Eski Adalet Bakanı Bozdağ, Yozgat'ta

Eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Mevcut anayasamız toplumsal sözleşme değil bir darbe sözleşmesidir. O yüzden Türkiye'nin toplumsal sözleşme niteliği taşıyan bir anayasaya ihtiyacı var" dedi.

Bozdağ, Memur-Sen Yerköy İlçe Temsilciliğince belediye düğün salonunda düzenlenen "Yeni Türkiye, Yeni Anayasa ve Başkanlık Sistemi" konulu konferansta, Türkiye'de bu üç kavramın yerli yerine oturmadığını söyledi.

Yürürlükteki anayasanın darbe ürünü olduğunu belirten Bozdağ, "Ondan önceki anayasalar da olağanüstü şartların anayasasıdır" değerlendirmesinde bulundu.

"Mevcut anayasamız toplumsal sözleşme değil bir darbe sözleşmesidir. O yüzden Türkiye'nin toplumsal sözleşme niteliği taşıyan bir anayasaya ihtiyacı var" ifadelerini kullanan Bozdağ, şöyle devam etti:

"Bu anayasa bir ideoloji üzerine bina edilmiş. Bu anayasa ideolojik bir anayasa. Kendi dışındaki bütün fikirleri reddeden, onlara kapıları kapayan, sadece kendi gibi düşünenlere kapıları açan bir anayasa. Halbuki anayasalar ideolojik olmaz, felsefesi bulunur. Çünkü toplum ile devlet arasındaki ilişkiyi düzenliyor, insanların hak ve hürriyetlerini devlet organlarına karşı koruyor, devleti millete karşı sınırlıyor. O yüzden bu anayasa, korkak bir anayasadır. İstiklal Marşı 'Korkma, sönmez' diye başlıyor ama 'Korkarım, sönerim, beni yok ederler, mahvederler' esasından, bu felsefe üzerine bina edilmiş. Bu anayasa herkesten korkuyor."

Bozdağ, başkanlık sisteminin Türkiye'de bilinmediğini dile getirdi.

Sistemin "televizyondan duyulduğu, bir gazetenin köşe yazarının yazdığı, bir siyasetçinin söylediği kadar bilindiğini" ifade eden Bozdağ, kendilerinin bunu tartışmaya açtığını söyledi.

Türkiye'de siyasetin, bilim dünyasının başkanlık sistemini tartışmak istemediğini kaydeden Bozdağ, şu görüşlerini bildirdi:

"Sayın Kılıçdaroğlu'na soruyorlar 'Ne diyorsunuz' diye. Onun başkanlık sistemine karşı düşüncesi 'Biz tek adamlığa, diktatörlüğe karşıyız.' 'Başkanlık' demek 'tek adamlık, diktatörlük' demek, kafaya onu yerleştiriyor. Başka bir şeye girmiyor. Sanki başkanlık sistemi bu.

Sayın Bahçeli'ye soruluyor, 'Biz Türkiye'nin bölünmesine karşıyız, eyalet sistemi gelecek, Türkiye paramparça olacak, Türkiye bölünecek.' O da oradan karşı geliyor. O da tartışmak istemiyor. Başkanlık sistemine iftira ederek, işin doğrusu, milletin buna yaklaşmasını istemiyorlar."