verdiği kararlar kurallar çerçevesinde doğru. Kural sahada iki top olması durumunda bir topu dışarı atıp oyunu hava atışı ile başlatır. Burada kural hatası değil hakem hatası vardır."

Bu sözler Zekeriya Alp'e ait, bana değil. Bunları Futbolun kurallarını bildiğini iddia eden bir merkez hakem kurulu başkanı söyledi. Daha önce yazmış olduğum bir yazıda açık ve net olarak olayın kural hatası olduğunu söylemiştim. Bunu yalnızca ben değil, bir çok kişi dile getirdi. Dün akşam Türkiye Futbol Federasyonu aradan 1 ay geçtikten sonra konuya ilişkin nihai kararını verdi. MHK başkanının sözlerinin tam aksine giden kurul, « kural hatası » kararı aldı ve maçın tekrar oynanacağını açıkladı.

Şimdi, Federasyon hatayı geç de olsa gördü ve hamle yaptı, buna tamam diyelim. MHK başkanı her ne kadar kurallardan bir haber olsa da, bir beyanatta bulunmuş bir ay evvel ona da eyvallah. Peki ya bugün Istinye'de yaşanan olayların mantıklı bir açıklaması var mı? Yoksa birileri gerçekten bizimle kafa mı buluyor ?

TFF Başkanı almış yanına MHK başkanını, açık ve net bir ifadeyle iki kurumun birlikte çalıştığını ve MHK'nin istifa etmeyeceğini söylüyor. Birbirini yalanlayan iki kurum nasıl olur da bir arada çalışabilir ? Hadi biri görevde kaldı diyelim, diğerinin işlevi nedir ? Bu kadar mı koltuk müptelası oldunuz ?

Birinin dün söylediğini öteki bugün inkar ediyor. Sonra da çıkıp medyanın önünde poz veriyorlar. Oldu olacak Mahsun Kırmızıgül'ün «Hepimiz kardeşiz» şarkısını da söyleyin tam olsun, insaf artık. Sen olaydan hemen sonra basına açıklama yap, hakemim doğru karar almıştır de, sonra onu yalanlayan TFF başkanı ile poz ver, görevimizin başındayız naraları at. Sana bu saatten sonra kim inanır ? Istifa etmek de bir erdemdir, onur göstergesidir. Bir duruştur istifa etmek, omurgalı, kemikli bir çağdaş olduğunuzu simgeler bir nevi. Eğer aldığınız aylık maaş bütün bunlardan daha mühimse, o sizin tercihiniz bayım ! Hayatınızın sonuna kadar bu şekilde yaşamayı kabul etmişsiniz demektir. Fakat şunu unutmayın, bu düzensiz düzen en fazla 10 yıl daha devam eder. Sonra futbolu gerçekten bilen, bu konu hakkında ihtisaslı, eğitimli kişiler gelir. Sizin gibiler de bir daha bu piyasada iş bulamaz.

TFF aldığı bu kararla (Tekrar söylüyorum %100 doğrudur), MHK ve maçın hakemi Barış Şimşek'i taca değil, stad dışına atmıştır. Bu yaşananların akabinde olacakları kestirmek çok güç değil. Ne MHK istifa eder, ne de TFF onları görevden alır. Barış Şimşek de bir süre maçlara « sakatlığı » nedeniyle çıkmaz olur biter. Ne olacak sanki ? O zamana kadar şampiyonluk yarışı, 3 Temmuz yargıtayı, transfer haberleri, günemi meşgul edecek bir yığın malzeme bulunur. Baktılar olmuyor, bizzat yaratırlar o malzemeyi sen dert etme sevgili okur. Balık hafızalıyız sonuç itibariyle, önümüze ne atsalar yutuyor ve 3 saniye sonra unutuyoruz.

Sayın Aykut Kocaman'ın dediği gibi, « Gerçeklerin bir gün mutlaka ortaya çıkmak gibi bir huyları vardır ». Siz bir süre daha TFF ve MHK başkanlığı yapmanın tadını çıkaradurun. Eninde sonunda o doğru insanlar göreve gelecek ve sizin esameniz dahi okunmayacak.

Son sözüm de sevgili Barış Şimşek'e. Trabzonspor teknik direktörü Sayın Mustafa Reşit Akçay, « pazarda limon satıp geçimimi sağlayacak kadar komplekssiz bir insanım. » demişti. Bence feyz alın Mustafa hocadan, faydası olur zararı olmaz bu Dünya iyisi insanın size.

Kısa zamanda her ikinizin de koltuğundan, diğer şahsında düdüğünden olması dileğiyle…

Sevgiler.